KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
إِنَّ inne şüphesiz  
اللَّهَ llahe Allah  
لَا  
يَظْلِمُ yeZlimu haksızlık etmez ظ ل م
مِثْقَالَ miṧḳāle kadar ث ق ل
ذَرَّةٍ ƶerratin zerre ذ ر ر
وَإِنْ ve in eğer  
تَكُ teku olsa ك و ن
حَسَنَةً Haseneten zerre miktarı bir iyilik ح س ن
يُضَاعِفْهَا yuDāǐfhā onu kat kat yapar ض ع ف
وَيُؤْتِ ve yuti ve verir ا ت ي
مِنْ min -ndan  
لَدُنْهُ ledunhu kendi katı- ل د ن
أَجْرًا ecran bir mükafat ا ج ر
عَظِيمًا ǎZīmen büyük ع ظ م
TÜRKÇE OKUNUŞ
40. inne-llâhe lâ yażlimü miŝḳâle ẕerrah. vein tekü ḥasenetey yüḍâ`ifhâ veyü'ti mil ledünhü ecran `ażîmâ.
DİYANET VAKFI
40. Şüphe yok ki Allah zerre kadar haksızlık etmez. (Kulun yaptığı iş, eğer bir kötülük ise, onun cezasını adaletle verir.) İyilik olursa onu katlar (kat kat arttırır), kendinden de büyük mükafat verir.
DİYANET İŞLERİ
40. Allah şüphesiz zerre kadar haksızlık yapmaz, zerre kadar iyilik olsa onu kat kat arttırır ve yapana büyük ecir verir.
ELMALILI HAMDI YAZIR
40. Şüphesiz ki Allah, hiç kimseye zerre kadar zulüm etmez. Eğer yapılan iyilik zerre kadar da olsa, onun sevabını kat kat artırır. Ve kendi katından büyük bir mükafat verir.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
40. Şüphe yok ki Allah zerre kadar zulmetmez. Zerre miktarı iyilik bile olsa onu katkat arttırır ve yapana, kendi katından büyük bir mükafat verir.
ALİ BULAÇ
40. Gerçek şu ki, Allah zerre ağırlığı kadar haksızlık yapmaz. (Bu ağırlıkta) Bir iyilik olursa, onu kat kat kılar ve Kendi yanından pek büyük bir ecir verir.
SÜLEYMAN ATEŞ
40. Allah zerre kadar haksızlık etmez, zerre miktarı bir iyilik olsa onu kat kat yapar ve kendi katından da büyük bir mükafat verir.
GÜLTEKİN ONAN
40. Gerçek şu ki, Tanrı zerre ağırlığı kadar haksızlık yapmaz. (Bu ağırlıkta) Bir iyilik olursa, onu kat kat kılar ve kendi yanından pek büyük bir ecir verir.
SUAT YILDIRIM
40. Şu kesindir ki Allah kullarına zerre kadar bile zulmetmez.Ama kulun zerre kadar bir iyiliği bile olsa, onu kat kat artırır ve ayrıca Kendi tarafından büyük bir mükâfat verir. (21,47; 31,16) {KM, Mezmur. 62,13; Vahiy 22,12}