TÜRKÇE OKUNUŞ |
17. iṣbir `alâ mâ yeḳûlûne veẕkür `abdenâ dâvûde ẕe-l'eyd. innehû evvâb.
|
|
DİYANET VAKFI |
17. (Resulüm!) Onların söylediklerine sabret, kulumuz Davud'u, o kuvvet sahibi zatı hatırla. O, hep Allah'a yönelirdi.
|
|
DİYANET İŞLERİ |
17. Onların söylediklerine sabret; güçlü kulumuz Davud'u an; o, daima Allah'a yönelirdi.
|
|
ELMALILI HAMDI YAZIR |
17. Şimdi sen onların dediklerine sabret de kuvvetli kulumuz Davud'u hatırla. Çünkü o, zikir ve tesbih ile bize yönelmişti.
|
|
ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
17. Sabret ne derlerse ve an güçlükuvvetli kulumuz Davud'u, şüphe yok ki o, daima Rabbine dönen, tövbe eden bir kuldu.
|
|
ALİ BULAÇ |
17. Sen onların söylediklerine karşı sabret ve Bizim güç sahibi kulumuz Davud'u hatırla; çünkü o, (her tutum ve davranışında Allah'a) yönelen biriydi.
|
|
SÜLEYMAN ATEŞ |
17. Onların dediklerine sabret de güçlü kulumuz Davud'u an; çünkü o (bize) çok başvururdu.
|
|
GÜLTEKİN ONAN |
17. Sen onların söylediklerine karşı sabret ve bizim güç sahibi kulumuz Davud'u hatırla; o [her tutum ve davranışında Tanrı'ya] dönen / yönelen (evvab71) biriydi.
|
|
SUAT YILDIRIM |
17. Onlar ne derlerse desinler sen sabret ve güçlü kuvvetli bir kulumuz olan Davud'u hatırla. Çünkü o daima Allah’a yönelirdi.
|
|