KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَإِذْ ve iƶ ve hani  
أَخَذَ eḣaƶe almıştı ا خ ذ
رَبُّكَ rabbuke Rabbin ر ب ب
مِنْ min -ndan  
بَنِي benī oğulları- ب ن ي
ادَمَ ādeme Adem  
مِنْ min -nden  
ظُهُورِهِمْ Zuhūrihim belleri- ظ ه ر
ذُرِّيَّتَهُمْ ƶurriyyetehum zürriyetlerini ذ ر ر
وَأَشْهَدَهُمْ ve eşhedehum ve şahid tutmuştu ش ه د
عَلَىٰ ǎlā onları  
أَنْفُسِهِمْ enfusihim kendilerine ن ف س
أَلَسْتُ elestu ben değil miyim? ل ي س
بِرَبِّكُمْ birabbikum sizin Rabbiniz ر ب ب
قَالُوا ḳālū dediler ق و ل
بَلَىٰ belā evet  
شَهِدْنَا şehidnā şahidiz ش ه د
أَنْ en  
تَقُولُوا teḳūlū demeyesiniz ق و ل
يَوْمَ yevme günü ي و م
الْقِيَامَةِ l-ḳiyāmeti kıyamet ق و م
إِنَّا innā biz elbette  
كُنَّا kunnā idik ك و ن
عَنْ ǎn -ndan  
هَٰذَا hāƶā bu-  
غَافِلِينَ ğāfilīne habersiz غ ف ل
TÜRKÇE OKUNUŞ
172. veiẕ eḫaẕe rabbüke mim benî âdeme min żuhûrihim ẕürriyyetehüm veeşhedehüm `alâ enfüsihim. elestü birabbiküm. ḳâlû belâ. şehidnâ. en teḳûlû yevme-lḳiyâmeti innâ künnâ `an hâẕâ gâfilîn.
DİYANET VAKFI
172. Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Adem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabbiniz değil miyim? (Onlar da), Evet (buna) şahit olduk, dediler.
DİYANET İŞLERİ
172. Rabbin, insanoğlunun sulbünden soyunu alıp devam ettirmiş, onlara: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim" demiş ve buna kendilerini şahit tutmuştu. Onlar da: "Evet şahidiz" demişlerdi. Bu, kıyamet günü, "Bizim bundan haberimiz yoktu" dersiniz veya "Daha önce babalarımız Allah'a ortak koşmuşlardı, biz de onlardan sonra gelen bir soyuz, bizi, boşa çalışanların yaptıklarından ötürü yok eder misin?" dersiniz diyedir.
ELMALILI HAMDI YAZIR
172. Bir de Rabbin, Âdemoğullarından, bellerindeki zürriyetlerini alıp da onları kendi nefislerine şahit tutarak: Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" dediği vakit, "pekâlâ Rabbimizsin, şahidiz" dediler. (Bunu) kıyamet günü "Bizim bundan haberimiz yoktu." demeyesiniz diye (yapmıştık).
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
172. Hani Rabbin Âdemoğullarının sırtlarından zürriyetlerini izhar etmişti de kendilerini kendilerine tanık tutarak ben, Rabbiniz değil miyim demişti; onlar da evet, tanığız, Rabbimizsin demişlerdi. Bu da kıyamet günü bizim bundan haberimiz yoktu dememeniz.
ALİ BULAÇ
172. Hani Rabbin, Ademoğullarının sırtlarından zürriyetlerini almış ve onları kendi nefislerine karşı şahidler kılmıştı: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" (demişti de) Onlar: "Evet (Rabbimiz'sin), şahid olduk" demişlerdi. (Bu,) Kıyamet günü: "Biz bundan habersizdik" dememeniz içindir.
SÜLEYMAN ATEŞ
172. Rabbin, Adem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini almış ve: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" diye onları kendilerine şahid tutmuştu. "Evet, (buna) şahidiz!" dediler. kıyamet günü "Biz bundan habersizdik!" demeyesiniz.
GÜLTEKİN ONAN
172. Hani rabbin Adem ouğlarının sırtlarından zürriyetlerini almış ve onları kendi nefslerine karşı tanıklar kılmıştı / tanıklık ettirmişti: "Ben sizin rabbiniz değil miyim?" (demişti de) onlar: "Evet (rabbimizsin), tanıklık ettik" demişlerdi. (Bu) Kıyamet günü: "Biz bundan habersizdik" dememeniz içindir.
SUAT YILDIRIM
172. Rabbinin Âdem evlatlarından, misak aldığını da düşünün:Rabbin onların bellerinden zürriyetlerini almış ve onların kendileri hakkında şahitliklerini isteyerek “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” buyurunca onlar da “Elbette!” diye ikrar etmişlerdi.Kıyamet günü “Bizim bundan haberimiz yoktu!” yahut: “Ne yapalım, daha önce babalarımız Allah'a şirk koştular, biz de onlardan sonra gelen bir nesil idik, şimdi o bâtılı başlatanların yaptıkları sebebiyle bizi imha mı edeceksin?” gibi bahaneler ileri sürmeyesiniz diye Allah bu ikrarı aldı. (4,176; 30,30; 33,72; 57,8)