KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
قَالُوا ḳālū dediler ق و ل
فَأْتُوا fe’tū getirin ا ت ي
بِهِ bihi onu  
عَلَىٰ ǎlā önüne  
أَعْيُنِ eǎ’yuni gözü ع ي ن
النَّاسِ n-nāsi insanların ن و س
لَعَلَّهُمْ leǎllehum böylece onlar  
يَشْهَدُونَ yeşhedūne tanık olsunlar ش ه د
TÜRKÇE OKUNUŞ
61. ḳâlû fe'tû bihî `alâ a`yüni-nnâsi le`allehüm yeşhedûn.
DİYANET VAKFI
61. O halde, dediler, onu hemen insanların gözü önüne getirin. Belki şahitlik ederler.
DİYANET İŞLERİ
61. Bazıları: "İbrahim denen bir gencin onları diline doladığını duymuştuk" deyince, "O halde bunların şahidlik edebilmeleri için onu halkın gözü önüne getirin" dediler.
ELMALILI HAMDI YAZIR
61. "O halde onu insanların gözleri önüne getirin, olur ki (aleyhinde) şahidlik ederler" dediler.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
61. Öyleyse dediler, onu halkın gözü önüne getirin de söylediği söze tanıklıkta bulunsunlar.
ALİ BULAÇ
61. Dediler ki: "Öyleyse, onu insanların gözü önüne getirin ki ona (nasıl bir ceza vereceğimize) şahid olsunlar."
SÜLEYMAN ATEŞ
61. Onu insanların gözü önüne getirin de (nasıl cezalandırılacağına) tanık olsunlar dediler.
GÜLTEKİN ONAN
61. Dediler ki: "Öyleyse, onu insanların gözü önüne getirin ki ona (nasıl bir ceza vereceğimize) şahid olsunlar."
SUAT YILDIRIM
61. “Haydin, dediler, getirin onu halkın huzuruna ki çekeceği cezaya onlar da şahit olsunlar.”