TÜRKÇE OKUNUŞ |
167. veiẕ teeẕẕene rabbüke leyeb`aŝenne `aleyhim ilâ yevmi-lḳiyâmeti mey yesûmühüm sûe-l`aẕâb. inne rabbeke leserî`u-l`iḳâb. veinnehû legafûrur raḥîm.
|
|
DİYANET VAKFI |
167. Rabbin, elbette kıyamet gününe kadar onlara en kötü eziyeti yapacak kimseler göndereceğini ilan etti. Şüphesiz Rabbin cezayı çabuk verendir. Ve O çok bağışlayan, pek esirgeyendir.
|
|
DİYANET İŞLERİ |
167. Rabbin, kıyamet gününe kadar, onları, kötü azaba uğratacak kimseleri üzerlerine göndereceğini bildirmişti. Doğrusu Rabbin, cezayı çabuk verir. Doğrusu O bağışlar ve merhamet eder.
|
|
ELMALILI HAMDI YAZIR |
167. O Vakit Rabbin işte şu ahdi ilan edip bildirdi ki: Kıyamet gününe kadar onlara en kötü muameleyi yapacak olan kimseleri başlarına gönderecektir. Muhakkak ki, Rabbin hızla cezalandırandır ve yine muhakkak ki O, çok affedici, çok merhametlidir.
|
|
ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
167. An o zamanı ki Rabbin, kıyamet gününedek onlara en kötü azapla azaplandıracak olanları göndereceğini kesin olarak bildirmişti. Şüphe yok ki Rabbin, cezayı pek tez verir ve şüphe yok ki o, suçları örter, rahimdir.
|
|
ALİ BULAÇ |
167. İşte o zaman Rabbin, onlara en kötü azabı yapacak kimse(leri) kıyamet gününe kadar üzerlerine mutlaka göndereceğini bildirdi. Şüphesiz, Rabbin (ceza ile) sonuçlandırması pek çabuk olandır ve gerçekten O, bağışlayandır, esirgeyendir.
|
|
SÜLEYMAN ATEŞ |
167. Rabbin, "Elbette ta kıyamet gününe kadar onlara azabın en kötüsünü yapacak kimseler gönderecektir!" diye ilan etmişti. Doğrusu, Rabbin çabuk ceza verendir ve O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
|
|
GÜLTEKİN ONAN |
167. İşte o zaman rabbin, onlara en kötü azabı yapacak kimse(leri) kıyamet gününe kadar üzerlerine mutlaka göndereceğini bildirdi. Kuşkusuz rabbin sonuçlandırması pek çabuk olandır ve gerçekten O, bağışlayandır, esirgeyendir.
|
|
SUAT YILDIRIM |
167. O vakit Rabbin, kıyamet gününe kadar onları kötü azaba uğratacak kimseler ortaya çıkaracağını bildirdi.Muhakkak ki Rabbin, dilediğinde cezayı çabucak verir, ama aslında gafurdur, rahîmdir (affı ve merhameti boldur).
|
|