KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَمَا ve mā  
قَدَرُوا ḳaderū tanıyamadılar ق د ر
اللَّهَ llahe Allah’ı  
حَقَّ Haḳḳa hakkıyla ح ق ق
قَدْرِهِ ḳadrihi O’nun kadrini ق د ر
إِذْ zira  
قَالُوا ḳālū dediler ق و ل
مَا  
أَنْزَلَ enzele indirmedi ن ز ل
اللَّهُ llahu Allah  
عَلَىٰ ǎlā üzerine  
بَشَرٍ beşerin insan ب ش ر
مِنْ min  
شَيْءٍ şeyin bir şey ش ي ا
قُلْ ḳul de ki ق و ل
مَنْ men kim  
أَنْزَلَ enzele indirdi ن ز ل
الْكِتَابَ l-kitābe Kitabı ك ت ب
الَّذِي lleƶī o ki  
جَاءَ cāe getirdi ج ي ا
بِهِ bihi onu  
مُوسَىٰ mūsā Musa  
نُورًا nūran nur olarak ن و ر
وَهُدًى ve huden ve yol gösterici olarak ه د ي
لِلنَّاسِ linnāsi insanlara ن و س
تَجْعَلُونَهُ tec’ǎlūnehu siz onu haline getirip ج ع ل
قَرَاطِيسَ ḳarāTīse parça parça kağıtlar ق ر ط س
تُبْدُونَهَا tubdūnehā gösteriyorsunuz ب د و
وَتُخْفُونَ ve tuḣfūne ve gizliyorsunuz خ ف ي
كَثِيرًا keṧīran çoğunu da ك ث ر
وَعُلِّمْتُمْ ve ǔllimtum ve size öğretildiği ع ل م
مَا şeylerin  
لَمْ lem  
تَعْلَمُوا teǎ’lemū bilmediği ع ل م
أَنْتُمْ entum ne sizin  
وَلَا ve lā  
ابَاؤُكُمْ ābāukum ne de babalarınızın ا ب و
قُلِ ḳuli de ki ق و ل
اللَّهُ llahu Alah  
ثُمَّ ṧumme sonra  
ذَرْهُمْ ƶerhum bırak onları و ذ ر
فِي  
خَوْضِهِمْ ḣavDihim daldıkları bataklıkta خ و ض
يَلْعَبُونَ yel’ǎbūne oynayadursunlar ل ع ب
TÜRKÇE OKUNUŞ
91. vemâ ḳaderü-llâhe ḥaḳḳa ḳadrihî iẕ ḳâlû mâ enzele-llâhü `alâ beşerim min şey'. ḳul men enzele-lkitâbe-lleẕî câe bihî mûsâ nûrav vehüdel linnâsi tec`alûnehû ḳarâṭîse tübdûnehâ vetuḫfûne keŝîrâ. ve`ullimtüm mâ lem ta`lemû entüm velâ âbâüküm. ḳuli-llâhü ŝümme ẕerhüm fî ḫavḍihim yel`abûn.
DİYANET VAKFI
91. (Yahudiler) Allah'ı gereği gibi tanımadılar. Çünkü "Allah hiçbir beşere bir şey indirmedi" dediler. De ki: Öyle ise Musa'nın insanlara bir nur ve hidayet olarak getirdiği Kitab'ı kim indirdi? Siz onu kağıtlara yazıp (istediğinizi) açıklıyor, çoğunu da gizliyorsunuz. Sizin de atalarınızın da bilemediği şeyler (Kur'an'da) size öğretilmiştir. (Resulüm) sen "Allah" de, sonra onları bırak, daldıkları bataklıkta oynayadursunlar!
DİYANET İŞLERİ
91. "Allah hiçbir insana bir şey indirmemiştir" demekle Allah'ı gereği gibi değerlendiremediler. De ki: "Musa'nın insanlara nur ve yol gösterici olarak getirdiği Kitap'ı kim indirdi? Ki siz onu kağıtlara yazıp bir kısmını gösterip çoğunu gizlersiniz, atalarınızın ve sizin bilmediğiniz size onunla öğretilmiştir." "Allah" de, sonra da onları daldıkları sapıklıkta bırak, oynasınlar.
ELMALILI HAMDI YAZIR
91. Onlar: "Allah insanlara hiçbir şey göndermemiştir" demekle, Allah'ı gereği gibi tanıyamadılar. De ki: Musa'nın insanlara aydınlık ve hidayet olmak üzere getirdiği, sizin parça parça kâğıtlara çevirdiğiniz, bir kısmını belli ettiğiniz, birçoğunu gizlediğiniz; sizinle babalarınızın, sayesinde bilmediğiniz birçok şeyleri öğrendiğiniz Kitab'ı kim gönderdi? (Onlara karşı sen) "Allah" de. Sonra onları bırak, boş laflara dalarak oyalansınlar.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
91. Allah, hiçbir kimseye hiçbir şey indirmedi dedikleri zaman Allah'ı layıkıyla tanımadılar, ululamadılar. De ki: Musa'nın, insanlara bir ışık ve onları doğru yola sevk eden bir vasıta olarak getirdiği kitabı kim indirdi? Hanisiz onu kağıtlara yazdınız da yayıp açıklarsınız, hükümlerinden çoğunu da gizlersiniz, hani siz de, atalarınız da, bilmediğiniz şeyleri onun sayesinde bildiniz, öğrendiniz. De ki: Allah indirdi, sonra da bırak onları, düştükleri boş iddialarla oyalanıp dursunlar.
ALİ BULAÇ
91. Onlar: "Allah, beşere hiçbir şey indirmemiştir" demekle Allah'ı, kadrinin hakkını vererek takdir edemediler. De ki: "Musa'nın insanlara bir nur ve hidayet olarak getirdiği ve sizin de (parça parça) kağıtlar üzerinde yazılı kılıp (bir kısmını) açıkladığınız ve çoğunu göz ardı ettiğiniz kitabı kim indirdi? Sizin ve atalarınızın bilmediği şeyler size öğretilmiştir." De ki: "Allah." Sonra onları bırak, içine 'daldıkları saçma uğraşılarında' oyalanıp-dursunlar.
SÜLEYMAN ATEŞ
91. Allah'ı şanına yaraşır biçimde tanıyamadılar, zira "Allah, insana bir şey indirmedi" dediler. De ki: "Öyleyse Musa'nın, insanlara nur ve yol gösterici olarak getirdiği, ki siz onu parça parça kağıtlar haline getirip gösteriyorsunuz, çoğunu da gizliyorsunuz- ve ne sizin, ne de babalarınızın bilmediği şeylerin size öğretildiği Kitabı kim indirdi?" "Alah" de, sonra bırak onları, daldıkları bataklıkta oynayadursunlar.
GÜLTEKİN ONAN
91. Onlar: "Tanrı beşere hiç bir şey indirmemiştir" demekle Tanrı'nın gerçek gücünü ölçemediler / değerlendiremediler VEYA Tanrı'nın gücünü gerçekten / gerektiği gibi değerlendiremediler. De ki: "Musa'nın insanlara bir nur ve hidayet olarak getirdiği ve sizin de (parça parça) kağıtlar üzerinde yazılı kılıp (bir kısmını) açıkladığınız ve çoğunu gözardı ettiğiniz kitabı kim indirdi? Sizin ve atalarınızın bilmediği şeyler size öğretilmiştir." De ki: "Tanrı." Sonra onları bırak, içine 'daldıkları saçma uğraşılarında' oyalanıp-dursunlar.
SUAT YILDIRIM
91. Bazı Yahudiler de Allah'ı gereği gibi tanımadılar. Çünkü “Allah hiçbir insana hiçbir şey indirmemiştir.” dediler.Sen onlara de ki: “Peki, Mûsâ’nın insanlara bir nûr ve rehber olmak üzere getirdiği ve sizin de parça parça kâğıtlar haline koyup işinize geleni gösterdiğiniz, fakat çoğunu gizlediğiniz ve sizin de babalarınızın da bilmediğiniz birçok şeyleri sayesinde öğrendiğiniz o kitabı kim indirdi?”Ey Resulüm sen: “Allah indirdi.” de! sonra bırak daldıkları batıllarında oynaya dursunlar. (10,2; 17,94-95)