KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَلَمَّا velemmā ne zaman ki  
أَنْ en  
جَاءَتْ cāet geldi ج ي ا
رُسُلُنَا rusulunā elçilerimiz ر س ل
لُوطًا lūTen Lut’a  
سِيءَ sīe fenalaştı س و ا
بِهِمْ bihim onlar yüzünden  
وَضَاقَ ve Dāḳa ve daraldı ض ي ق
بِهِمْ bihim onlar hakkında  
ذَرْعًا ƶer’ǎn huzursuzca ذ ر ع
وَقَالُوا ve ḳālū ve dediler ق و ل
لَا  
تَخَفْ teḣaf korkma خ و ف
وَلَا ve lā ve ne de  
تَحْزَنْ teHzen üzülme ح ز ن
إِنَّا innā elbette biz  
مُنَجُّوكَ muneccūke seni kurtaracağız ن ج و
وَأَهْلَكَ ve ehleke ve aileni ا ه ل
إِلَّا illā yalnız  
امْرَأَتَكَ mraeteke karın م ر ا
كَانَتْ kānet olmuştur ك و ن
مِنَ mine -dan  
الْغَابِرِينَ l-ğābirīne kalacaklar- غ ب ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
33. velemmâ en câet rusülünâ lûṭan sîe bihim veḍâḳa bihim ẕer`av veḳâlû lâ teḫaf velâ taḥzen. innâ müneccûke veehleke ille-mraeteke kânet mine-lgâbirîn.
DİYANET VAKFI
33. Elçilerimiz Lut'a gelince, Lut onlar hakkında tasalandı ve (onları korumak için) ne yapacağını bilemedi. Ona: Korkma, tasalanma! Çünkü biz seni de aileni de kurtaracağız. Yalnız, (azapta) kalacaklar arasında bulunan karın müstesna, dediler.
DİYANET İŞLERİ
33. Elçilerimiz Lut'a gelince, onun fenasına gitti; çok sıkıldı. Ona, "Korkma ve üzülme, doğrusu biz seni ve geride kalacaklardan olan karının dışında, aileni kurtaracağız. Bu kent halkına yaptıkları yolsuzluklardan ötürü gökten, elbette bir azap indireceğiz" dediler.
ELMALILI HAMDI YAZIR
33. Elçilerimiz Lut'a gelince, onlar hakkında tasalandı. Ve onlar(ı düşünmesi) sebebiyle takatten düştü. O'na: "Korkma, tasalanma! Çünkü biz seni de, aileni de kurtaracağız. Yalnız (azabda) kalacaklar arasında bulunan karın müstesna" dediler.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
33. Elçilerimiz Lut'a gelince Lut, onların yüzünden kederlenmişti, gönlü daralmıştı. Onlar, korkma ve tasalanma demişlerdi; şüphe yok ki biz, seni de, aileni de kurtaracağız, ancak karın müstesna ve şüphe yok o, orada kalanlardan olacak.
ALİ BULAÇ
33. Elçilerimiz Lut'a geldikleri zaman o, bunlar dolayısıyla kötüleşti ve içi daraldı. Dediler ki: "Korkuya düşme ve hüzne kapılma. Karın dışında, seni ve aileni muhakak kurtaracağız. O ise, arkada kalacaktır."
SÜLEYMAN ATEŞ
33. Elçilerimiz Lut'a gelince (Lut) onlar yüzünden fenalaştı ve onlar hakkında arşını daraldı. (Melekler): "Korkma üzülme, dediler, biz seni ve aileni kurtaracağız, yalnız karın, kalacaklardan olmuştur."
GÜLTEKİN ONAN
33. Elçilerimiz Lut'a geldikleri zaman o, bunlar dolayısıyla kötüleşti ve içi daraldı. Dediler ki: "Korkuya düşme ve hüzne kapılma. Karın dışında, seni ve ehlini (aileni) muhakak kurtaracağız. O ise, arkada kalacaktır."
SUAT YILDIRIM
33. Elçilerimiz Lût'a gelince, onları, halkının tecavüzlerinden koruyamayacağı düşüncesiyle üzüldü, eli kolu bağlanıp göğsü daraldı.Onlar dediler ki: “Bizden yana endişe etme, üzülme!Biz seni ve yakınlarını kurtaracağız, yalnız eşin geride kalanlar arasında yer alacaktır.”