TÜRKÇE OKUNUŞ |
98. yaḳdümü ḳavmehû yevme-lḳiyâmeti feevradehümü-nnâr. vebi'se-lvirdü-lmevrûd.
|
|
DİYANET VAKFI |
98. Firavun, kıyamet gününde kavminin önüne düşecek ve onları (çekip) ateşe götürecektir. Varacakları yer ne kötü yerdir!
|
|
DİYANET İŞLERİ |
98. Firavun, kıyamet gününde milletine öncülük eder, onları cehenneme götürür. Gittikleri yer ne kötü yerdir!
|
|
ELMALILI HAMDI YAZIR |
98. Kıyamet günü, kavminin önüne düşer. Artık o bunları ateşe götürmüştür. O varılan yer, ne kötü bir yerdir.
|
|
ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
98. O, kıyamet günü de kavminin önüne düşecektir ve artık onları ateşe götürmüş, gitmiştir ve vardıkları yer, ne de kötü yerdir.
|
|
ALİ BULAÇ |
98. O, kıyamet günü kavminin önderliğine geçer, böylece onları ateşe götürmüş olur. Sonunda vardıkları yer, ne kötü bir yerdir..
|
|
SÜLEYMAN ATEŞ |
98. (Fir'avn), kıyamet günü kavminin önünde gidiyor. İşte onları ateşe getirdi. O varılan yer de ne fena bir yerdir!
|
|
GÜLTEKİN ONAN |
98. O, kıyamet günü kavminin önderliğine geçer, böylece onları ateşe götürmüş olur. Sonunda vardıkları yer, ne kötü bir yerdir..
|
|
SUAT YILDIRIM |
98. O, kıyamet günü halkının önüne düşecek, onları ateşe götürecektir. Vardıkları o yer ne fena bir yerdir! (7,38; 33,67)
|
|