Şin-Kaf-Vav     ش ق و
Şaki olmak, sıkıntı çekmek

  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 12 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
3 kez   أَشْقَى
4 kez   شَقُ
1 kez   شِقْوَت
4 kez   شَقِيّ
Kökten (أَشْقَى) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 87:11  الْأَشْقَى    l-eşḳā    bahtsız olan  
İsim   Eril, Tekil   Merfû` İsim   

A’lâ  Suresi 11. Ayet
وَيَتَجَنَّبُهَا الْأَشْقَى (11)

11. Kötü kimse ise öğütten kaçınacaktır.
 91:12  أَشْقَاهَا    eşḳāhā    en haydutları  
İsim   Eril   Merfû` İsim   

Şems  Suresi 12. Ayet
إِذِ انْبَعَثَ أَشْقَاهَا (12)

12. Onların en bedbahtı (deveyi kesmek için) atıldığında,
 92:15  الْأَشْقَى    l-eşḳā    haydut olandan  
İsim   Eril, Tekil   Merfû` İsim   

Leyl  Suresi 15. Ayet
لَا يَصْلَاهَا إِلَّا الْأَشْقَى (15)

15. O ateşe, ancak kötü olan girer.
Kökten (شَقُ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 11:106  شَقُوا    şeḳū    bedbaht olanlar  
Fiil   3. şahıs, Eril, Çoğul   Geçmiş Zaman   Merfû` İsim   

Hûd  Suresi 106. Ayet
فَأَمَّا الَّذِينَ شَقُوا فَفِي النَّارِ لَهُمْ فِيهَا زَفِيرٌ وَشَهِيقٌ (106)

106. Bedbaht olanlar ateştedirler, orada onların (öyle feci) nefes alıp vermeleri vardır ki.
 20:2  لِتَشْقَىٰ    liteşḳā    güçlük çekesin diye  
Fiil   2. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Merfû` İsim   

Tâ-Hâ  Suresi 2. Ayet
مَا أَنْزَلْنَا عَلَيْكَ الْقُرْآنَ لِتَشْقَىٰ (2)

2. Biz, Kur'an'ı sana, güçlük çekesin diye değil, ancak Allah'tan korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik.
 20:117  فَتَشْقَىٰ    feteşḳā    sonra yorulursun  
Fiil   2. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Merfû` İsim   

Tâ-Hâ  Suresi 117. Ayet
فَقُلْنَا يَا آدَمُ إِنَّ هَٰذَا عَدُوٌّ لَكَ وَلِزَوْجِكَ فَلَا يُخْرِجَنَّكُمَا مِنَ الْجَنَّةِ فَتَشْقَىٰ (117)

117. Bunun üzerine: Ey Âdem! dedik, bu, hem senin için hem de eşin için büyük bir düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın; sonra yorulur, sıkıntı çekersin!
 20:123  يَشْقَىٰ    yeşḳā    bir sıkıntı  
Fiil   3. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Merfû` İsim   

Tâ-Hâ  Suresi 123. Ayet
قَالَ اهْبِطَا مِنْهَا جَمِيعًا ۖ بَعْضُكُمْ لِبَعْضٍ عَدُوٌّ ۖ فَإِمَّا يَأْتِيَنَّكُمْ مِنِّي هُدًى فَمَنِ اتَّبَعَ هُدَايَ فَلَا يَضِلُّ وَلَا يَشْقَىٰ (123)

123. Dedi ki: Birbirinize düşman olarak hepiniz oradan (cennetten) inin! Artık benden size hidayet geldiğinde, kim benim hidayetime uyarsa o sapmaz ve bedbaht olmaz.
Kökten (شِقْوَت) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 23:106  شِقْوَتُنَا    şiḳvetunā    bahtsızlığımız  
İsim   Dişil   Şimdiki/Geniş Zaman   Merfû` İsim   

Mü’minûn  Suresi 106. Ayet
قَالُوا رَبَّنَا غَلَبَتْ عَلَيْنَا شِقْوَتُنَا وَكُنَّا قَوْمًا ضَالِّينَ (106)

106. Derler ki: Rabbimiz! Azgınlığımız bizi altetti; biz, bir sapıklar topluluğu idik.
Kökten (شَقِيّ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 11:105  شَقِيٌّ    şeḳiyyun    bedbahtttır  
İsim   Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Merfû` İsim   Belirsiz   

Hûd  Suresi 105. Ayet
يَوْمَ يَأْتِ لَا تَكَلَّمُ نَفْسٌ إِلَّا بِإِذْنِهِ ۚ فَمِنْهُمْ شَقِيٌّ وَسَعِيدٌ (105)

105. O geldiği gün Allah'ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onlardan kimi bedbahttır, kimi mutlu.
 19:4  شَقِيًّا    şeḳiyyen    bahtsız  
İsim   Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Meryem  Suresi 4. Ayet
قَالَ رَبِّ إِنِّي وَهَنَ الْعَظْمُ مِنِّي وَاشْتَعَلَ الرَّأْسُ شَيْبًا وَلَمْ أَكُنْ بِدُعَائِكَ رَبِّ شَقِيًّا (4)

4. Rabbim! dedi, benden (vücudumdan), kemiklerim zayıfladı, saçım başım ağardı. Ve ben, Rabbim, sana (ettiğim) dua sayesinde hiç bedbaht olmadım.
 19:32  شَقِيًّا    şeḳiyyen    baş kaldıran  
Sıfat   Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Meryem  Suresi 32. Ayet
وَبَرًّا بِوَالِدَتِي وَلَمْ يَجْعَلْنِي جَبَّارًا شَقِيًّا (32)

32. "Beni anneme saygılı kıldı; beni bedbaht bir zorba yapmadı."
 19:48  شَقِيًّا    şeḳiyyen    bahtsız  
Sıfat   Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Meryem  Suresi 48. Ayet
وَأَعْتَزِلُكُمْ وَمَا تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ وَأَدْعُو رَبِّي عَسَىٰ أَلَّا أَكُونَ بِدُعَاءِ رَبِّي شَقِيًّا (48)

48. Sizden de, Allah'ın dışında taptığınız şeylerden de uzaklaşıyor ve Rabbime yalvarıyorum. Umulur ki (senin için) Rabbime dua etmemle bedbaht (emeği boşa gitmiş) olmam.