KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
اتُونِي ātūnī bana getirin ا ت ي
زُبَرَ zubera kütleleri ز ب ر
الْحَدِيدِ l-Hadīdi demir ح د د
حَتَّىٰ Hattā o kadar ki  
إِذَا iƶā  
سَاوَىٰ sāvā aynı seviyeye getirince س و ي
بَيْنَ beyne arasını ب ي ن
الصَّدَفَيْنِ S-Sadefeyni iki dağın ص د ف
قَالَ ḳāle dedi ق و ل
انْفُخُوا nfuḣū üfleyin! ن ف خ
حَتَّىٰ Hattā nihayet  
إِذَا iƶā  
جَعَلَهُ ceǎlehu onu sokunca ج ع ل
نَارًا nāran bir ateş haline ن و ر
قَالَ ḳāle dedi ق و ل
اتُونِي ātūnī getirin bana ا ت ي
أُفْرِغْ ufriğ dökeyim ف ر غ
عَلَيْهِ ǎleyhi üzerine  
قِطْرًا ḳiTran erimiş katran ق ط ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
96. âtûnî zübera-lḥadîd. ḥattâ iẕâ sâvâ beyne-ṣṣadefeyni ḳâle-nfüḫû. ḥattâ iẕâ ce`alehû nâran ḳâle âtûnî üfrig `aleyhi ḳiṭrâ.
DİYANET VAKFI
96. "Bana, demir kütleleri getirin." Nihayet dağın iki yanı arasını aynı seviyeye getirince (vadiyi doldurunca): "Üfleyin (körükleyin)!" dedi. Artık onu kor haline sokunca: "Getirin bana, üzerine bir miktar erimiş bakır dökeyim" dedi.
DİYANET İŞLERİ
96. "Rabbimin bana verdikleri sizinkinden daha iyidir. Bana gücünüzle yardım edin de sizinle onların arasına sağlam bir sed yapayım. Bana demir kütleleri getirin" dedi. Bunlar iki dağın arasını doldurunca: "Körükleyin" dedi. Demirler akkor haline gelince; "Bana erimiş bakır getirin de üzerine dökeyim" dedi.
ELMALILI HAMDI YAZIR
96. "Bana, demir kütleleri getirin." Nihayet dağın iki ucunu denkleştirdiği vakit: "Ateş yakıp körükleyin" dedi. Demiri bir ateş koru haline getirince. "Bana erimiş bakır getirin üzerine dökeyim" dedi.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
96. Siz bana demir parçaları getirin. Dağların iki tarafı birbirine müsavi olunca üfleyin dedi. Onu ateş haline sokunca da getirin de dedi, üstüne erimiş bakır dökeyim.
ALİ BULAÇ
96. "Bana demir kütleleri getirin", iki dağın arası eşit düzeye gelince, "Körükleyin" dedi. Onu ateş haline getirinceye kadar (bu işi yaptı, sonra:) dedi ki: "Bana getirin, üzerine eritilmiş bakır dökeyim."
SÜLEYMAN ATEŞ
96. Bana demir kütleleri getirin. (Zu'l-Karneyn) iki dağın arasını (demir kütleleriyle doldurtup dağlarla) aynı seviyeye getirince: "Üfleyin!" dedi. Nihayet o(demir kütleleri)ni bir ateş haline sokunca "Getirin bana, üzerine erimiş katran dökeyim," dedi.
GÜLTEKİN ONAN
96. "Bana demir kütleleri getirin"; iki dağın arası eşit düzeye gelince "Körükleyin" dedi. Onu ateş haline getirinceye kadar (bu işi yaptı, sonra) dedi ki: "Bana getirin, üzerine eritilmiş bakır dökeyim."
SUAT YILDIRIM
96. “Demir kütleleri getirin bana!” Zülkarneyn iki dağın arasını demir kütleleriyle doldurtup dağlarla aynı seviyeye getirince: “Körükleyin!” dedi. Tam onu bir ateş haline getirince, “Bana erimiş bakır getirin de üzerine dökeyim.” dedi.