KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَكَتَبْنَا ve ketebnā ve yazdık ك ت ب
لَهُ lehu O’nun Musa için  
فِي  
الْأَلْوَاحِ l-elvāHi levhalara ل و ح
مِنْ min ne varsa  
كُلِّ kulli her ك ل ل
شَيْءٍ şeyin şeyi ش ي ا
مَوْعِظَةً mev’ǐZeten öğüte dair و ع ظ
وَتَفْصِيلًا ve tefSīlen ve açıklamasına dair ف ص ل
لِكُلِّ likulli her ك ل ل
شَيْءٍ şeyin şeyin ش ي ا
فَخُذْهَا feḣuƶhā bunları tut ا خ ذ
بِقُوَّةٍ biḳuvvetin kuvvetle ق و ي
وَأْمُرْ ve’mur ve emret ا م ر
قَوْمَكَ ḳavmeke kavmine ق و م
يَأْخُذُوا ye’ḣuƶū tutsunlar ا خ ذ
بِأَحْسَنِهَا bieHsenihā bunların en güzelini ح س ن
سَأُرِيكُمْ seurīkum size göstereceğim ر ا ي
دَارَ dāra yurdunu د و ر
الْفَاسِقِينَ l-fāsiḳīne yoldan çıkmışların ف س ق
TÜRKÇE OKUNUŞ
145. veketebnâ lehû fi-l'elvâḥi min külli şey'im mev`iżatev vetefṣîlel likülli şey'. feḫuẕhâ biḳuvvetiv ve'mür ḳavmeke ye'ḫuẕû biaḥsenihâ. seürîküm dâra-lfâsiḳîn.
DİYANET VAKFI
145. Nasihat ve her şeyin açıklamasına dair ne varsa hepsini Musa için levhalarda yazdık. (Ve dedik ki): Bunları kuvvetle tut, kavmine de onun en güzelini almalarını emret. Yakında size, yoldan çıkmışların yurdunu göstereceğim.
DİYANET İŞLERİ
145. Ona levhalarda her şeyden bir öğüt yazdık ve her şeyi uzun uzadıya açıkladık; onlara sıkıca sarıl, milletine de emret en güzel şekilde tutsunlar. Size Allah'a karşı gelenlerin yurdunu göstereceğim.
ELMALILI HAMDI YAZIR
145. Ve onun için o levhalarda her şeyden yazdık, nasihat ve hükümlerin ayrıntılarına ait herşeyi (belirttik). Haydi bunlara sıkı sarıl, kavmine de emret, onlar da en güzeline sarılsınlar. Size yakında o fasıkların yurdunu göstereceğim.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
145. Tevrat levihlerinde, her şeye ait öğüdü, her şeyi açıklayan hükümleri yazdık ve azimle, kuvvetle al bunu dedik, kavmine de emret; en güzel hükümleriyle amel etsinler; haddi aşan, buyruktan çıkan kötü kişilerin yurtlarını da yakında göstereceğiz.
ALİ BULAÇ
145. Biz ona Levhalarda herşeyden bir öğüt ve herşeyin yeterli bir açıklamasını yazdık. (Ve:) "Şimdi bunlara sıkıca sarıl ve kavmine de emret ki en güzeliyle sarılsınlar. Size fasıkların yurdunu pek yakında göstereceğim" (dedik).
SÜLEYMAN ATEŞ
145. Öğüte ve her şeyin açıklamasına dair ne varsa hepsini Musa için levhalara yazdık: "Bunları kuvvetle tut, kavmine de emret, bunların en güzelini tutsunlar (bu en güzel buyruklar gereğince amel etsinler); size, yoldan çıkmışların yurdunu (nasıl tarumar ettiğimi) göstereceğim!"
GÜLTEKİN ONAN
145. Biz ona Levhalar'da her şeyden bir öğüt ve her şeyin yeterli bir açıklamasını yazdık. (Ve:) "Şimdi bunlara sıkıca sarıl ve kavmine de buyur ki en güzeliyle sarılsınlar. Size fasıkların yurdunu pek yakında göstereceğim" (dedik).
SUAT YILDIRIM
145. Ona verdiğimiz levhalarda, insanlara öğüt olmak üzere her şeyi tafsilatlı olarak yazdık.Sen bunlara kuvvetle sarıl ve ümmetine de o hükümlerin daha sevaplı olanlarına sarılmalarını emret. İtaat dışına çıkanların diyarlarını ise nasıl târumar ettiğimi yakında size göstereceğim.” (28,43) {KM, Çıkış 24,12; 31,18}