Ha-Şin-Ra     ح ش ر
Toplamak, kaldırmak

  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 43 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
37 kez   حَشَرَ
2 kez   حَشْر
3 kez   حَٰشِرِين
1 kez   مَحْشُورَة
Kökten (حَشَرَ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 2:203  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    toplanacaksınız  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Bakara  Suresi 203. Ayet
وَاذْكُرُوا اللَّهَ فِي أَيَّامٍ مَعْدُودَاتٍ ۚ فَمَنْ تَعَجَّلَ فِي يَوْمَيْنِ فَلَا إِثْمَ عَلَيْهِ وَمَنْ تَأَخَّرَ فَلَا إِثْمَ عَلَيْهِ ۚ لِمَنِ اتَّقَىٰ ۗ وَاتَّقُوا اللَّهَ وَاعْلَمُوا أَنَّكُمْ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ (203)

203. Sayılı günlerde (eyyam-ı teşrikte telbiye ve tekbir getirerek) Allah'ı anın. Kim iki gün içinde acele edip (Mina'dan Mekke'ye) dönmek isterse, ona günah yoktur. Bunlar günahtan sakınanlar içindir. Allah'tan korkun ve bilin ki hepiniz O'nun huzurunda toplanacaksınız.
 3:12  وَتُحْشَرُونَ    ve tuHşerūne    ve sürüleceksiniz  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Âl-i İmrân  Suresi 12. Ayet
قُلْ لِلَّذِينَ كَفَرُوا سَتُغْلَبُونَ وَتُحْشَرُونَ إِلَىٰ جَهَنَّمَ ۚ وَبِئْسَ الْمِهَادُ (12)

12. (Resulüm!) İnkar edenlere de ki: Yakında mağlup olacaksınız ve cehenneme sürüleceksiniz. Orası kalınacak ne kötü bir yerdir!
 3:158  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    götürüleceksiniz  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Âl-i İmrân  Suresi 158. Ayet
وَلَئِنْ مُتُّمْ أَوْ قُتِلْتُمْ لَإِلَى اللَّهِ تُحْشَرُونَ (158)

158. Andolsun, ölseniz de öldürülseniz de Allah'ın huzurunda toplanacaksınız.
 4:172  فَسَيَحْشُرُهُمْ    feseyeHşuruhum    bilsin ki O toplayacaktır  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Nisâ  Suresi 172. Ayet
لَنْ يَسْتَنْكِفَ الْمَسِيحُ أَنْ يَكُونَ عَبْدًا لِلَّهِ وَلَا الْمَلَائِكَةُ الْمُقَرَّبُونَ ۚ وَمَنْ يَسْتَنْكِفْ عَنْ عِبَادَتِهِ وَيَسْتَكْبِرْ فَسَيَحْشُرُهُمْ إِلَيْهِ جَمِيعًا (172)

172. Ne Mesih ve ne de Allah'a yakın melekler, Allah'ın kulu olmaktan geri dururlar. O'na kulluktan geri durup büyüklenen kimselerin hepsini (Allah) yakında huzuruna toplayacaktır.
 5:96  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    toplanacaksınız  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Mâide  Suresi 96. Ayet
أُحِلَّ لَكُمْ صَيْدُ الْبَحْرِ وَطَعَامُهُ مَتَاعًا لَكُمْ وَلِلسَّيَّارَةِ ۖ وَحُرِّمَ عَلَيْكُمْ صَيْدُ الْبَرِّ مَا دُمْتُمْ حُرُمًا ۗ وَاتَّقُوا اللَّهَ الَّذِي إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ (96)

96. Hem size hem de yolculara fayda olmak üzere (faydalanmanız için) deniz avı yapmak ve onu yemek size helal kılındı. İhramlı olduğunuz müddetçe kara avı size haram kılındı. Huzuruna toplanacağınız Allah'tan korkun.
 6:22  نَحْشُرُهُمْ    neHşuruhum    topladığımız  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

En’âm  Suresi 22. Ayet
وَيَوْمَ نَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذِينَ أَشْرَكُوا أَيْنَ شُرَكَاؤُكُمُ الَّذِينَ كُنْتُمْ تَزْعُمُونَ (22)

22. Unutma o günü ki- onları hep birden toplayacağız; sonra da, Allah'a ortak koşanlara: Nerede boş yere davasını güttüğünüz ortaklarınız? diyeceğiz.
 6:38  يُحْشَرُونَ    yuHşerūne    toplanacaklardır  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

En’âm  Suresi 38. Ayet
وَمَا مِنْ دَابَّةٍ فِي الْأَرْضِ وَلَا طَائِرٍ يَطِيرُ بِجَنَاحَيْهِ إِلَّا أُمَمٌ أَمْثَالُكُمْ ۚ مَا فَرَّطْنَا فِي الْكِتَابِ مِنْ شَيْءٍ ۚ ثُمَّ إِلَىٰ رَبِّهِمْ يُحْشَرُونَ (38)

38. Yeryüzünde yürüyen hayvanlar ve (gökyüzünde) iki kanadıyla uçan kuşlardan ne varsa hepsi ancak sizin gibi topluluklardır. Biz o kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Nihayet (hepsi) toplanıp Rablerinin huzuruna getirilecekler.
 6:51  يُحْشَرُوا    yuHşerū    toplanacaklardır  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

En’âm  Suresi 51. Ayet
وَأَنْذِرْ بِهِ الَّذِينَ يَخَافُونَ أَنْ يُحْشَرُوا إِلَىٰ رَبِّهِمْ ۙ لَيْسَ لَهُمْ مِنْ دُونِهِ وَلِيٌّ وَلَا شَفِيعٌ لَعَلَّهُمْ يَتَّقُونَ (51)

51. Rablerinin huzurunda toplanacaklarından korkanları onunla (Kur'an ile) uyar. Onlar için Rablerinden başka ne bir dost, ne de bir aracı vardır; belki sakınırlar.
 6:72  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    varıp toplanacağınız  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

En’âm  Suresi 72. Ayet
وَأَنْ أَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَاتَّقُوهُ ۚ وَهُوَ الَّذِي إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ (72)

72. "Namazı dosdoğru kılın ve Allah'tan korkun" (diye de emredildik). O, huzuruna varıp toplanacağınız Allah'tır.
 6:111  وَحَشَرْنَا    ve Haşernā    ve toplayıp getirseydik  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Geçmiş Zaman   

En’âm  Suresi 111. Ayet
وَلَوْ أَنَّنَا نَزَّلْنَا إِلَيْهِمُ الْمَلَائِكَةَ وَكَلَّمَهُمُ الْمَوْتَىٰ وَحَشَرْنَا عَلَيْهِمْ كُلَّ شَيْءٍ قُبُلًا مَا كَانُوا لِيُؤْمِنُوا إِلَّا أَنْ يَشَاءَ اللَّهُ وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَهُمْ يَجْهَلُونَ (111)

111. Eğer biz onlara melekleri indirseydik, ölüler de onlarla konuşsaydı ve her şeyi toplayıp karşılarına getirseydik, Allah dilemedikçe yine de inanacak değillerdi; fakat çokları bunu bilmezler.
 6:128  يَحْشُرُهُمْ    yeHşuruhum    bir araya toplayacağı  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

En’âm  Suresi 128. Ayet
وَيَوْمَ يَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا يَا مَعْشَرَ الْجِنِّ قَدِ اسْتَكْثَرْتُمْ مِنَ الْإِنْسِ ۖ وَقَالَ أَوْلِيَاؤُهُمْ مِنَ الْإِنْسِ رَبَّنَا اسْتَمْتَعَ بَعْضُنَا بِبَعْضٍ وَبَلَغْنَا أَجَلَنَا الَّذِي أَجَّلْتَ لَنَا ۚ قَالَ النَّارُ مَثْوَاكُمْ خَالِدِينَ فِيهَا إِلَّا مَا شَاءَ اللَّهُ ۗ إِنَّ رَبَّكَ حَكِيمٌ عَلِيمٌ (128)

128. Allah, onların hepsini bir araya topladığı gün, "Ey cinler (şeytanlar) topluluğu! Siz insanlarla çok uğraştınız" der. Onların, insanlardan olan dostları ise: "Ey Rabbimiz! (Biz) birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık" derler. Allah da buyurur ki: Allah'ın dilediği hariç, içinde ebedi kalacağınız yer ateştir. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.
 8:24  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    toplanacaksınız  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Enfâl  Suresi 24. Ayet
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ ۖ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ (24)

24. Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Resulüne uyun. Ve bilin ki, Allah kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaksınız.
 8:36  يُحْشَرُونَ    yuHşerūne    sürüleceklerdir  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Enfâl  Suresi 36. Ayet
إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا يُنْفِقُونَ أَمْوَالَهُمْ لِيَصُدُّوا عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ ۚ فَسَيُنْفِقُونَهَا ثُمَّ تَكُونُ عَلَيْهِمْ حَسْرَةً ثُمَّ يُغْلَبُونَ ۗ وَالَّذِينَ كَفَرُوا إِلَىٰ جَهَنَّمَ يُحْشَرُونَ (36)

36. Şüphesiz ki inkar edenler mallarını, (insanları) Allah yolundan alıkoymak için harcıyorlar. Daha da harcayacaklar. Ama sonunda bu, onlara yürek acısı olacak ve en sonunda mağlup olacaklardır. Kafirlikte ısrar edenler ise cehenneme toplanacaklardır.
 10:28  نَحْشُرُهُمْ    neHşuruhum    onları biraraya toplarız  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Yûnus  Suresi 28. Ayet
وَيَوْمَ نَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذِينَ أَشْرَكُوا مَكَانَكُمْ أَنْتُمْ وَشُرَكَاؤُكُمْ ۚ فَزَيَّلْنَا بَيْنَهُمْ ۖ وَقَالَ شُرَكَاؤُهُمْ مَا كُنْتُمْ إِيَّانَا تَعْبُدُونَ (28)

28. Onların hepsini biraraya toplayacağımız, sonra da Allah'a ortak koşanlara: "Siz ve koştuğunuz ortaklar yerinizde bekleyin" diyeceğimiz gün artık onların (putlarıyla) aralarını tamamen ayırmışızdır. Ve onların ortakları, (putları) derler ki: "Siz, bize ibadet etmiyordunuz.
 10:45  يَحْشُرُهُمْ    yeHşuruhum    onları toplayacağımız  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Yûnus  Suresi 45. Ayet
وَيَوْمَ يَحْشُرُهُمْ كَأَنْ لَمْ يَلْبَثُوا إِلَّا سَاعَةً مِنَ النَّهَارِ يَتَعَارَفُونَ بَيْنَهُمْ ۚ قَدْ خَسِرَ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِلِقَاءِ اللَّهِ وَمَا كَانُوا مُهْتَدِينَ (45)

45. Allah'ın onları, sanki günün ancak bir saati kadar kaldıklarını zanneder vaziyette yeniden diriltip toplayacağı gün aralarında birbirleriyle tanışırlar. Allah'ın huzuruna varmayı yalanlayanlar elbette zarara uğramışlardır. Zira onlar doğru yola gitmemişlerdi.
 15:25  يَحْشُرُهُمْ    yeHşuruhum    onları toplayacak olan  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Hicr  Suresi 25. Ayet
وَإِنَّ رَبَّكَ هُوَ يَحْشُرُهُمْ ۚ إِنَّهُ حَكِيمٌ عَلِيمٌ (25)

25. Şüphesiz Rabbin onları (kıyamette) toplayacaktır. Çünkü O, hakimdir, alimdir.
 17:97  وَنَحْشُرُهُمْ    ve neHşuruhum    ve onları süreriz  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

İsrâ  Suresi 97. Ayet
وَمَنْ يَهْدِ اللَّهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِ ۖ وَمَنْ يُضْلِلْ فَلَنْ تَجِدَ لَهُمْ أَوْلِيَاءَ مِنْ دُونِهِ ۖ وَنَحْشُرُهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَلَىٰ وُجُوهِهِمْ عُمْيًا وَبُكْمًا وَصُمًّا ۖ مَأْوَاهُمْ جَهَنَّمُ ۖ كُلَّمَا خَبَتْ زِدْنَاهُمْ سَعِيرًا (97)

97. Allah kime hidayet verirse, işte doğru yolu bulan odur; kimi de hidayetten uzak tutarsa, artık onlara, Allah'tan başka dostlar bulamazsın. Kıyamet gününde onları kör, dilsiz ve sağır bir halde yüzükoyun haşrederiz. Onların varacağı ve kalacağı yer cehennemdir ki, ateşi yavaşladıkça onun alevini artırırız.
 18:47  وَحَشَرْنَاهُمْ    ve Haşernāhum    onları toplamışız  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Geçmiş Zaman   

Kehf  Suresi 47. Ayet
وَيَوْمَ نُسَيِّرُ الْجِبَالَ وَتَرَى الْأَرْضَ بَارِزَةً وَحَشَرْنَاهُمْ فَلَمْ نُغَادِرْ مِنْهُمْ أَحَدًا (47)

47. (Düşün) o günü ki, dağları yerinden götürürüz ve yeryüzünün çırılçıplak olduğunu görürsün. Hiçbirini bırakmaksızın onları (tüm ölüleri) mahşerde toplamış olacağız.
 19:68  لَنَحْشُرَنَّهُمْ    leneHşurannehum    onları mutlaka toplayacağız  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Meryem  Suresi 68. Ayet
فَوَرَبِّكَ لَنَحْشُرَنَّهُمْ وَالشَّيَاطِينَ ثُمَّ لَنُحْضِرَنَّهُمْ حَوْلَ جَهَنَّمَ جِثِيًّا (68)

68. Öyle ise, Rabbine andolsun ki, muhakkak surette onları şeytanlarla birlikte mahşerde toplayacağız; sonra onları diz üstü çökmüş vaziyette cehennemin çevresinde hazır bulunduracağız.
 19:85  نَحْشُرُ    neHşuru    toplayacağız  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Meryem  Suresi 85. Ayet
يَوْمَ نَحْشُرُ الْمُتَّقِينَ إِلَى الرَّحْمَٰنِ وَفْدًا (85)

85. Takva sahiplerini heyet halinde çok merhametli olan Allah'ın huzurunda toplayacağımız gün.
 20:59  يُحْشَرَ    yuHşera    toplanacağı  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Tâ-Hâ  Suresi 59. Ayet
قَالَ مَوْعِدُكُمْ يَوْمُ الزِّينَةِ وَأَنْ يُحْشَرَ النَّاسُ ضُحًى (59)

59. Musa: Buluşma zamanınız, bayram günü, kuşluk vaktinde insanların toplanma zamanı olsun, dedi.
 20:102  وَنَحْشُرُ    ve neHşuru    ve toplarız  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Tâ-Hâ  Suresi 102. Ayet
يَوْمَ يُنْفَخُ فِي الصُّورِ ۚ وَنَحْشُرُ الْمُجْرِمِينَ يَوْمَئِذٍ زُرْقًا (102)

102. O günde Sur'a üflenir ve biz o zaman günahkarları, gözleri (korkudan) gömgök bir halde mahşerde toplarız.
 20:124  وَنَحْشُرُهُ    ve neHşuruhu    ve onu haşrederiz  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Tâ-Hâ  Suresi 124. Ayet
وَمَنْ أَعْرَضَ عَنْ ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنْكًا وَنَحْشُرُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ أَعْمَىٰ (124)

124. Kim de beni anmaktan yüz çevirirse şüphesiz onun sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz.
 20:125  حَشَرْتَنِي    Haşertenī    beni haşrettin  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   

Tâ-Hâ  Suresi 125. Ayet
قَالَ رَبِّ لِمَ حَشَرْتَنِي أَعْمَىٰ وَقَدْ كُنْتُ بَصِيرًا (125)

125. O: Rabbim! Beni niçin kör olarak haşrettin? Oysa ben, hakikaten görür idim!, der.
 23:79  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    toplanacaksınız  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Mü’minûn  Suresi 79. Ayet
وَهُوَ الَّذِي ذَرَأَكُمْ فِي الْأَرْضِ وَإِلَيْهِ تُحْشَرُونَ (79)

79. Ve O, sizi yeryüzünde yaratıp türetendir. Sırf O'nun huzurunda toplanacaksınız.
 25:17  يَحْشُرُهُمْ    yeHşuruhum    onları toplayacağı  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Furkân  Suresi 17. Ayet
وَيَوْمَ يَحْشُرُهُمْ وَمَا يَعْبُدُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ فَيَقُولُ أَأَنْتُمْ أَضْلَلْتُمْ عِبَادِي هَٰؤُلَاءِ أَمْ هُمْ ضَلُّوا السَّبِيلَ (17)

17. O gün Rabbin onları ve Allah'tan başka taptıkları şeyleri toplar da, der ki: Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan çıktılar?
 25:34  يُحْشَرُونَ    yuHşerūne    toplanacak  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Furkân  Suresi 34. Ayet
الَّذِينَ يُحْشَرُونَ عَلَىٰ وُجُوهِهِمْ إِلَىٰ جَهَنَّمَ أُولَٰئِكَ شَرٌّ مَكَانًا وَأَضَلُّ سَبِيلًا (34)

34. Yüzükoyun cehenneme (sürülüp) toplanacak olanlar; işte onlar, yerleri en kötü, yolları en sapık olanlardır.
 27:17  وَحُشِرَ    ve Huşira    ve toplandı  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   

Neml  Suresi 17. Ayet
وَحُشِرَ لِسُلَيْمَانَ جُنُودُهُ مِنَ الْجِنِّ وَالْإِنْسِ وَالطَّيْرِ فَهُمْ يُوزَعُونَ (17)

17. Süleyman'ın, cinlerden, insanlardan ve kuşlardan müteşekkil orduları toplandı; hepsi birarada (onun tarafından) düzenli olarak sevkediliyordu.
 27:83  نَحْشُرُ    neHşuru    toplarız  
Fiil   Edilgen   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Neml  Suresi 83. Ayet
وَيَوْمَ نَحْشُرُ مِنْ كُلِّ أُمَّةٍ فَوْجًا مِمَّنْ يُكَذِّبُ بِآيَاتِنَا فَهُمْ يُوزَعُونَ (83)

83. O gün, her ümmet içinden ayetlerimizi yalan sayanlardan bir cemaat toplarız da onlar toplu olarak (hesap yerine) sevkedilirler.
 34:40  يَحْشُرُهُمْ    yeHşuruhum    bir araya toplar  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Sebe’  Suresi 40. Ayet
وَيَوْمَ يَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا ثُمَّ يَقُولُ لِلْمَلَائِكَةِ أَهَٰؤُلَاءِ إِيَّاكُمْ كَانُوا يَعْبُدُونَ (40)

40. O gün Allah, onların hepsini toplayacak; sonra meleklere: Size tapanlar bunlar mıydı? diyecek.
 37:22  احْشُرُوا    AHşurū    toplayın  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Emir Kipi   

Sâffât  Suresi 22. Ayet
احْشُرُوا الَّذِينَ ظَلَمُوا وَأَزْوَاجَهُمْ وَمَا كَانُوا يَعْبُدُونَ (22)

22. (Allah, meleklerine emreder:) "Zalimleri, onların aynı yoldaki arkadaşlarını ve tapmış olduklarını toplayın".
 41:19  يُحْشَرُ    yuHşeru    toplanır  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Fussilet  Suresi 19. Ayet
وَيَوْمَ يُحْشَرُ أَعْدَاءُ اللَّهِ إِلَى النَّارِ فَهُمْ يُوزَعُونَ (19)

19. Allah'ın düşmanları, ateşe sürülmek üzere toplandıkları gün, hepsi bir araya getirilirler.
 46:6  حُشِرَ    Huşira    toplandıkları  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   

Ahkâf  Suresi 6. Ayet
وَإِذَا حُشِرَ النَّاسُ كَانُوا لَهُمْ أَعْدَاءً وَكَانُوا بِعِبَادَتِهِمْ كَافِرِينَ (6)

6. İnsanlar bir araya toplandıkları zaman (müşrikler) onlara (tapındıklarına) düşman kesilirler ve onlara kulluk ettiklerini inkar ederler.
 58:9  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    toplanacağınız  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Mücâdele  Suresi 9. Ayet
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا تَنَاجَيْتُمْ فَلَا تَتَنَاجَوْا بِالْإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَتِ الرَّسُولِ وَتَنَاجَوْا بِالْبِرِّ وَالتَّقْوَىٰ ۖ وَاتَّقُوا اللَّهَ الَّذِي إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ (9)

9. Ey iman edenler! Aranızda gizli konuşacağınız zaman günahı, düşmanlığı ve Peygamber'e karşı gelmeyi fısıldamayın. İyilik ve takvayı konuşun. Huzuruna toplanacağınız Allah'tan korkun.
 67:24  تُحْشَرُونَ    tuHşerūne    huzuruna toplanacaksınız  
Fiil   Edilgen   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Mülk  Suresi 24. Ayet
قُلْ هُوَ الَّذِي ذَرَأَكُمْ فِي الْأَرْضِ وَإِلَيْهِ تُحْشَرُونَ (24)

24. De ki: Sizi yeryüzünde çoğaltıp yayan O'dur; ancak O'nun huzuruna gelip toplanacaksınız.
 79:23  فَحَشَرَ    fe Haşera    topladı  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   

Nâzi’ât  Suresi 23. Ayet
فَحَشَرَ فَنَادَىٰ (23)

23. Derhal (adamlarını) topladı ve (onlara) bağırdı:
 81:5  حُشِرَتْ    Huşirat    bir araya toplandığı  
Fiil   Edilgen   3. şahıs, Dişil, Tekil   Geçmiş Zaman   

Tekvîr  Suresi 5. Ayet
وَإِذَا الْوُحُوشُ حُشِرَتْ (5)

5. Vahşi hayvanlar toplanıp bir araya getirildiğinde,
Kökten (حَشْر) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 50:44  حَشْرٌ    Haşrun    toplamadır  
İsim   Edilgen   Eril   Geçmiş Zaman   Merfû` İsim   Belirsiz   

Kâf  Suresi 44. Ayet
يَوْمَ تَشَقَّقُ الْأَرْضُ عَنْهُمْ سِرَاعًا ۚ ذَٰلِكَ حَشْرٌ عَلَيْنَا يَسِيرٌ (44)

44. O gün yer yarılır, onların üzerinden süratle yarılıp açılır. Bu, bize göre kolay olan bir haşirdir.
 59:2  الْحَشْرِ    l-Haşri    haşirde  
İsim   Edilgen   Eril   Geçmiş Zaman   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Haşr  Suresi 2. Ayet
هُوَ الَّذِي أَخْرَجَ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ مِنْ دِيَارِهِمْ لِأَوَّلِ الْحَشْرِ ۚ مَا ظَنَنْتُمْ أَنْ يَخْرُجُوا ۖ وَظَنُّوا أَنَّهُمْ مَانِعَتُهُمْ حُصُونُهُمْ مِنَ اللَّهِ فَأَتَاهُمُ اللَّهُ مِنْ حَيْثُ لَمْ يَحْتَسِبُوا ۖ وَقَذَفَ فِي قُلُوبِهِمُ الرُّعْبَ ۚ يُخْرِبُونَ بُيُوتَهُمْ بِأَيْدِيهِمْ وَأَيْدِي الْمُؤْمِنِينَ فَاعْتَبِرُوا يَا أُولِي الْأَبْصَارِ (2)

2. Ehl-i kitaptan inkar edenleri, ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah (O'nun azabı), onlara beklemedikleri yerden geliverdi. O, yüreklerine korku düşürdü; öyle ki evlerini hem kendi elleriyle, hem de müminlerin elleriyle harap ediyorlardı. Ey akıl sahipleri! İbret alın.
Kökten (حَٰشِرِين) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 7:111  حَاشِرِينَ    Hāşirīne    toplayıcılar olarak  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Geçmiş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

A’râf  Suresi 111. Ayet
قَالُوا أَرْجِهْ وَأَخَاهُ وَأَرْسِلْ فِي الْمَدَائِنِ حَاشِرِينَ (111)

111. Dediler ki: Onu da kardeşini de beklet; şehirlere toplayıcılar (memurlar) yolla.
 26:36  حَاشِرِينَ    Hāşirīne    toplayıcılar  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Geçmiş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Şu’arâ  Suresi 36. Ayet
قَالُوا أَرْجِهْ وَأَخَاهُ وَابْعَثْ فِي الْمَدَائِنِ حَاشِرِينَ (36)

36. Dediler ki: Onu ve kardeşini eğle ve şehirlere toplayıcı görevliler gönder;
 26:53  حَاشِرِينَ    Hāşirīne    asker toplayıcılar  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Geçmiş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Şu’arâ  Suresi 53. Ayet
فَأَرْسَلَ فِرْعَوْنُ فِي الْمَدَائِنِ حَاشِرِينَ (53)

53. Firavun da şehirlere (asker) toplayıcılar gönderdi:
Kökten (مَحْشُورَة) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 38:19  مَحْشُورَةً    meHşūraten    toplanıp gelen  
İsim   Edilgen   Dişil   Geçmiş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Sâd  Suresi 19. Ayet
وَالطَّيْرَ مَحْشُورَةً ۖ كُلٌّ لَهُ أَوَّابٌ (19)

19. Kuşları da toplu halde onun emri altına vermiştik. Hepsi de ona uyarak zikir ve tesbih ederlerdi.