KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
ذَٰلِكَ ƶālike işte budur  
جَزَاؤُهُمْ cezāuhum cezaları ج ز ي
بِأَنَّهُمْ biennehum çünkü onlar  
كَفَرُوا keferū inkar ettiler ك ف ر
بِايَاتِنَا biāyātinā ayetlerimizi ا ي ي
وَقَالُوا ve ḳālū ve dediler ق و ل
أَإِذَا eiƶā sonra mı?  
كُنَّا kunnā biz olduktan ك و ن
عِظَامًا ǐZāmen kemikler ع ظ م
وَرُفَاتًا ve rufāten ve ufalanmış toprak ر ف ت
أَإِنَّا einnā biz mi?  
لَمَبْعُوثُونَ lemeb’ǔṧūne diriltileceğiz ب ع ث
خَلْقًا ḣalḳan bir yaratılışla خ ل ق
جَدِيدًا cedīden yeni ج د د
TÜRKÇE OKUNUŞ
98. ẕâlike cezâühüm biennehüm keferû biâyâtinâ veḳâlû eiẕâ künnâ `iżâmev verufâten einnâ lemeb`ûŝûne ḫalḳan cedîdâ.
DİYANET VAKFI
98. Cezaları işte budur! Çünkü onlar, ayetlerimizi inkar etmişler ve: "Sahi bizler, bir kemik yığını ve kokuşmuş toprak olduktan sonra yeni bir yaratılışla diriltilmiş mi olacağız?" demişlerdir.
DİYANET İŞLERİ
98. Bu, ayetlerimizi inkar etmelerinin ve: "Kemik ve ufalanmış toprak olduğumuzda mı yeniden dirileceğiz?" demelerinin cezasıdır.
ELMALILI HAMDI YAZIR
98. Bu onların cezasıdır! Çünkü onlar, âyetlerimizi inkâr etmişler ve: "Sahi bizler, bir yığın kemik ve ufalanmış toz olduğumuz zaman mı, yeni bir yaratılışla diriltilmiş olacağız?" demişlerdir.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
98. Bu da, delillerimizi inkar edip kemik haline geldikten, toz olup gittikten sonra mı yeniden yaratılacağız da dirileceğiz demelerinin karşılığı.
ALİ BULAÇ
98. Bu, şüphesiz, onların ayetlerimizi inkar etmelerine ve: "Biz kemikler haline geldikten, toprak olup ufalandıktan sonra mı, gerçekten biz mi yeni bir yaratılışla diriltileceğiz?" demelerine karşılık cezalarıdır.
SÜLEYMAN ATEŞ
98. İşte cezaları budur. Çünkü onlar, ayetlerimizi inkar ettiler ve: "Biz kemikler ve ufalanmış toprak haline geldikten sonra mı, biz mi yeni bir yaratılışla diriltileceğiz?" dediler.
GÜLTEKİN ONAN
98. Bu, şüphesiz, onların ayetlerimize küfretmelerine ve: "Biz kemikler haline geldikten, toprak olup ufalandıktan sonra mı, gerçekten biz mi yeni bir yaratılışla diriltileceğiz?" demelerine karşılık cezalarıdır.
SUAT YILDIRIM
98. İşte onların cezaları budur! Çünkü onlar âyetlerimizi inkâr ediyorlar ve:“Bir kemik yığını ve ufalanan kırıntı haline geldikten sonra mı biz diriltilip yeniden yaratılacağız!” diye dinle alay ediyorlardı.