TÜRKÇE OKUNUŞ |
24. meŝelü-lferîḳayni kel'a`mâ vel'eṣammi velbeṣîri vessemî`. hel yesteviyâni meŝelâ. efelâ teẕekkerûn.
|
|
DİYANET VAKFI |
24. Bu iki zümrenin (müminlerle kafirlerin) durumu, kör ve sağır ile gören ve işiten kimseler gibidir. Bunların hali hiç eşit olur mu? Hala ibret almıyor musunuz?
|
|
DİYANET İŞLERİ |
24. Bu iki zümrenin durumu, kör ve sağır kimse ile gören ve işiten kimsenin durumuna benzer. Durumları hiç eşit olabilir mi? İbret almıyor musunuz?
|
|
ELMALILI HAMDI YAZIR |
24. Bu iki ayrı grubun meseli, kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir. Bunlar hiç eşit olabilirler mi? Hâlâ düşünmeyecek misiniz?
|
|
ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
24. Bu iki bölük, kör ve sağırla gören ve duyan adama benzer sanki; bu ikisi, birbirine eşit olur mu hiç? Yoksa düşünmez misiniz?
|
|
ALİ BULAÇ |
24. Bu iki grubun örneği; kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir. Örnekçe bunlar eşit olur mu? Yine de öğüt alıp-düşünmeyecek misiniz?
|
|
SÜLEYMAN ATEŞ |
24. Bu iki zümrenin durumu, kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir. Bunlar bir olur mu hiç? Hala ibret almaz mısınız?
|
|
GÜLTEKİN ONAN |
24. Bu iki grubun ömeği, kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir. Örnekçe bunlar eşit olur mu? Yine de öğüt alıp-düşünmeyecek misiniz?
|
|
SUAT YILDIRIM |
24. Bu iki zümrenin durumu, tıpkı âma ve sağıra kıyasla, gören ve işiten kimsenin durumu gibidir. Bunların hali hiç eşit olur mu? Artık düşünüp ibret almaz mısınız? (8,23; 35,19-24; 59,20)
|
|