KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَأَذِّنْ ve eƶƶin ve ilan et ا ذ ن
فِي içinde  
النَّاسِ n-nāsi insanlar ن و س
بِالْحَجِّ bil-Hacci haccı ح ج ج
يَأْتُوكَ ye’tūke sana gelsinler ا ت ي
رِجَالًا ricālen yaya olarak ر ج ل
وَعَلَىٰ ve ǎlā ve üzerinde  
كُلِّ kulli her ك ل ل
ضَامِرٍ Dāmirin yorgun deve ض م ر
يَأْتِينَ ye’tīne gelen ا ت ي
مِنْ min türlü  
كُلِّ kulli her ك ل ل
فَجٍّ feccin yollardan ف ج ج
عَمِيقٍ ǎmīḳin uzak ع م ق
TÜRKÇE OKUNUŞ
27. veeẕẕin fi-nnâsi bilḥacci ye'tûke ricâlev ve`alâ külli ḍâmiriy ye'tîne min külli feccin `amîḳ.
DİYANET VAKFI
27. İnsanlar arasında haccı ilan et ki, gerek yaya olarak, gerekse nice uzak yoldan gelen argın develer üzerinde sana gelsinler.
DİYANET İŞLERİ
27. İnsanları hacca çağır; yürüyerek veya binekler üstünde uzak yollardan sana gelsinler.
ELMALILI HAMDI YAZIR
27. İnsanları hacca çağır; yürüyerek veya incelmiş binekler üstünde (uzak yollardan) her derin vadiyi aşarak sana gelsinler.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
27. Ve insanları hacca davet et, uzakuzak, bütün yerlerden yaya olarak, yahut hayvana binerek gelsinler sana.
ALİ BULAÇ
27. "İnsanlar içinde haccı duyur; gerek yaya, gerekse uzak yollardan (derin vadilerden) gelen yorgun düşmüş develer üstünde sana gelsinler."
SÜLEYMAN ATEŞ
27. İnsanlar içinde haccı ilan et; yaya olarak veya uzak yollardan gelen yorgun develer üzerinde sana gelsinler.
GÜLTEKİN ONAN
27. "İnsanlar içinde haccı duyur; gerek yaya, gerekse uzak yollardan (derin vadilerden) gelen yorgun düşmüş develer üstünde sana gelsinler."
SUAT YILDIRIM
27. Zira Biz vaktiyle İbrâhim'e Beytullahın yerini belirlediğimiz zaman: “Sakın Bana hiç bir şeyi ortak koşma ve Ben’im Mâbedimi tavaf ederken, kıyamda, rükûda veya secdede olarak ibadet edenler için tertemiz tut!” Hem bütün insanları hacca dâvet et ki gerek yaya, gerek uzak yollardan gelen yorgun argın develer üzerinde sana gelsinler. Gelsinler de bunun kendilerine sağlayacağı çeşitli faydaları görsünler ve Allah’ın kendilerine rızk olarak verdiği kurbanlık hayvanları, belirli günlerde Allah’ın adını anarak kurban etsinler. Siz de onların etinden hem kendiniz yiyin, hem de yoksula ve fakire yedirin. (3,96-97; 2,127; 2,198; 6,143) {KM, Levililer 1, 9.13.17}