KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
فَاخْتَلَفَ feḣtelefe ayrılığa düştüler خ ل ف
الْأَحْزَابُ l-eHzābu hizipler ح ز ب
مِنْ min  
بَيْنِهِمْ beynihim kendi aralarından ب ي ن
فَوَيْلٌ feveylun artık vay haline  
لِلَّذِينَ lilleƶīne kimselerin  
كَفَرُوا keferū inkar eden ك ف ر
مِنْ min ötürü  
مَشْهَدِ meşhedi görmekten ش ه د
يَوْمٍ yevmin bir günü ي و م
عَظِيمٍ ǎZīmin büyük ع ظ م
TÜRKÇE OKUNUŞ
37. faḫtelefe-l'aḥzâbü mim beynihim. feveylül lilleẕîne keferû mim meşhedi yevmin `ażîm.
DİYANET VAKFI
37. Sonra guruplar kendi aralarında ayrılığa düştüler. Büyük güne şahit olunduğu zamanda vay o kafirlerin haline!
DİYANET İŞLERİ
37. Fırkalar, kendi aralarında anlaşmazlığa düştüler. Vay o büyük günü görecek kafirlerin haline!
ELMALILI HAMDI YAZIR
37. Ne var ki, fırkalar (yahudi ve hıristiyanlar) kendi aralarında ihtilafa düştüler. O büyük (dehşetli) günü görecek kâfirlerin vay haline!
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
37. Aralarından bölükler ayrıldı, ayrılığaaykırılığa düştüler. Ulaşıp görecekleri büyük günün şiddetli azabı kafirlere.
ALİ BULAÇ
37. İçlerinden (birtakım) gruplar ayrılığa düştüler. Artık büyük bir günü görmekten dolayı, vay inkar edenlere.
SÜLEYMAN ATEŞ
37. Kendi aralarından hizipler, ayrılığa düştüler. Artık büyük bir günü görmekten ötürü vay kafirlerin haline!
GÜLTEKİN ONAN
37. İçlerinden (birtakım) gruplar ayrılığa düştüler. Artık büyük bir günü görmekten dolayı, vay küfredenlere.
SUAT YILDIRIM
37. Sonra onun hakkında birtakım gruplar kendi aralarında ayrılığa düştüler. Artık gerçeğin meydana çıkacağı o mühim günün duruşmasında vay o kâfirlerin başına geleceklere!