KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَقَالُوا ve ḳālū ve dediler ki ق و ل
لَوْلَا levlā değil miydi?  
أُنْزِلَ unzile indirilmeli ن ز ل
عَلَيْهِ ǎleyhi ona  
ايَاتٌ āyātun ayetler ا ي ي
مِنْ min -nden  
رَبِّهِ rabbihi Rabbi- ر ب ب
قُلْ ḳul de ki ق و ل
إِنَّمَا innemā şüphesiz  
الْايَاتُ l-āyātu ayetler mu’cizeler ا ي ي
عِنْدَ ǐnde yanındadır ع ن د
اللَّهِ llahi Allah’ın  
وَإِنَّمَا ve innemā ve şüphesiz  
أَنَا enā ben ancak  
نَذِيرٌ neƶīrun bir uyarıcıyım ن ذ ر
مُبِينٌ mubīnun apaçık ب ي ن
TÜRKÇE OKUNUŞ
50. veḳâlû levlâ ünzile `aleyhi âyâtüm mir rabbih. ḳul inneme-l'âyâtü `inde-llâh. veinnemâ ene neẕîrum mübîn.
DİYANET VAKFI
50. "Ona Rabbinden (başkaca) mucizeler indirilmeli değil miydi?" derler. De ki: Mucizeler ancak Allah'ın katındadır. Ben ise sadece apaçık bir uyarıcıyım.
DİYANET İŞLERİ
50. "Ona Rabbinden mucizeler indirilmesi gerekmez miydi?" derler. De ki: "Mucizeler ancak Rabbimin katındadır. Doğrusu ben, sadece apaçık bir uyarıcıyım."
ELMALILI HAMDI YAZIR
50. "Ona Rabbinden (başkaca) mucize indirilmeli değil miydi?" derler. Cevaben de ki: "Mucizeler ancak Allah'ın katındadır. Ben ise sadece apaçık bir uyarıcıyım."
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
50. Ve derler ki ona Rabbinden deliller indirilseydi. De ki: Deliller, ancak Allah katında ve ben, ancak apaçık bir korkutucuyum.
ALİ BULAÇ
50. Dediler ki: "Ona Rabbinden ayetler (birtakım mucizeler) indirilmeli değil miydi?" De ki: "Ayetler yalnızca Allah'ın Katındadır. Ben ise, ancak apaçık bir uyarıcıyım."
SÜLEYMAN ATEŞ
50. Dediler ki: "Ona Rabbinden ayetler indirilmeli değil miydi?" De ki: "Ayetler (mu'cizeler) Allah'ın yanındadır. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım."
GÜLTEKİN ONAN
50. Dediler ki: "Ona rabbinden ayetler indirilmeli değil miydi?" De ki: "Ayetler Yalnızca Tanrı'nın katındadır. Ben ise, ancak apaçık bir uyarıcıyım."
SUAT YILDIRIM
50. Onlar diyorlar ki: “Ona Rabbinden âyetler (mûcizeler) indirilseydi ya! De ki: “Âyetler sadece Allah'ın nezdindedir.Sizin keyfinize göre değil, kendi hikmeti gerektirdiğinde Peygamberine verir.Ben ancak gerçek durumu bildiren, uyaran bir elçiyim.” (17,59)