KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
قَالَ ḳāle dediler ki ق و ل
الْمَلَأُ l-meleu ileri gelenler م ل ا
الَّذِينَ elleƶīne kimseler  
اسْتَكْبَرُوا stekberū büyüklük taslayan ك ب ر
مِنْ min -nden  
قَوْمِهِ ḳavmihi kavmi- ق و م
لَنُخْرِجَنَّكَ lenuḣricenneke mutlaka seni çıkarırız خ ر ج
يَا شُعَيْبُ yā şuǎybu Şu’ayb  
وَالَّذِينَ velleƶīne ve kimseleri  
امَنُوا āmenū inananları ا م ن
مَعَكَ meǎke seninle beraber  
مِنْ min -den  
قَرْيَتِنَا ḳaryetinā kentimiz- ق ر ي
أَوْ ev ya da  
لَتَعُودُنَّ leteǔdunne dönersiniz ع و د
فِي  
مِلَّتِنَا milletinā dinimize م ل ل
قَالَ ḳāle dedi ki ق و ل
أَوَلَوْ evelev bile mi?  
كُنَّا kunnā biz ك و ن
كَارِهِينَ kārihīne istemezsek ك ر ه
TÜRKÇE OKUNUŞ
88. ḳâle-lmeleü-lleẕîne-stekberû min ḳavmihî lenuḫricenneke yâ şu`aybü velleẕîne âmenû me`ake min ḳaryetinâ ev lete`ûdünne fî milletinâ. ḳâle evelev künnâ kârihîn.
DİYANET VAKFI
88. Kavminden ileri gelen kibirliler dediler ki: "Ey Şuayb! Seni ve seninle beraber inananları memleketimizden kesinlikle çıkaracağız veya dinimize döneceksiniz" (Şuayb): İstemesek de mi? dedi.
DİYANET İŞLERİ
88. Milletinin büyüklük taslayan ileri gelenleri, "Ey Şuayb! Ya dinimize dönersiniz ya da, and olsun ki seni ve inananları seninle beraber kentimizden çıkarırız" dediler. Şuayb, onlara: "İstemezsek de mi? Allah bizi dininizden kurtardıktan sonra ona dönecek olursak, doğrusu Allah'a karşı yalan uydurmuş oluruz. Rabbimizin dilemesi bir yana, dininize dönmek bize yakışmaz. Rabbimizin ilmi her şeyi kuşatmıştır. Biz yalnız Allah'a güvendik. Rabbimiz! Bizimle milletimiz arasında hak ile Sen hüküm ver, Sen hükmedenlerin en hayırlısısın" dedi.
ELMALILI HAMDI YAZIR
88. Kavminden ileri gelen kibirliler dediler ki: "Ey Şu'ayb! Ya mutlaka seni ve seninle beraber inananları kentimizden çıkarırız, ya da dinimize dönersiniz!" Dedi ki; "İstemesek de mi (bizi yurdumuzdan çıkaracak veya dinimizden döndüreceksiniz?)"
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
88. Kavminin ileri gelenlerinden olup iman etmeyi kibirlerine yediremeyenler, ey Şuayb dediler, mutlaka seni de, sana inananları da hep beraber ya şehrimizden çıkaracağız, yahut da bizim dinimize dönersiniz. O da dedi ki: Biz istemesek de zorla mı yapacaksınız bunu?
ALİ BULAÇ
88. Kavminin önde gelenlerinden büyüklük taslayanlar (müstekbirler) dediler ki: "Ey Şuayb, seni ve seninle birlikte iman edenleri ya ülkemizden sürüp-çıkaracağız veya mutlaka bizim dinimize geri döneceksiniz." (Şuayb:) "Biz istemesek de mi?" dedi.
SÜLEYMAN ATEŞ
88. Kavminden büyüklük taslayan ileri gelenler dediler ki: "Ey Şu'ayb, mutlaka seni ve seninle beraber inananları kentimizden çıkarırız, ya da dinimize dönersiniz!" Dedi ki: "İstemesek de mi (bizi yurdumuzdan çıkaracak veya dinimizden döndüreceksiniz)?
GÜLTEKİN ONAN
88. Kavminin önde gelenlerinden büyüklenenler dediler ki: "Ey Şuayb, seni ve seninle birlikte inananları ya ülkemizden sürüp-çıkaracağız veya mutlaka bizim dinimize geri döneceksiniz." (Şuayb) "Biz istemesek de mi?" dedi.
SUAT YILDIRIM
88. Halkından kibirlenen eşraf grubu: “Bak Şuayb!” dediler, “yeminle söylüyoruz:Ya tekrar dinimize dönersiniz. Ya da seni de, sana inanan taraftarlarını da ülkemizden süreriz!”Şuayb şöyle cevap verdi: “Peki, istemesek de mi dinimizden döndürüp süreceksiniz (Ya istemezsek ne olacakmış!)