KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
قُلْ ḳul de ki ق و ل
إِنْ in eğer  
تُخْفُوا tuḣfū gizleseniz خ ف ي
مَا olanı  
فِي  
صُدُورِكُمْ Sudūrikum göğüslerinizde ص د ر
أَوْ ev veya  
تُبْدُوهُ tubdūhu açığa vursanız onu ب د و
يَعْلَمْهُ yeǎ’lemhu onu bilir ع ل م
اللَّهُ llahu Allah  
وَيَعْلَمُ ve yeǎ’lemu ve bilir ع ل م
مَا olanı  
فِي  
السَّمَاوَاتِ s-semāvāti göklerde س م و
وَمَا ve mā ve olanı  
فِي  
الْأَرْضِ l-erDi yerde ا ر ض
وَاللَّهُ vallahu Allah  
عَلَىٰ ǎlā  
كُلِّ kulli her ك ل ل
شَيْءٍ şeyin şeye ش ي ا
قَدِيرٌ ḳadīrun kadirdir ق د ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
29. ḳul in tuḫfû mâ fî ṣudûriküm ev tübdûhü ya`lemhü-llâh. veya`lemü mâ fi-ssemâvâti vemâ fi-l'arḍ. vellâhü `alâ külli şey'in ḳadîr.
DİYANET VAKFI
29. De ki: İçinizdekileri gizleseniz de açığa vursanız da Allah onu bilir. Göklerde ve yerde olanları da bilir. Allah her şeye kadirdir.
DİYANET İŞLERİ
29. De ki: "İçinizde olanı gizleseniz de açıklasanız da Allah onu bilir. Göklerde olanları da, yerde olanları da bilir. Allah her şeye Kadir'dir".
ELMALILI HAMDI YAZIR
29. De ki, göğüslerinizdekini gizleseniz de, açığa vursanız da Allah onu bilir. Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsini bilir. Hiç şüphesiz Allah, her şeye kadirdir.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
29. De ki: Gönlünüzdekini gizleseniz de Allah bilir, açığa vursanız da. Göklerde ve yeryüzünde ne varsa bilir ve Allah'ın her şeye gücü yeter.
ALİ BULAÇ
29. De ki: "Sinelerinizde olanı -gizleseniz de, açığa vursanız da- Allah bilir. Ve göklerde olanı da, yerde olanı da bilir. Allah, herşeye güç yetirendir."
SÜLEYMAN ATEŞ
29. De ki: "Göğüslerinizde olanı gizleseniz de, açığa vursanız da Allah onu bilir; göklerde ve yerde olanları da bilir. Allah her şeye kadirdir.
GÜLTEKİN ONAN
29. De ki: "Sinelerinizde olanı-gizleseniz de, açığa vursanızda- Tanrı bilir. Ve göklerde olanı da, yer de olanı da bilir. Tanrı, herşeye güç yetirendir."
SUAT YILDIRIM
29. De ki: “İçinizdekini gizleseniz de, açıklasanız da mutlaka Allah onu bilir. Bütün göklerde ve yerde olanları da bilir. Allah, her şeye kadirdir.” {KM, Vahiy 2,23}