KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
يَا أَيُّهَا yā eyyuhā ey  
الَّذِينَ elleƶīne kimseler  
امَنُوا āmenū iman edenler ا م ن
أَطِيعُوا eTīǔ ita’at edin ط و ع
اللَّهَ llahe Allah’a  
وَأَطِيعُوا ve eTīǔ ve ita’at edin ط و ع
الرَّسُولَ r-rasūle Elçiye ر س ل
وَأُولِي ve ūlī ve sahibine ا و ل
الْأَمْرِ l-emri buyruk ا م ر
مِنْكُمْ minkum sizden olan  
فَإِنْ fein eğer  
تَنَازَعْتُمْ tenāzeǎ’tum anlaşmazlığa düşerseniz ن ز ع
فِي hakkında  
شَيْءٍ şeyin herhangi bir şey ش ي ا
فَرُدُّوهُ feruddūhu onu götürün ر د د
إِلَى ilā  
اللَّهِ llahi Allah’a  
وَالرَّسُولِ ve rrasūli ve Elçiye ر س ل
إِنْ in eğer  
كُنْتُمْ kuntum iseniz ك و ن
تُؤْمِنُونَ tuminūne inanıyor ا م ن
بِاللَّهِ billahi Allah’a  
وَالْيَوْمِ velyevmi ve gününe ي و م
الْاخِرِ l-āḣiri ahiret ا خ ر
ذَٰلِكَ ƶālike bu  
خَيْرٌ ḣayrun daha iyidir خ ي ر
وَأَحْسَنُ ve eHsenu ve daha güzeldir ح س ن
تَأْوِيلًا te’vīlen sonuç bakımından da ا و ل
TÜRKÇE OKUNUŞ
59. yâ eyyühe-lleẕîne âmenû eṭî`ü-llâhe veeṭî`ü-rrasûle veüli-l'emri minküm. fein tenâza`tüm fî şey'in feruddûhü ile-llâhi verrasûli in küntüm tü'minûne billâhi velyevmi-l'âḫir. ẕâlike ḫayruv veaḥsenü te'vîlâ.
DİYANET VAKFI
59. Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan ülülemre (idarecilere) de itaat edin. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz Allah'a ve ahirete gerçekten inanıyorsanız onu Allah'a ve Resul'e götürün (onların talimatına göre halledin); bu hem hayırlı, hem de netice bakımından daha güzeldir.
DİYANET İŞLERİ
59. Ey İnananlar! Allah'a itaat edin, Peygambere ve sizden buyruk sahibi olanlara itaat edin. Eğer bir şeyde çekişirseniz, Allah'a ve ahiret gününe inanmışsanız onun halini Allah'a ve Peygambere bırakın. Bu, hayırlı ve netice itibariyle en güzeldir.
ELMALILI HAMDI YAZIR
59. Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygambere de itaat edin ve sizden olan emir sahibine de itaat edin. Eğer herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz; Allah'a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resulüne arz edin. Bu, daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
59. Ey inananlar, Allah'a, peygambere ve içinizden emredecek kudret ve liyakata sahip olanlara itaat edin. Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız bir şeyde ihtilafa düştünüz mü o hususta Allah'a ve Peygambere müracaat edin; bu hareket, hem hayırlıdır, hem de sonu pek güzeldir.
ALİ BULAÇ
59. Ey iman edenler, Allah'a itaat edin; elçiye itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, artık onu Allah'a ve elçisine döndürün. Şayet Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız. Bu, hayırlı ve sonuç bakımından daha güzeldir.
SÜLEYMAN ATEŞ
59. Ey inananlar, Allah'a ita'at edin, Elçiye ve sizden olan buyruk sahibine ita'at edin. Eğer herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz; -Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız -onu Allah'a ve Elçiye götürün. Bu, daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir.
GÜLTEKİN ONAN
59. Ey inananlar, Tanrı'ya itaat edin, elçiye itaat edin ve sizden olan buyruk sahiplerine / buyurganlara da. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, artık onu Tanrı'ya ve elçisine dönderin. Şayet Tanrı'ya ve ahiret gününe inanıyorsanız. Bu, hayırlı ve sonuç bakımından da daha güzeldir.
SUAT YILDIRIM
59. Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Resulüne ve sizden olan ülülemre de itaat edin. Eğer Allah’a ve âhirete iman ediyorsanız, hakkında ihtilâfa düştüğünüz meseleyi Allah’a ve Resulüne arzediniz. Böyle yapmanız hem daha hayırlı, hem de netice bakımından daha güzeldir. (16,43; 42,10) {KM, Çıkış 18,13-26; Tesniye 17,8; I Kırallar 3,16-28}