KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَلَقَدْ veleḳad ve andolsun  
أَرْسَلْنَا erselnā göndermiştik ر س ل
نُوحًا nūHen Nuh’u  
إِلَىٰ ilā  
قَوْمِهِ ḳavmihi kendi kavmine ق و م
إِنِّي innī şüphesiz ben  
لَكُمْ lekum sizin için  
نَذِيرٌ neƶīrun bir uyarıcıyım ن ذ ر
مُبِينٌ mubīnun apaçık ب ي ن
TÜRKÇE OKUNUŞ
25. veleḳad erselnâ nûḥan ilâ ḳavmih. innî leküm neẕîrum mübîn.
DİYANET VAKFI
25. Andolsun, biz Nuh'u kavmine elçi gönderdik. Onlara: "Ben (dedi), sizin için apaçık bir uyarıcıyım.
DİYANET İŞLERİ
25. And olsun ki biz Nuh'u kendi milletine gönderdik; "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım; Allah'tan başkasına kulluk etmeyin; doğrusu ben hakkınızda can yakıcı bir günün azabından korkuyorum" dedi.
ELMALILI HAMDI YAZIR
25. Andolsun ki, vaktiyle Nuh'u da kavmine gönderdik, O, onlara şöyle dedi: "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım."
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
25. Andolsun ki biz Nuh'u, kavmine gönderdik de şüphe yok ki dedi, ben, size apaçık bir korkutucuyum.
ALİ BULAÇ
25. Andolsun, Biz Nuh'u kavmine gönderdik. (Onlara:) "Ben sizin için ancak apaçık bir uyarıp-korkutucuyum."
SÜLEYMAN ATEŞ
25. Andolsun biz Nuh'u da kavmine gönderdik: "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım."
GÜLTEKİN ONAN
25. Andolsun, biz Nuh'u kavmine gönderdik. (Onlara:) "Ben sizin için ancak apaçık bir uyarıp-korkutucuyum."
SUAT YILDIRIM
25. Gerçekten Biz vaktiyle, Nuh'u kendi halkına gönderdik, şunu ilan etsin diye:“Bilesiniz ki ben sizi açıkça uyarmaya geldim. Sakın Allah’tan başkasına ibadet etmeyin. Doğrusu, bu gidişle, ben sizin canınızı yakacak, gayet acı bir günün azabına uğramanızdan endişe ederim.” (7,59-64) {KM, Tekvin 6,5; 8,15}