KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَإِذَا ve iƶā ve zaman  
فَعَلُوا feǎlū onlar yaptıkları ف ع ل
فَاحِشَةً fāHişeten bir kötülük ف ح ش
قَالُوا ḳālū dediler ق و ل
وَجَدْنَا vecednā bulduk و ج د
عَلَيْهَا ǎleyhā bu yolda  
ابَاءَنَا ābāenā babalarımızı ا ب و
وَاللَّهُ vallahu Allah  
أَمَرَنَا emeranā bize emretti ا م ر
بِهَا bihā bunu  
قُلْ ḳul de ق و ل
إِنَّ inne muhakkak  
اللَّهَ llahe Allah  
لَا  
يَأْمُرُ ye’muru emretmez ا م ر
بِالْفَحْشَاءِ bil-feHşāi kötülüğü ف ح ش
أَتَقُولُونَ eteḳūlūne mi söylüyorsunuz? ق و ل
عَلَى ǎlā karşı  
اللَّهِ llahi Allah’a  
مَا şeyleri  
لَا  
تَعْلَمُونَ teǎ’lemūne bilmediğiniz ع ل م
TÜRKÇE OKUNUŞ
28. veiẕâ fe`alû fâḥişeten ḳâlû vecednâ `aleyhâ âbâenâ vellâhü emeranâ bihâ. ḳul inne-llâhe lâ ye'müru bilfaḥşâ'. eteḳûlûne `ale-llâhi mâ lâ ta`lemûn.
DİYANET VAKFI
28. Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: "Babalarımızı bu yolda bulduk. Allah da bize bunu emretti" derler. De ki: Allah kötülüğü emretmez. Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?
DİYANET İŞLERİ
28. Onlar bir fenalık yaptıkları zaman, "Babalarımızı bu yolda bulduk, Allah da bize bunu emretti" derler. De ki: "Allah fenalığı emretmez. Bilmediğiniz şeyi Allah'a karşı mı söylüyorsunuz?"
ELMALILI HAMDI YAZIR
28. Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: "Babalarımızı bu yolda bulduk, bunu bize Allah emretti." derler. De ki: "Allah kötülüğü emretmez. Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?"
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
28. Onlar, kötü bir iş yapınca babalarımız da derler, bu işi yaparlardı, öyle bulduk onları ve Allah emretti bunu bize. De ki: Allah kesin olarak kötülüğü emretmez. Allah'a, bilmediğiniz şeyi mi isnad ediyorsunuz?
ALİ BULAÇ
28. Onlar, 'çirkin bir hayasızlık' işlediklerinde: "Biz atalarımızı bunun üzerinde bulduk. Allah bunu bize emretti" derler. De ki: "Şüphesiz Allah, 'çirkin hayasızlıkları' emretmez. Bilmediğiniz bir şeyi Allah'a karşı mı söylüyorsunuz?"
SÜLEYMAN ATEŞ
28. Onlar bir kötülük yaptıkları zaman: "Babalarımızı bu yolda bulduk, bunu bize Allah emretti." dediler. "Allah kötülüğü emretmez, de, Allah'a karşı bilmediğiniz şeyler mi söylüyorsunuz?"
GÜLTEKİN ONAN
28. Onlar 'çirkin bir hayasızlık' işlediklerinde: "Biz atalarımızı bunun üzerinde bulduk. Tanrı bunu bize böyle buyurdu / bunu bize Tanrı buyurdu" derler. De ki: "Kuşkusuz Tanrı 'çirkin hayasızlıkları' buyurmaz. Tanrı'ya karşı bilmediğiniz birşeyi mi söylüyorsunuz?"
SUAT YILDIRIM
28. Onlar çirkin bir iş yaptıklarında: “Babalarımızı bu yolda bulduk, esasen Allah böyle yapmamızı emretti.” derler. De ki: “Allah Teâlâ kötü olan şeyi asla emretmez. Ne o, yoksa siz Allah'ın söylediğini bilmediğiniz birtakım sözleri O’na iftira ederek Allah’a mı mal ediyorsunuz?”