KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
هُوَ huve O  
الَّذِي lleƶī  
بَعَثَ beǎṧe gönderendir ب ع ث
فِي içinde  
الْأُمِّيِّينَ l-ummiyyīne ümmiler ا م م
رَسُولًا rasūlen bir elçi ر س ل
مِنْهُمْ minhum kendilerinden olan  
يَتْلُو yetlū okuyan ت ل و
عَلَيْهِمْ ǎleyhim onlara  
ايَاتِهِ āyātihi O’nun ayetlerini ا ي ي
وَيُزَكِّيهِمْ ve yuzekkīhim ve onları yücelten ز ك و
وَيُعَلِّمُهُمُ ve yuǎllimuhumu ve onlara öğreten ع ل م
الْكِتَابَ l-kitābe Kitabı ك ت ب
وَالْحِكْمَةَ velHikmete ve hikmeti ح ك م
وَإِنْ vein oysa  
كَانُوا kānū onlar idiler ك و ن
مِنْ min  
قَبْلُ ḳablu önceden ق ب ل
لَفِي lefī içinde  
ضَلَالٍ Delālin bir sapıklık ض ل ل
مُبِينٍ mubīnin açık ب ي ن
TÜRKÇE OKUNUŞ
2. hüve-lleẕî be`aŝe fi-l'ümmiyyîne rasûlem minhüm yetlû `aleyhim âyâtihî veyüzekkîhim veyü`allimühümü-lkitâbe velḥikmeh. vein kânû min ḳablü lefî ḍalâlim mübîn.
DİYANET VAKFI
2. Çünkü ümmilere içlerinden, kendilerine ayetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara Kitab'ı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen O'dur. Kuşkusuz onlar önceden apaçık bir sapıklık içindeydiler.
DİYANET İŞLERİ
2. Kitapsız (okuma-yazma bilmeyen) kimseler arasından, kendilerine ayetlerini okuyan, onları arıtan, onlara Kitabı ve hikmeti öğreten bir Peygamber gönderen O'dur. Onlar, daha önce, şüphesiz apaçık bir sapıklık içinde idiler.
ELMALILI HAMDI YAZIR
2. O'dur ki ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara Allah'ın âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber gönderdi. Oysa onlar, önceden apaçık bir sapıklık içinde idiler.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
2. O, bir mabuttur ki Mekkeliler içinden, kendi cinslerinden bir peygamber göndermiştir; onlara ayetlerini okumaktadır ve onları tertemiz bir hale getirmektedir ve onlara kitabı ve şeriatlerin hikmetlerini öğretmektedir ve bundan önce onlar, elbette apaçık bir sapıklık içindeydiler.
ALİ BULAÇ
2. O, ümmîler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp-temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.
SÜLEYMAN ATEŞ
2. O'dur ki ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara Allah'ın ayetlerini okuyan, onları yücelten, onlara Kitabı ve hikmeti öğreten bir elçi gönderdi. Oysa onlar, önceden, açık bir sapıklık içinde idiler.
GÜLTEKİN ONAN
2. O, ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp-temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.
SUAT YILDIRIM
2. O, ümmîler arasından, kendilerinden olan bir elçi gönderdi. Bu elçi onlara Allah'ın âyetlerini okur, onları arındırır, onlara kitabı ve hikmeti öğretir. Halbuki daha önce belli ve kesin bir sapıklık içinde idiler.