KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
قَالَ ḳāle Fir’avn dedi ق و ل
إِنْ in eğer  
كُنْتَ kunte isen ك و ن
جِئْتَ ci’te getirmiş ج ي ا
بِايَةٍ biāyetin bir ayet ا ي ي
فَأْتِ fe’ti getir bakalım ا ت ي
بِهَا bihā onu  
إِنْ in şayet  
كُنْتَ kunte isen ك و ن
مِنَ mine -den  
الصَّادِقِينَ S-Sādiḳīne doğru söyleyenler- ص د ق
TÜRKÇE OKUNUŞ
106. ḳâle in künte ci'te biâyetin fe'ti bihâ in künte mine-ṣṣâdiḳîn.
DİYANET VAKFI
106. (Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.
DİYANET İŞLERİ
106. Firavun: "Bir mucize getirdiysen ortaya koy bakalım, doğru sözlülerden isen bunu yaparsın" dedi.
ELMALILI HAMDI YAZIR
106. Firavun: "Eğer bir mucize getirdiysen ve eğer doğru söyleyenlerden isen onu göster" dedi.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
106. Firavun, apaçık delille geldiysen ve doğru söz söyleyenlerdensen göster o delili dedi.
ALİ BULAÇ
106. (Firavun) Dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."
SÜLEYMAN ATEŞ
106. (Fir'avn) dedi. "Eğer bir ayet (mu'cize) getirmiş isen, hakikaten doğru söylüyorsan göster onu bakalım!"
GÜLTEKİN ONAN
106. (Firavun) De ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."
SUAT YILDIRIM
106. “Eğer” dedi Firavun, “Gerçekten getirdiğin bir belge varsa ve sen doğru söyleyen biri isen, onu ortaya koy da görelim.”