KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
قَدِ ḳadi muhakkak  
افْتَرَيْنَا fteraynā atmış oluruz ف ر ي
عَلَى ǎlā üzerine  
اللَّهِ llahi Allah’ın  
كَذِبًا keƶiben yalan ك ذ ب
إِنْ in eğer  
عُدْنَا ǔdnā tekrar ona dönersek ع و د
فِي  
مِلَّتِكُمْ milletikum sizin dininize م ل ل
بَعْدَ beǎ’de sonra ب ع د
إِذْ ne zaman ki  
نَجَّانَا neccānā bizi kurtardı ن ج و
اللَّهُ llahu Allah  
مِنْهَا minhā ondan  
وَمَا ve mā değildir  
يَكُونُ yekūnu mümkün ك و ن
لَنَا lenā bizim için  
أَنْ en  
نَعُودَ neǔde dönmemiz ع و د
فِيهَا fīhā ona  
إِلَّا illā dışında  
أَنْ en  
يَشَاءَ yeşāe dilemesi ش ي ا
اللَّهُ llahu Allah  
رَبُّنَا rabbunā Rabbimiz ر ب ب
وَسِعَ vesiǎ kuşatmıştır و س ع
رَبُّنَا rabbunā Rabbimiz ر ب ب
كُلَّ kulle her ك ل ل
شَيْءٍ şeyin şeyi ش ي ا
عِلْمًا ǐlmen bilgice ع ل م
عَلَى ǎlā  
اللَّهِ llahi Allah’a  
تَوَكَّلْنَا tevekkelnā dayanmışız و ك ل
رَبَّنَا rabbenā Rabbimiz ر ب ب
افْتَحْ fteH açığa çıkar ف ت ح
بَيْنَنَا beynenā aramızı ب ي ن
وَبَيْنَ ve beyne ve arasını ب ي ن
قَوْمِنَا ḳavminā kavmimizin ق و م
بِالْحَقِّ bil-Haḳḳi gerçekle ح ق ق
وَأَنْتَ ve ente muhakkak ki sen  
خَيْرُ ḣayru en iyisisin خ ي ر
الْفَاتِحِينَ l-fātiHīne açığa çıkaranlanın ف ت ح
TÜRKÇE OKUNUŞ
89. ḳadi-fteraynâ `ale-llâhi keẕiben in `udnâ fî milletiküm ba`de iẕ neccâne-llâhü minhâ. vemâ yekûnü lenâ en ne`ûde fîhâ illâ ey yeşâe-llâhü rabbünâ. vesi`a rabbünâ külle şey'in `ilmâ. `ale-llâhi tevekkelnâ. rabbene-ftaḥ beynenâ vebeyne ḳavminâ bilḥaḳḳi veente ḫayru-lfâtiḥîn.
DİYANET VAKFI
89. Doğrusu Allah bizi ondan kurtardıktan sonra tekrar sizin dininize dönersek Allah'a karşı yalan uydurmuş oluruz. Rabbimiz Allah dilemiş başka, yoksa ona geri dönmemiz bizim için olacak şey değildir. Rabbimizin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Biz sadece Allah'a dayanırız. Rabbimiz! Bizimle kavmimiz arasında adaletle hükmet! Sen hükmedenlerin en hayırlısısın.
DİYANET İŞLERİ
89. Milletinin büyüklük taslayan ileri gelenleri, "Ey Şuayb! Ya dinimize dönersiniz ya da, and olsun ki seni ve inananları seninle beraber kentimizden çıkarırız" dediler. Şuayb, onlara: "İstemezsek de mi? Allah bizi dininizden kurtardıktan sonra ona dönecek olursak, doğrusu Allah'a karşı yalan uydurmuş oluruz. Rabbimizin dilemesi bir yana, dininize dönmek bize yakışmaz. Rabbimizin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Biz yalnız Allah'a güvendik. Rabbimiz! Bizimle milletimiz arasında hak ile Sen hüküm ver, Sen hükmedenlerin en hayırlısısın" dedi.
ELMALILI HAMDI YAZIR
89. (Andolsun ki), Allah bizi ondan (kâfirlikten) kurtardıktan sonra tekrar sizin dininize dönersek, Allah'a karşı iftira etmiş oluruz. Rabbimiz Allah'ın dilemesi hali müstesna geri dönmemiz bizim için olacak şey değildir. Rabbimizin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Biz sadece Allah'a dayanırız. Ey Rabbimiz! Bizimle kavmimiz arasında adaletle hükmet. Çünkü sen hükmedenlerin en hayırlısısın.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
89. Fakat Allah bizi ondan kurtardıktan sonra tutar da tekrar sizin dininize dönersek yalan yere Allah'a iftira etmiş oluruz. Artık o dine dönmemize imkan yok, meğer ki Rabbimiz olan Allah dileye. Rabbimizin bilgisi her şeye yeter, her şeyi şamildir. Allah'a dayandık biz. Rabbimiz, sen bizimle kavmimizin arasında gerçek olanı hükmet ve sen, hükmedenlerin en hayırlısısın.
ALİ BULAÇ
89. "Allah bizi ondan kurtardıktan sonra, bizim tekrar sizin dininize dönmemiz Allah'a karşı yalan yere iftira düzmemiz olur. Rabbimiz olan Allah'ın dilemesi dışında, ona geri dönmemiz bizim için olacak iş değildir. Rabbimiz, ilim bakımından herşeyi kuşatmıştır. Biz Allah'a tevekkül ettik. 'Rabbimiz, bizimle kavmimiz arasında 'Sen hak ile hüküm ver,' Sen 'hüküm verenlerin' en hayırlısısın."
SÜLEYMAN ATEŞ
89. Allah, bizi sizin dininizden kurtardıktan sonra eğer tekrar ona dönersek, Allah'ın üzerine yalan atmış oluruz. Rabbimiz Allah, dilemedikten sonra o(sizin dediğiniz di)ne dönmemiz, bizim için olur şey değildir. Rabbimiz, bilgice her şeyi kuşatmıştır. Biz Allah'a dayanmışız. (Ey) Rabbimiz, bizimle kavmimizin arasın(daki iş)i gerçekle aç(ığa çıkar). Muhakkak ki sen (gerçekleri)(ığa çıkar)anlanın en iyisisin!"
GÜLTEKİN ONAN
89. "Tanrı bizi ondan kurtardıktan sonra, bizim tekrar sizin dininize dönmemiz Tanrı'ya karşı yalan yere iftira düzmemiz olur. rabbimiz olan Tanrı'nın dilemesi dışında, ona geri dönmemiz bizim için olacak iş değildir. Rabbimiz ilim bakımından herşeyi kuşatmıştır. Biz Tanrı'ya tevekkül ettik. 'Rabbimiz, bizimle kavmimiz arasında Sen hak ile hüküm ver. Sen hüküm verenlerin en hayırlısısın."
SUAT YILDIRIM
89. “Allah bizi sizin o batıl dininizden kurtardıktan sonra kalkıp tekrar dininize dönecek olursak Allah'a büyük bir iftira atmış oluruz.Allah göstermesin, sizin inancınıza dönmemiz kesinlikle mümkün değil! Rabbimizin ilmi her şeyi kapsar.Biz yalnız Allah’a dayanırız.Ey bizim Rabbimiz! Bizimle şu halkımız arasında Sen âdil hükmünü ver, haklı haksız açığa çıksın. Sen elbette hüküm verenlerin en iyisisin!” (26,118)