KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
فَاسْتَجَبْنَا festecebnā kabul buyurduk ج و ب
لَهُ lehu onun du’asını  
وَوَهَبْنَا ve vehebnā ve armağan ettik و ه ب
لَهُ lehu ona  
يَحْيَىٰ yeHyā Yahya’yı  
وَأَصْلَحْنَا ve eSleHnā ve ıslah ettik ص ل ح
لَهُ lehu kendisi için  
زَوْجَهُ zevcehu eşini ز و ج
إِنَّهُمْ innehum gerçekten onlar  
كَانُوا kānū idiler ك و ن
يُسَارِعُونَ yusāriǔne koşuyorlar س ر ع
فِي  
الْخَيْرَاتِ l-ḣayrāti hayır işlere خ ي ر
وَيَدْعُونَنَا ve yed’ǔnenā ve bize du’a ederlerdi د ع و
رَغَبًا rağaben umarak ر غ ب
وَرَهَبًا ve raheben ve korkarak ر ه ب
وَكَانُوا ve kānū ve idiler ك و ن
لَنَا lenā bize  
خَاشِعِينَ ḣāşiǐyne derin bir saygı içinde خ ش ع
TÜRKÇE OKUNUŞ
90. festecebnâ leh. vevehebnâ lehû yaḥyâ veaṣlaḥnâ lehû zevceh. innehüm kânû yüsâri`ûne fi-lḫayrâti veyed`ûnenâ ragabev verahebâ. vekânû lenâ ḫâşi`în.
DİYANET VAKFI
90. Biz onun da duasını kabul ettik ve ona Yahya'yı verdik; eşini de kendisi için (çocuk doğurmaya) elverişli kıldık. Onlar (bütün bu peygamberler), hayır işlerinde koşuşurlar, umarak ve korkarak bize yalvarırlardı; onlar, bize karşı derin saygı içindeydiler.
DİYANET İŞLERİ
90. Biz de ona icabet ederek, Yahya'yı bahşetmiş, eşini de doğum yapacak hale getirmiştik. Doğrusu onlar iyi işlerde yarışıyorlar, korkarak ve umarak Bize yalvarıyorlardı. Bize karşı gönülden saygı duyuyorlardı.
ELMALILI HAMDI YAZIR
90. Biz de duasını kabul ile icabet ettik de kendisine Yahya'yı ihsan ettik. Ve eşini (doğum yapmaya) elverişli hale getirdik. Doğrusu onlar iyiliklerde yarışıyorlar, umarak ve korkarak bize yalvarıyorlardı. Bize karşı derin saygı duyuyorlardı.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
90. Derken duasını kabul etmiştik onun ve ona Yahya'yı vermiştik ve karısının kısırlığını gidermiştik, doğurmaya kabiliyet vermiştik. Onlar, hayırlı işlerde koşuşurlar, yarışırlar ve umarak, korkarak bize dua ederlerdi ve onlar, bize karşı gönül alçaklığı gösterirlerdi.
ALİ BULAÇ
90. Onun duasına icabet ettik, kendisine Yahya'yı armağan ettik, eşini de doğurmaya elverişli kıldık. Gerçekten onlar hayırlarda yarışırlardı, umarak ve korkarak Bize dua ederlerdi. Bize derin saygı gösterirlerdi.
SÜLEYMAN ATEŞ
90. Onun du'asını da kabul buyurduk ve ona Yahya'yı armağan ettik. Eşini de kendisi için ıslah ettik (çocuk doğurmağa elverişli bir hale getirdik). Gerçekten onlar hayır işlere koşarlar, umarak ve korkarak bize du'a ederlerdi ve bize derin saygı gösterirlerdi.
GÜLTEKİN ONAN
90. Onun duasına icabet ettik, kendisine Yahya'yı armağan ettik, eşini de doğurmaya elverişli kıldık. Gerçekten onlar hayırlarda yarışırlardı. Umarak ve korkarak bize dua ederlerdi. Bize derin saygı gösterirlerdi.
SUAT YILDIRIM
90. Onun da duasını kabul buyurduk. Ona Yahya'yı armağan ettik. Bunun için de eşini çocuk doğurmaya elverişli hale getirdik. Doğrusu onlar hayırlı işlere koşuşur, iyilikte yarışır, hem ümit, hem endişe içinde Bize yakarırlardı. Gerçekten Bize derin bir saygı gösterirlerdi.