KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
فَجَعَلَهُمْ feceǎlehum nihayet onları etti ج ع ل
جُذَاذًا cuƶāƶen parça parça ج ذ ذ
إِلَّا illā yalnız hariç  
كَبِيرًا kebīran büyüğü ك ب ر
لَهُمْ lehum onların  
لَعَلَّهُمْ leǎllehum belki  
إِلَيْهِ ileyhi ona  
يَرْجِعُونَ yerciǔne müracaat ederler diye ر ج ع
TÜRKÇE OKUNUŞ
58. fece`alehüm cüŝeŝen illâ kebîral lehüm le`allehüm ileyhi yerci`ûn.
DİYANET VAKFI
58. Sonunda İbrahim onları paramparça etti. Yalnız onların büyüğünü bıraktı; belki ona müracaat ederler diye.
DİYANET İŞLERİ
58. Hepsini paramparça edip, içlerinden büyüğünü ona başvursunlar diye, sağlam bıraktı.
ELMALILI HAMDI YAZIR
58. Derken o, bunları parça parça etti. Yalnız kendisine başvursunlar diye onların büyüğünü sağlam bıraktı.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
58. Onları paramparça etti, yalnız, ona baş vursunlar diye büyüklerini bıraktı.
ALİ BULAÇ
58. Böylece o, yalnızca büyükleri hariç olmak üzere onları paramparça etti; belki ona başvururlar diye.
SÜLEYMAN ATEŞ
58. Nihayet (İbrahim) onları parça parça etti, yalnız onların büyüğünü bıraktı; belki ona müracaat ederler diye(!)
GÜLTEKİN ONAN
58. Böylece o, yalnızca büyükleri hariç olmak üzere onları paramparça etti; belki ona başvururlar diye.
SUAT YILDIRIM
58. Onların bütün putlarını paramparça etti, yalnız, halk, belki de olup biten olay hakkında kendisine sorarlar düşüncesiyle, onların büyüklerine dokunmadı.