KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَأَقْسَمُوا ve eḳsemū ve yemin ettiler ق س م
بِاللَّهِ billahi Allah’a  
جَهْدَ cehde bütün gücüyle ج ه د
أَيْمَانِهِمْ eymānihim yeminlerinin ي م ن
لَئِنْ lein andolsun eğer  
جَاءَهُمْ cāehum kendilerine gelirse ج ي ا
نَذِيرٌ neƶīrun bir uyarıcı peygamber ن ذ ر
لَيَكُونُنَّ leyekūnunne olacaklarına ك و ن
أَهْدَىٰ ehdā daha çok doğru yolda ه د ي
مِنْ min  
إِحْدَى iHdā herbir ا ح د
الْأُمَمِ l-umemi milletten ا م م
فَلَمَّا felemmā fakat  
جَاءَهُمْ cāehum gelince ج ي ا
نَذِيرٌ neƶīrun uyarıcı ن ذ ر
مَا  
زَادَهُمْ zādehum onların arttırmadı ز ي د
إِلَّا illā başka bir şey  
نُفُورًا nufūran nefretten ن ف ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
42. veaḳsemû billâhi cehde eymânihim lein câehüm neẕîrul leyekûnünne ehdâ min iḥde-l'ümem. felemmâ câehüm neẕîrum mâ zâdehüm illâ nüfûrâ.
DİYANET VAKFI
42. Kendilerine bir uyarıcı (peygamber) gelirse, herhangi bir milletten daha çok doğru yolda olacaklarına dair bütün güçleriyle Allah'a yemin etmişlerdi. Fakat onlara uyarıcı (Muhammed) gelince, bu, onların haktan uzaklaşmalarından başka bir şeyi arttırmadı.
DİYANET İŞLERİ
42. Kendilerine bir uyarıcı gelince, ümmetler içinde en doğru yolda gidenlerden biri olacaklarına, and olsun ki, bütün güçleriyle Allah'a yemin etmişlerdi; fakat kendilerine uyarıcının gelmesi, yeryüzünde büyüklük taslamak ve kötü düzen kurmak ile uğraştıklarından sadece nefretlerini arttırdı. Oysa pis pis kurulan kötü tuzağa ancak sahibi düşer. Öncekilere uygulanagelen yasayı görmezler mi? Sen Allah'ın yasasında bir değişiklik bulamazsın. Sen Allah'ın yasasında bir başkalaşma da bulamazsın.
ELMALILI HAMDI YAZIR
42. Olanca güçleriyle Allah'a yemin etmişlerdi ki, kendilerine uyarıcı bir peygamber gelirse, mutlaka ilerideki ümmetlerin herhagi birinden daha doğru yolda olacaklardı. Fakat kendilerine uyarıcı bir peygamber geldiği zaman bu, onların sırf ürküntüleriniartırdı.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
42. Ve bütün kuvvetleriyle adamakıllı ant içtiler Allah adına, onlara bir korkutucu gelirse ümmetler arasında doğru yolu bulan en mükemmel bir ümmet olacağız diye; fakat onlara korkutucu gelince de bu, ancak onların uzaklaşmalarını sağladı.
ALİ BULAÇ
42. Yeminlerinin olanca güçleriyle, kendilerine bir uyarıcı-korkutucu gelecek olsa, ümmetlerinin herhangi birinden mutlaka daha doğru olacaklarına dair, Allah'a and içtiler. Ancak onlara bir uyarıcı-korkutucu geldiğinde (bu,) nefretlerinden başkasını artırmadı.
SÜLEYMAN ATEŞ
42. Andolsun eğer kendilerine bir uyarıcı (peygamber) gelirse, her milletten daha çok doğru yolda olacaklar diye, yeminlerinin bütün gücüyle Allah'a yemin ettiler. Fakat kendilerine uyarıcı gelince, onlara Hak'tan uzaklaşmaktan başka bir katkı sağlamadı.
GÜLTEKİN ONAN
42. Yeminlerinin olanca güçleriyle, kendilerine bir uyarıcı-korkutucu gelecek olsa, ümmetlerinin herhangi birinden (?) mutlaka daha doğru olacaklarına dair Tanrı'ya and içtiler. Ancak onlara bir uyarıcı-korkutucu geldiğinde (bu,) nefretlerinden başkasını arttırmadı.
SUAT YILDIRIM
42. Kendilerini uyaracak bir peygamber geldiği takdirde, milletler içinde, hidâyette en ileri derecede yer alacaklarına dair var güçleri ile yemin ettiler.Ama kendilerine bir peygamber gelip uyarınca bu, onların sadece nefretlerini artırdı. (6,156)