KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَيَقُولُونَ ve yeḳūlūne ve diyorlar ق و ل
مَتَىٰ metā ne zaman?  
هَٰذَا hāƶā bu  
الْوَعْدُ l-veǎ’du tehdid ettiğiniz azab و ع د
إِنْ in eğer  
كُنْتُمْ kuntum iseniz ك و ن
صَادِقِينَ Sādiḳīne doğru söylüyorlar ص د ق
TÜRKÇE OKUNUŞ
48. veyeḳûlûne metâ hâẕe-lva`dü in küntüm ṣâdiḳîn.
DİYANET VAKFI
48. Onlar: Eğer gerçekten doğru söylüyorsanız, bu tehdit ne zaman gerçekleşecektir? derler.
DİYANET İŞLERİ
48. "Doğru sözlü iseniz bildirin bu vaad ne zamandır?" derler.
ELMALILI HAMDI YAZIR
48. Yine onlar: "Eğer doğru söylüyorsanız bu (kıyamet) vaadi ne zaman?" diyorlar.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
48. Ve derler ki: Bu vait, ne vakit yerine gelecek doğru söylüyorsanız?
ALİ BULAÇ
48. Ve derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız bu tehdit (etmekte olduğunuz yıkım ve azap) ne zamanmış?"
SÜLEYMAN ATEŞ
48. Ve: "Eğer doğru söylüyorsanız bu tehdid (ettiğiniz azab) ne zaman (gelecek)?" diyorlar.
GÜLTEKİN ONAN
48. Ve derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız bu tehdit (etmekte olduğunuz yıkım ve azab) ne zamanmış?"
SUAT YILDIRIM
48. Ve yine derler ki: “Eğer doğru söylüyorsanız, bizi tehdid ettiğiniz bu mezarlardan kalkma ne zaman?