KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
قُلْ ḳul de ki ق و ل
أَطِيعُوا eTīǔ ita’at edin ط و ع
اللَّهَ llahe Allah’a  
وَأَطِيعُوا ve eTīǔ ve ita’at edin ط و ع
الرَّسُولَ r-rasūle Rasule ر س ل
فَإِنْ fein eğer  
تَوَلَّوْا tevellev dönerseniz و ل ي
فَإِنَّمَا feinnemā artık ancak  
عَلَيْهِ ǎleyhi onun sorumluluğu  
مَا şeydir  
حُمِّلَ Hummile kendisine yükletilen ح م ل
وَعَلَيْكُمْ ve ǎleykum ve sizin sorumluluğunuz  
مَا şeydir  
حُمِّلْتُمْ Hummiltum size yükletilen ح م ل
وَإِنْ ve in ve eğer  
تُطِيعُوهُ tuTīǔhu ona ita’at ederseniz ط و ع
تَهْتَدُوا tehtedū doğru yolu bulursunuz ه د ي
وَمَا ve mā ve değildir  
عَلَى ǎlā düşen  
الرَّسُولِ r-rasūli Rasule ر س ل
إِلَّا illā başka bir şey  
الْبَلَاغُ l-belāğu duyurmaktan ب ل غ
الْمُبِينُ l-mubīnu açık bir şekilde ب ي ن
TÜRKÇE OKUNUŞ
54. ḳul eṭî`ü-llâhe veeṭî`ü-rrasûl. fein tevellev feinnemâ `aleyhi mâ ḥummile ve`aleyküm mâ ḥummiltüm. vein tüṭî`ûhü tehtedû. vemâ `ale-rrasûli ille-lbelâgu-lmübîn.
DİYANET VAKFI
54. De ki: Allah'a itaat edin; Peygamber'e de itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz şunu bilin ki, Peygamber'in sorumluluğu kendisine yüklenen (tebliğ görevini yapmak), sizin sorumluluğunuz da size yüklenen (görevleri yerine getirmeniz)dir. Eğer ona itaat ederseniz, doğru yolu bulmuş olursunuz. Peygamber'e düşen, sadece açık-seçik duyurmaktır.
DİYANET İŞLERİ
54. De ki: "Allah'a itaat edin; Peygambere itaat edin." Eğer yüz çevirirseniz, bilin ki o Peygamber, kendisine yükletilenden ve siz de kendinize yükletilenden sorumlusunuz. Eğer O'na itaat ederseniz doğru yolu bulursunuz, Peygambere düşen sadece, apaçık tebliğdir.
ELMALILI HAMDI YAZIR
54. De ki: Allah'a itaat edin; Peygambere de itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz şunu bilin ki, Peygamberin sorumluluğu kendine yüklenen, sizin sorumluğunuz da size yüklenendir. Eğer ona itaat ederseniz, doğru yolu bulmuş olursunuz. Peygambere düşen, sadece açık açık duyurmaktır.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
54. De ki: İtaat edin Allah'a ve itaat edin Peygambere. Gene de yüz çevirirlerse ona düşen, ancak kendisine yüklenen vazifedir ve size düşen de, size yüklenen ve eğer ona itaat ederseniz doğru yolu bulursunuz ve Peygambere, apaçık tebliğden başka bir şey düşmez.
ALİ BULAÇ
54. De ki: "Allah'a itaat edin, Resûl’e itaat edin. Eğer yine yüz çevirirseniz, artık Onun (peygamberin) sorumluluğu kendisine yüklenen, sizin sorumluluğunuz da size yüklenendir. Eğer Ona itaat ederseniz, hidayet bulmuş olursunuz. Elçiye düşen, apaçık bir tebliğden başkası değildir."
SÜLEYMAN ATEŞ
54. De ki: "Allah'a ita'at edin, Elçiye ita'at edin." Eğer dönerseniz, ona gereken, kendisine yükletilen(duyurma görevini yapmak), size gereken de size yükletilen(ita'at görevini yapmak)dır. Eğer ona ita'at ederseniz, doğru yolu bulursunuz. Elçiye düşen, sadece açık bir şekilde duyurmaktır.
GÜLTEKİN ONAN
54. De ki: "Tanrı'ya itaat edin. Resül'e ifaat edin. Eğer yine yüz çevirirseniz, artık onun (peygamberin) sorumluluğu kendisine yüklenen, sizin sorumluluğunuz da size yüklenendir. Eğer ona itaat ederseniz, hidayet bulmuş olursunuz. Elçiye düşen, apaçık bir tebliğden başkası değildir."
SUAT YILDIRIM
54. De ki: “Allah'a itaat edin, Peygambere itaat edin!Eğer sırtınızı dönerseniz bilin ki Peygamber kendi görevinden,siz de kendi yükümlülüğünüzden sorumlu olursunuz.Ama ona itaat ederseniz, doğru yolu bulmuş olursunuz.Yoksa, peygamberin görevi, açıkça tebliğ etmekten başka bir şey değildir.” (13,40; 88,21-22)