| TÜRKÇE OKUNUŞ | 
                        
                        
                          | 18. velâ yesteŝnûn.  
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | DİYANET VAKFI | 
                        
                        
                          | 18. Onlar istisna da etmiyorlardı.   
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | DİYANET İŞLERİ | 
                        
                        
                          | -17-18-. Biz bunları, vaktiyle bahçe sahiplerini denediğimiz gibi denedik. Sahipleri daha sabah olmadan, bahçeyi devşireceklerine bir istisna payı bırakmaksızın yemin etmişlerdi.   
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | ELMALILI HAMDI YAZIR | 
                        
                        
                          | 17. Biz onlara da belâ verdik, bahçe sahiplerine verdiğimiz gibi. Hani onlar sabah olunca bahçeyi mutlaka devşireceklerine yemin etmişlerdi.   
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | ABDULBAKİ GÖLPINARLI | 
                        
                        
                          | 17. Ve biz, onları açlıkla, kıtlıkla sınarız, nitekim o bahçe sahiplerini de sınamıştık; hani, sabahleyin erkenden, bahçelerindeki mahsulü kesmeye ant içmişlerdi.   
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | ALİ BULAÇ | 
                        
                        
                          | 17. Gerçek şu ki, Biz o bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi, bunlara da bela verdik. Hani onlar, sabah vakti (erkenden ve kimseye haber vermeden) onu (bahçeyi) mutlaka devşireceklerine dair and içmişlerdi.   
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | SÜLEYMAN ATEŞ | 
                        
                        
                          | 17. Biz bunlara da bela verdik, şu bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi: Hani onlar, sabah olunca bahçeyi mutlaka devşireceklerine yemin etmişlerdi.  
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | GÜLTEKİN ONAN | 
                        
                        
                          | 17. Gerçek şu ki, biz o bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi, bunlara da bela verdik. Hani onlar, sabah vakti (erkenden ve kimseye haber vermeden) onu (bahçeyi) mutlaka devşireceklerine dair and içmişlerdi.   
 | 
                        
                        
                          | 
                           | 
                        
                        
                            
                       
                        
                          | SUAT YILDIRIM | 
                        
                        
                          | 17. Biz tıpkı o bahçe sahiplerini sınadığımız gibi, bunları da sınadık.Onlar sabah erken mahsulü devşireceklerini yeminle pekiştirip kesin söylemiş, (inşaallah dememiş), Allah'ın iznine bağlamamışlardı. Ayrıca fakirlerin payını düşünmemişlerdi.   
 | 
                        
                        
                          | 
                           |