KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
الْمَالُ El-mālu mal م و ل
وَالْبَنُونَ velbenūne ve oğullar ب ن ي
زِينَةُ zīnetu süsüdür ز ي ن
الْحَيَاةِ l-Hayāti hayatının ح ي ي
الدُّنْيَا d-dunyā dünya د ن و
وَالْبَاقِيَاتُ velbāḳiyātu fakat kalıcı olan ب ق ي
الصَّالِحَاتُ S-SāliHātu güzel işler ise ص ل ح
خَيْرٌ ḣayrun daha hayırlıdır خ ي ر
عِنْدَ ǐnde katında ع ن د
رَبِّكَ rabbike Rabbinin ر ب ب
ثَوَابًا ṧevāben sevapça ث و ب
وَخَيْرٌ ve ḣayrun ve daha hayırlıdır خ ي ر
أَمَلًا emelen umutça da ا م ل
TÜRKÇE OKUNUŞ
46. elmâlü velbenûne zînetü-lḥayâti-ddünyâ. velbâḳiyâtu-ṣṣâliḥâtü ḫayrun `inde rabbike ŝevâbev veḫayrun emelâ.
DİYANET VAKFI
46. Servet ve oğullar, dünya hayatının süsüdür; ölümsüz olan iyi işler ise Rabbinin nezdinde hem sevapça daha hayırlı, hem de ümit bağlamaya daha layıktır.
DİYANET İŞLERİ
46. Mal ve oğullar, dünya hayatının süsüdür. Ama baki kalacak yararlı işler, sevab olarak da, emel olarak da, Rabbinin katında daha hayırlıdır.
ELMALILI HAMDI YAZIR
46. Mal ve oğullar, dünya hayatının süsüdür. Bakî kalacak olan iyi ameller ise, Rabbinin katında, sevabca da hayırlıdır, ümid yönünden de daha hayırlıdır.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
46. Mal ve oğullar, dünya yaşayışının ziynetidir. Ebedi olarak kalan hayır ve hasenatsa hem mükafat bakımından Rabbinin katında daha hayırlıdır, hem sonucu bakımından daha hayırlı.
ALİ BULAÇ
46. Mal ve çocuklar, dünya hayatının çekici-süsüdür; sürekli olan 'salih davranışlar' ise, Rabbinin Katında sevap bakımından daha hayırlıdır, umut etmek bakımından da daha hayırlıdır.
SÜLEYMAN ATEŞ
46. Mal ve oğullar dünya hayatının süsüdür. Kalıcı olan güzel işler ise Rabbinin katında sevapça da daha hayırlıdır, umutça da daha hayırlıdır.
GÜLTEKİN ONAN
46. Mal ve çocuklar, dünya hayatının çekici-süsüdür; sürekli olan 'salih davranışlar' ise, rabbinin katında sevap bakımından daha hayırlıdır, umut etmek bakımından da daha hayırlıdır.
SUAT YILDIRIM
46. Mal mülk, çoluk çocuk...Bütün bunlar dünya hayatının süsleridir.Ama baki kalacak yararlı işler ise Rabbinin katında, hem mükâfat yönünden, hem de ümit bağlamak bakımından daha hayırlıdır. (3,14; 64,15)