KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَقَالُوا ve ḳālū dediler ki ق و ل
لَوْلَا levlā değil miydi?  
نُزِّلَ nuzzile indirilmeli ن ز ل
عَلَيْهِ ǎleyhi ona  
ايَةٌ āyetun bir mu’cize ا ي ي
مِنْ min -nden  
رَبِّهِ rabbihi Rabbi- ر ب ب
قُلْ ḳul de ki ق و ل
إِنَّ inne şüphesiz  
اللَّهَ llahe Allah  
قَادِرٌ ḳādirun kadirdir ق د ر
عَلَىٰ ǎlā üzerine  
أَنْ en  
يُنَزِّلَ yunezzile indirmeğe ن ز ل
ايَةً āyeten bir mu’cize ا ي ي
وَلَٰكِنَّ velākinne fakat  
أَكْثَرَهُمْ ekṧerahum çokları ك ث ر
لَا  
يَعْلَمُونَ yeǎ’lemūne bilmezler ع ل م
TÜRKÇE OKUNUŞ
37. veḳâlû levlâ nüzzile `aleyhi âyetüm mir rabbih. ḳul inne-llâhe ḳâdirun `alâ ey yünezzile âyetev velâkinne ekŝerahüm lâ ya`lemûn.
DİYANET VAKFI
37. O'na Rabbinden bir mucize indirilseydi ya! dediler. De ki: Şüphesiz Allah mucize indirmeye kadirdir. Fakat onların çoğu bilmezler.
DİYANET İŞLERİ
37. "Rabbinden ona (Muhammed'e) bir belge indirilseydi ya" dediler. De ki: "Doğrusu Allah bir belge indirmeye Kadir'dir, fakat çoğu bilmezler."
ELMALILI HAMDI YAZIR
37. Dediler ki: "Ona Rabbinden bir mucize indirilmeli değil miydi?" De ki: "Şüphesiz ki Allah, bir mucize indirmeye kâdirdir, fakat çokları bilmezler".
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
37. Rabbinden ona bir delil indirilse derler. De ki: Allah'ın delil indirmiye gücü yeter ama onların çoğu bilmez.
ALİ BULAÇ
37. "Ona Rabbinden bir ayet indirilmeli değil miydi?" dediler. De ki: Şüphesiz Allah, ayet indirmeye güç yetirendir." Ama onların çoğu bilmezler.
SÜLEYMAN ATEŞ
37. Dediler ki: "Ona Rabbinden bir mu'cize indirilmeli değil miydi?" De ki: "Şüphesiz Allah, bir mu'cize indirmeğe kadirdir, fakat çokları bilmezler."
GÜLTEKİN ONAN
37. "Ona rabbinden bir ayet indirilmeli değil miydi?" dediler. De ki: "Kuşkusuz Tanrı, ayet indirmeye güç yetirendir." Ama onların çoğu bilmezler.
SUAT YILDIRIM
37. “Ona bizim ısrarla istediğimiz bambaşka bir mûcize indirilse ya!” deyip duruyorlar. De ki: “Şüphesiz Allah öyle bir mûcize göndermeye kadirdir, fakat onların çoğu bunu bilmezler. (10,20; 13,7.27; 17,90-59; 26,4) {KM, Matta 16,1; Markos 8,11}