KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَذَرِ ve ƶeri ve bırak و ذ ر
الَّذِينَ elleƶīne kimseleri  
اتَّخَذُوا tteḣaƶū yerine koyanları ا خ ذ
دِينَهُمْ dīnehum dinlerini د ي ن
لَعِبًا leǐben oyun ل ع ب
وَلَهْوًا velehven ve eğlence ل ه و
وَغَرَّتْهُمُ ve ğarrathumu ve aldattığı kimseleri غ ر ر
الْحَيَاةُ l-Hayātu hayatının ح ي ي
الدُّنْيَا d-dunyā dünya د ن و
وَذَكِّرْ veƶekkir ve öğüt ver ذ ك ر
بِهِ bihi o Kur’an ile  
أَنْ en diye  
تُبْسَلَ tubsele helake gider ب س ل
نَفْسٌ nefsun bir kişi ن ف س
بِمَا bimā dolayı  
كَسَبَتْ kesebet kazandığından ك س ب
لَيْسَ leyse olmaz ل ي س
لَهَا lehā onun  
مِنْ min  
دُونِ dūni başka د و ن
اللَّهِ llahi Allah’tan  
وَلِيٌّ veliyyun ne bir dostu و ل ي
وَلَا ve lā ne de  
شَفِيعٌ şefīǔn bir yardımcısı ش ف ع
وَإِنْ ve in ve eğer  
تَعْدِلْ teǎ’dil verse ع د ل
كُلَّ kulle her türlü ك ل ل
عَدْلٍ ǎdlin fidyeyi ع د ل
لَا  
يُؤْخَذْ yuḣaƶ kabul edilmez ا خ ذ
مِنْهَا minhā ondan  
أُولَٰئِكَ ulāike işte onlar  
الَّذِينَ elleƶīne kimselerdir  
أُبْسِلُوا ubsilū helake uğrayanlardır ب س ل
بِمَا bimā dolayı  
كَسَبُوا kesebū kazandıklarından ك س ب
لَهُمْ lehum onlar için vardır  
شَرَابٌ şerābun bir içki ش ر ب
مِنْ min -dan  
حَمِيمٍ Hamīmin kaynar su- ح م م
وَعَذَابٌ ve ǎƶābun ve bir azab ع ذ ب
أَلِيمٌ elīmun acıklı ا ل م
بِمَا bimā dolayı  
كَانُوا kānū olduklarından ك و ن
يَكْفُرُونَ yekfurūne inkar ediyor ك ف ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
70. veẕeri-lleẕîne-tteḫaẕû dînehüm le`ibev velehvev vegarrathümü-lḥayâtü-ddünyâ veẕekkir bihî en tübsele nefsüm bimâ kesebet. leyse lehâ min dûni-llâhi veliyyüv velâ şefî`. vein ta`dil külle `adlil lâ yü'ḫaẕ minhâ. ülâike-lleẕîne übsilû bimâ kesebû. lehüm şerâbüm min ḥamîmiv ve`aẕâbün elîmüm bimâ kânû yekfürûn.
DİYANET VAKFI
70. Dinlerini bir oyuncak ve bir eğlence edinen ve dünya hayatının aldattığı kimseleri (bir tarafa) bırak! Kazandıkları sebebiyle hiçbir nefsin felakete duçar olmaması için Kur'an ile nasihat et. O nefis için Allah'tan başka ne dost vardır, ne de şefaatçı. O, bütün varını fidye olarak verse, yine de ondan kabul edilmez. Onlar kazandıkları (günahlar) yüzünden helake sürüklenmiş kimselerdir. İnkar ettiklerinden dolayı onlar için kaynar sudan ibaret bir içecek ve elem verici bir azap vardır.
DİYANET İŞLERİ
70. Dinlerini oyun ve eğlenceye alanları, dünya hayatının aldattığı kimseleri bırak. Kuran ile öğüt ver ki, bir kimse kazandığıyla helake düşmeye görsün, o takdirde Allah'dan başka ona ne bir yardımcı, ne de bir kurtarıcı bulunur; her türlü fidyeyi de verse kabul olunmaz. Kazandıklarından ötürü yok olanlar işte bunlardır. İnkar etmelerinden dolayı kızgın içecek ve can yakıcı azab onlaradır.
ELMALILI HAMDI YAZIR
70. Dinlerini bir oyun ve bir eğlence edinen ve kendilerini dünya hayatının aldattığı kimseleri bırak! Ve hiçbir kimsenin kazandığı şey yüzünden kendisini helake atmamasını, kendisi için Allah'tan başka hiç bir dost ve hiçbir şefaatçi bulunmadığını Kur'ân ile hatırlat. O, azaptan kurtulmak için bütün varını feda etse, kendisinden alınmaz. Onlar kazandıkları şey yüzünden helake uğratılmışlardır. Onlar için, inkâr ettiklerinden dolayı kaynar bir içecek ve can yakıcı bir azab vardır.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
70. Dinlerini bir oyundan, bir eğlenceden ibaret sayan ve dünya yaşayışına aldanan kişileri bırak kendi hallerine. Sen, ancak Kur'an'la öğüt ver de hiç kimse, kazandığı suçlar yüzünden helak olmasın. Ona, Allah'tan başka ne bir dost vardır, ne bir şefaatçi. Suçlu, varınıyoğunu, kurtuluşu için feda etse kabul edilmez. Kazançları yüzünden helak olanlar, inkarlarından dolayı kaynar su içeceklerdir ve pek acı bir azap vardır onlara.
ALİ BULAÇ
70. Dinlerini bir oyun ve eğlence (konusu) edinenleri ve dünya hayatı kendilerini mağrur kılanları bırak. Onunla (Kur'an'la) hatırlat ki, bir nefis, kendi kazandıklarıyla helake düşmesin; (böylesinin) Allah'tan başka ne bir velisi, ne bir şefaatçisi vardır; her türlü fidyeyi verse de kabul olunmaz. İşte onlar, kazandıkları nedeniyle helake uğrayanlardır; küfre saptıklarından dolayı onlar için çılgınca kaynar sular ve acıklı bir azap vardır.
SÜLEYMAN ATEŞ
70. Bırak o dinlerini oyun, eğlence yerine koyan ve dünya hayatının aldattığı kimseleri de, sen o (Kur'an) ile (şunu) hatırlat ki, bir kişi, yaptığı işin eline teslim edilmeye görsün, (yoksa) Allah'tan başka onun ne bir dostu, ne de bir yardımcısı olmaz. (Amelinin elinden kurtulmak için) her türlü fidyeyi verse de ondan kabul edilmez. İşte onlar, kazandıklarının eline teslim edilmişlerdir. Onlar için kaynar sudan bir içki ve inkarlarından dolayı da acı bir azab vardır!
GÜLTEKİN ONAN
70. Dinlerini bir oyun ve eğlence (konusu) edinenleri ve dünya hayatı kendilerini mağrur kılanları bırak. Onunla (Kuran'la) hatırlat ki, bir nefs kendi kazandıklarıyla helake düşmesin; (böylesinin) Tanrı'dan başka ne bir velisi, ne bir şefaatçisi vardır; her türlü fidyeyi verse de kabul olunmaz. İşte onlar, kazandıkları nedeniyle helake uğrayanlardır; küfretmelerinden dolayı onlar için çılgınca kaynar sular ve acıklı bir azab vardır.
SUAT YILDIRIM
70. Dinlerini bir oyuncak ve eğlence haline getiren, kendilerini dünya hayatı aldatmış olan kimseleri kendi hallerine bırak!Sen yalnız Kur'ân ile va’z et ki, Allah’tan başka yardımcısı ve şefaatçisi bulunmayan hiçbir nefis, işlediği günahlar yüzünden helâke teslim edilmesin.O, her türlü fidyeyi denkleştirse bile, yine ondan kabul edilmez.İşledikleri günahları yüzünden helâke sürüklenenler, mahvolanlar, işte bunlardır.İnkârlarından dolayı onlara kaynar sudan bir içecek ve acı veren bir azap vardır. (74,38-39; 3,91; 10,3; 32,4)