KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَلَا ve lā  
يَحْسَبَنَّ yeHsebenne sanmasınlar ح س ب
الَّذِينَ elleƶīne kimseler  
يَبْخَلُونَ yebḣalūne cimrilik edenler ب خ ل
بِمَا bimā ne ki  
اتَاهُمُ ātāhumu kendilerine vermiştir ا ت ي
اللَّهُ llahu Allah  
مِنْ min -ndan  
فَضْلِهِ feDlihi lütfu- ف ض ل
هُوَ huve o  
خَيْرًا ḣayran hayırlıdır خ ي ر
لَهُمْ lehum kendileri için  
بَلْ bel hayır bilakis  
هُوَ huve o  
شَرٌّ şerrun şerlidir ش ر ر
لَهُمْ lehum kendileri için  
سَيُطَوَّقُونَ seyuTavveḳūne boyunlarına dolandırılacaktır ط و ق
مَا şeyler  
بَخِلُوا beḣilū cimrilik ettikleri ب خ ل
بِهِ bihi onunla  
يَوْمَ yevme günü ي و م
الْقِيَامَةِ l-ḳiyāmeti kıyamet ق و م
وَلِلَّهِ velillahi Allah’ındır  
مِيرَاثُ mīrāṧu mirası و ر ث
السَّمَاوَاتِ s-semāvāti göklerin س م و
وَالْأَرْضِ vel’erDi ve yerin ا ر ض
وَاللَّهُ vallahu Allah  
بِمَا bimā ne ki  
تَعْمَلُونَ teǎ’melūne yapıyorsunuz ع م ل
خَبِيرٌ ḣabīrun haber alandır خ ب ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
180. velâ yaḥsebenne-lleẕîne yebḫalûne bimâ âtâhümü-llâhü min faḍlihî hüve ḫayral lehüm. bel hüve şerrul lehüm. seyüṭavveḳûne mâ beḫilû bihî yevme-lḳiyâmeh. velillâhi mîrâŝü-ssemâvâti vel'arḍ. vellâhü bimâ ta`melûne ḫabîr.
DİYANET VAKFI
180. Allah'ın, kereminden kendilerine verdiklerini (infakta) cimrilik gösterenler, sanmasınlar ki o, kendileri için hayırlıdır; tersine bu onlar için pek fenadır. Cimrilik ettikleri şey de kıyamet gününde boyunlarına dolanacaktır. Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
DİYANET İŞLERİ
180. Allah'ın bol nimetinden verdiklerinde cimrilik edenler, sakın bunun kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar, bilakis bu onların kötülüğünedir. Cimrilik yaptıkları şey, kıyamet günü boyunlarına dolanacaktır. Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır. Allah işlediklerinizden haberdardır.
ELMALILI HAMDI YAZIR
180. Allah'ın, kendilerine lütfundan verdiği nimetlere karşı cimrilik edenler, bunun, kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Hayır o, kendileri için şerdir. Cimrilik ettikleri şey, kıyamet gününde boyunlarına dolanacaktır. Göklerin ve yerin mirası Allah'a aittir. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
180. Allah'ın ihsan ettiğini vermekten sakınanlar, bunu kendileri için hayırlı sanmasınlar. Hatta bu, onlar için şerdir de. Sakındıkları şey, kıyamet günü, boyunlarına dolanacak ve Allah'ındır göklerin ve yeryüzünün mirası ve Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
ALİ BULAÇ
180. Allah'ın, bol ihsanından kendilerine verdiği şeylerde cimrilik edenler, bunun kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Hayır; bu, onlar için şerdir; kıyamet günü, cimrilik ettikleriyle tasmalandırılacaklardır. Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır. Allah yaptıklarınızdan haberi olandır.
SÜLEYMAN ATEŞ
180. Allah'ın kereminden kendilerine verdiğine cimrilik edenler, onu kendileri için hayırlı sanmasınlar. Hayır, o, kendileri için şerlidir. Cimrilik ettikleri şeyler, kıyamet günü boyunlarına dolandırılacaktır. Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır (bütün mülk O'na aittir ve O'na kalacaktır). Allah yaptıklarınızı haber alandır.
GÜLTEKİN ONAN
180. Tanrı'nın, bol ihsanından kendilerine verdiği şeylerde cimrilik edenler, bunun kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Hayır; bu, onlar için şerdir; kıyamet günü, cimrilik ettikleriyle tasmalandırılacaklardır. Göklerin ve yerin mirası Tanrı'nındır. Tanrı yaptıklarınızdan haberi olandır.
SUAT YILDIRIM
180. Allah'ın kendilerine lütfu ile bol bol verdiği nimetlerde cimrilik edip harcamayanlar, sakın bu hali kendileri için hayırlı sanmasınlar. Hayır! Bu, onların hakkında şerdir. Cimrilik edip vermedikleri malları kıyamet günü boyunlarına dolanacaktır. Kaldı ki göklerin ve yerin mirası Allah’ındır. Allah ne yaparsanız hepsinden haberdardır.