Mim-Nun-Ye     م ن ي
To try or to prove someone, to mediate, to wish or desire.
  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 21 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
6 kez   أُمْنِيَّت
3 kez   تَمَنَّىٰ
1 kez   مَّنِىّ
6 kez   يَتَمَنَّ
2 kez   يُمَنِّي
3 kez   يُمْنَىٰ
Kökten (أُمْنِيَّت) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 2:78  أَمَانِيَّ    emāniyye    kuruntuları  
İsim   Eril, Çoğul   Mansûb İsim   

Bakara  Suresi 78. Ayet
وَمِنْهُمْ أُمِّيُّونَ لَا يَعْلَمُونَ الْكِتَابَ إِلَّا أَمَانِيَّ وَإِنْ هُمْ إِلَّا يَظُنُّونَ (78)

78. İçlerinde bir takım ümmiler vardır ki, Kitab'ı (Tevrat'ı) bilmezler. Bütün bildikleri kulaktan dolma şeylerdir. Onlar sadece zan ve tahminde bulunuyorlar.
 2:111  أَمَانِيُّهُمْ    emāniyyuhum    onların kuruntusudur  
İsim   Eril, Çoğul   Merfû` İsim   

Bakara  Suresi 111. Ayet
وَقَالُوا لَنْ يَدْخُلَ الْجَنَّةَ إِلَّا مَنْ كَانَ هُودًا أَوْ نَصَارَىٰ ۗ تِلْكَ أَمَانِيُّهُمْ ۗ قُلْ هَاتُوا بُرْهَانَكُمْ إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِينَ (111)

111. (Ehl-i kitap:) Yahudiler yahut hıristiyanlar hariç hiç kimse cennete giremeyecek, dediler. Bu onların kuruntusudur. Sen de onlara: Eğer sahiden doğru söylüyorsanız delilinizi getirin, de.
 4:123  بِأَمَانِيِّكُمْ    biemāniyyikum    sizin kuruntularınızla  
İsim   Eril, Çoğul   Mecrûr İsim   

Nisâ  Suresi 123. Ayet
لَيْسَ بِأَمَانِيِّكُمْ وَلَا أَمَانِيِّ أَهْلِ الْكِتَابِ ۗ مَنْ يَعْمَلْ سُوءًا يُجْزَ بِهِ وَلَا يَجِدْ لَهُ مِنْ دُونِ اللَّهِ وَلِيًّا وَلَا نَصِيرًا (123)

123. Ne sizin kuruntularınız ne de ehl-i kitabın kuruntuları (gerçektir); kim bir kötülük, yaparsa onun cezasını görür ve kendisi için Allah'tan başka dost da, yardımcı da bulamaz.
 4:123  أَمَانِيِّ    emāniyyi    kuruntularıyla  
İsim   Eril, Çoğul   Mecrûr İsim   

Nisâ  Suresi 123. Ayet
لَيْسَ بِأَمَانِيِّكُمْ وَلَا أَمَانِيِّ أَهْلِ الْكِتَابِ ۗ مَنْ يَعْمَلْ سُوءًا يُجْزَ بِهِ وَلَا يَجِدْ لَهُ مِنْ دُونِ اللَّهِ وَلِيًّا وَلَا نَصِيرًا (123)

123. Ne sizin kuruntularınız ne de ehl-i kitabın kuruntuları (gerçektir); kim bir kötülük, yaparsa onun cezasını görür ve kendisi için Allah'tan başka dost da, yardımcı da bulamaz.
 22:52  أُمْنِيَّتِهِ    umniyyetihi    onun temennisine  
İsim   Dişil   Mecrûr İsim   

Hac  Suresi 52. Ayet
وَمَا أَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ مِنْ رَسُولٍ وَلَا نَبِيٍّ إِلَّا إِذَا تَمَنَّىٰ أَلْقَى الشَّيْطَانُ فِي أُمْنِيَّتِهِ فَيَنْسَخُ اللَّهُ مَا يُلْقِي الشَّيْطَانُ ثُمَّ يُحْكِمُ اللَّهُ آيَاتِهِ ۗ وَاللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ (52)

52. (Ey Muhammed!) Biz, senden önce hiçbir resul ve nebi göndermedik ki, o, bir temennide bulunduğunda, şeytan onun dileğine ille de (beşeri arzular) katmaya kalkışmasın. Ne var ki Allah, şeytanın katacağı şeyi iptal eder. Sonra Allah, kendi ayetlerini (lafız ve mana bakımından) sağlam olarak yerleştirir. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
 57:14  الْأَمَانِيُّ    l-emāniyyu    kuruntular  
İsim   Eril, Çoğul   Merfû` İsim   

Hadîd  Suresi 14. Ayet
يُنَادُونَهُمْ أَلَمْ نَكُنْ مَعَكُمْ ۖ قَالُوا بَلَىٰ وَلَٰكِنَّكُمْ فَتَنْتُمْ أَنْفُسَكُمْ وَتَرَبَّصْتُمْ وَارْتَبْتُمْ وَغَرَّتْكُمُ الْأَمَانِيُّ حَتَّىٰ جَاءَ أَمْرُ اللَّهِ وَغَرَّكُمْ بِاللَّهِ الْغَرُورُ (14)

14. Münafıklar onlara: Biz sizinle beraber değil miydik? diye seslenirler. (Müminler de) derler ki: Evet ama, siz kendi başınızı belaya soktunuz; fırsat beklediniz; şüpheye düştünüz ve kuruntular sizi aldattı. O çok aldatan (şeytan) sizi, Allah hakkında bile aldattı. Nihayet Allah'ın emri gelip çattı!
Kökten (تَمَنَّىٰ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 22:52  تَمَنَّىٰ    temennā    temenni ettiği  
Fiil   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   Merfû` İsim   

Hac  Suresi 52. Ayet
وَمَا أَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ مِنْ رَسُولٍ وَلَا نَبِيٍّ إِلَّا إِذَا تَمَنَّىٰ أَلْقَى الشَّيْطَانُ فِي أُمْنِيَّتِهِ فَيَنْسَخُ اللَّهُ مَا يُلْقِي الشَّيْطَانُ ثُمَّ يُحْكِمُ اللَّهُ آيَاتِهِ ۗ وَاللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ (52)

52. (Ey Muhammed!) Biz, senden önce hiçbir resul ve nebi göndermedik ki, o, bir temennide bulunduğunda, şeytan onun dileğine ille de (beşeri arzular) katmaya kalkışmasın. Ne var ki Allah, şeytanın katacağı şeyi iptal eder. Sonra Allah, kendi ayetlerini (lafız ve mana bakımından) sağlam olarak yerleştirir. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
 28:82  تَمَنَّوْا    temennev    ve isteyenler  
Fiil   3. şahıs, Eril, Çoğul   Geçmiş Zaman   Merfû` İsim   

Kasas  Suresi 82. Ayet
وَأَصْبَحَ الَّذِينَ تَمَنَّوْا مَكَانَهُ بِالْأَمْسِ يَقُولُونَ وَيْكَأَنَّ اللَّهَ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَنْ يَشَاءُ مِنْ عِبَادِهِ وَيَقْدِرُ ۖ لَوْلَا أَنْ مَنَّ اللَّهُ عَلَيْنَا لَخَسَفَ بِنَا ۖ وَيْكَأَنَّهُ لَا يُفْلِحُ الْكَافِرُونَ (82)

82. Daha dün onun yerinde olmayı isteyenler: Demek ki, Allah rızkı, kullarından dilediğine bol veriyor, dilediğine de az. Şayet Allah bize lütufta bulunmuş olmasaydı, bizi de yerin dibine geçirirdi. Vay! Demek ki inkarcılar iflah olmazmış! demeye başladılar.
 53:24  تَمَنَّىٰ    temennā    arzu ettiği  
Fiil   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   Merfû` İsim   

Necm  Suresi 24. Ayet
أَمْ لِلْإِنْسَانِ مَا تَمَنَّىٰ (24)

24. Yoksa insan, her arzu ettiği şeye sahip mi olacaktır?
Kökten (مَّنِىّ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 75:37  مَنِيٍّ    meniyyin    meni-  
İsim   Eril   Geçmiş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Kıyâme  Suresi 37. Ayet
أَلَمْ يَكُ نُطْفَةً مِنْ مَنِيٍّ يُمْنَىٰ (37)

37. O, (döl yatağına) akıtılan meninin içinden bir nutfe (sperm) değil miydi?
Kökten (يَتَمَنَّ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 2:94  فَتَمَنَّوُا    fetemennevu    haydi temenni edin  
Fiil   Tefa’ul Kalıbı   2. şahıs, Eril, Çoğul   Emir Kipi   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Bakara  Suresi 94. Ayet
قُلْ إِنْ كَانَتْ لَكُمُ الدَّارُ الْآخِرَةُ عِنْدَ اللَّهِ خَالِصَةً مِنْ دُونِ النَّاسِ فَتَمَنَّوُا الْمَوْتَ إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِينَ (94)

94. (Ey Muhammed, onlara:) Şayet (iddia ettiğiniz gibi) ahiret yurdu Allah katında diğer insanlara değil de yalnızca size aitse ve bu iddianızda doğru iseniz haydi ölümü temenni edin (bakalım), de.
 2:95  يَتَمَنَّوْهُ    yetemennevhu    fakat ölümü istemezler  
Fiil   Tefa’ul Kalıbı   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Bakara  Suresi 95. Ayet
وَلَنْ يَتَمَنَّوْهُ أَبَدًا بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ ۗ وَاللَّهُ عَلِيمٌ بِالظَّالِمِينَ (95)

95. Onlar, kendi elleriyle önceden yaptıkları işler (günah ve isyanları) sebebiyle hiç bir zaman ölümü temenni etmeyeceklerdir. Allah zalimleri iyi bilir.
 3:143  تَمَنَّوْنَ    temennevne    arzuluyordunuz  
Fiil   Tefa’ul Kalıbı   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Âl-i İmrân  Suresi 143. Ayet
وَلَقَدْ كُنْتُمْ تَمَنَّوْنَ الْمَوْتَ مِنْ قَبْلِ أَنْ تَلْقَوْهُ فَقَدْ رَأَيْتُمُوهُ وَأَنْتُمْ تَنْظُرُونَ (143)

143. Andolsun ki siz, ölümle yüzyüze gelmezden önce onu temenni ederdiniz. İşte şimdi onu karşınızda gördünüz.
 4:32  تَتَمَنَّوْا    tetemennev    göz dikmeyin  
Fiil   Tefa’ul Kalıbı   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Nisâ  Suresi 32. Ayet
وَلَا تَتَمَنَّوْا مَا فَضَّلَ اللَّهُ بِهِ بَعْضَكُمْ عَلَىٰ بَعْضٍ ۚ لِلرِّجَالِ نَصِيبٌ مِمَّا اكْتَسَبُوا ۖ وَلِلنِّسَاءِ نَصِيبٌ مِمَّا اكْتَسَبْنَ ۚ وَاسْأَلُوا اللَّهَ مِنْ فَضْلِهِ ۗ إِنَّ اللَّهَ كَانَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمًا (32)

32. Allah'ın sizi, birbirinizden üstün kıldığı şeyleri (başkasında olup da sizde olmayanı) hasretle arzu etmeyin. Erkeklerin de kazandıklarından nasipleri var, kadınların da kazandıklarından nasipleri var. Allah'tan lütfunu isteyin; şüphesiz Allah her şeyi bilmektedir.
 62:6  فَتَمَنَّوُا    fetemennevu    temenni edin  
Fiil   Tefa’ul Kalıbı   2. şahıs, Eril, Çoğul   Emir Kipi   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Cum’a  Suresi 6. Ayet
قُلْ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ هَادُوا إِنْ زَعَمْتُمْ أَنَّكُمْ أَوْلِيَاءُ لِلَّهِ مِنْ دُونِ النَّاسِ فَتَمَنَّوُا الْمَوْتَ إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِينَ (6)

6. De ki: Ey yahudiler! Bütün insanlar değil de, yalnız, kendinizin Allah'ın dostları olduğunuzu iddia ediyorsanız, bunda da samimi iseniz, haydi ölümü temenni edin (bakalım)!
 62:7  يَتَمَنَّوْنَهُ    yetemennevnehu    temenni etmezler  
Fiil   Tefa’ul Kalıbı   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Cum’a  Suresi 7. Ayet
وَلَا يَتَمَنَّوْنَهُ أَبَدًا بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ ۚ وَاللَّهُ عَلِيمٌ بِالظَّالِمِينَ (7)

7. Ama onlar, önceden yaptıklarından dolayı ölümü asla temenni etmezler. Allah, zalimleri çok iyi bilir.
Kökten (يُمَنِّي) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 4:119  وَلَأُمَنِّيَنَّهُمْ    veleumenniyennehum    ve mutlaka onları boş kuruntulara sokacağım  
Fiil   Tef’il Kalıbı   1. şahıs, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Nisâ  Suresi 119. Ayet
وَلَأُضِلَّنَّهُمْ وَلَأُمَنِّيَنَّهُمْ وَلَآمُرَنَّهُمْ فَلَيُبَتِّكُنَّ آذَانَ الْأَنْعَامِ وَلَآمُرَنَّهُمْ فَلَيُغَيِّرُنَّ خَلْقَ اللَّهِ ۚ وَمَنْ يَتَّخِذِ الشَّيْطَانَ وَلِيًّا مِنْ دُونِ اللَّهِ فَقَدْ خَسِرَ خُسْرَانًا مُبِينًا (119)

119. "Onları mutlaka saptıracağım, muhakkak onları boş kuruntulara boğacağım, kesinlikle onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar (putlar için nişanlayacaklar), şüphesiz onlara emredeceğim de Allah'ın yarattığını değiştirecekler" (dedi). Kim Allah'ı bırakır da şeytanı dost edinirse elbette apaçık bir ziyana düşmüştür.
 4:120  وَيُمَنِّيهِمْ    ve yumennīhim    ve umut verir  
Fiil   Tef’il Kalıbı   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Nisâ  Suresi 120. Ayet
يَعِدُهُمْ وَيُمَنِّيهِمْ ۖ وَمَا يَعِدُهُمُ الشَّيْطَانُ إِلَّا غُرُورًا (120)

120. (Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; halbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.
Kökten (يُمْنَىٰ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 53:46  تُمْنَىٰ    tumnā    atıldığı  
Fiil   İf’al Kalıbı   Edilgen   3. şahıs, Dişil, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Necm  Suresi 46. Ayet
مِنْ نُطْفَةٍ إِذَا تُمْنَىٰ (46)

46. (Rahime) atıldığı zaman nutfeden.
 56:58  تُمْنُونَ    tumnūne    akıttığınız meniyi  
Fiil   İf’al Kalıbı   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Vâkı’a  Suresi 58. Ayet
أَفَرَأَيْتُمْ مَا تُمْنُونَ (58)

58. Söyleyin öyleyse, (rahimlere) döktüğünüz meni nedir?
 75:37  يُمْنَىٰ    yumnā    dökülen  
Fiil   İf’al Kalıbı   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Kıyâme  Suresi 37. Ayet
أَلَمْ يَكُ نُطْفَةً مِنْ مَنِيٍّ يُمْنَىٰ (37)

37. O, (döl yatağına) akıtılan meninin içinden bir nutfe (sperm) değil miydi?