KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
الَّذِينَ elleƶīne onlar ki  
قَالُوا ḳālū dediler ق و ل
إِنَّ inne şüphesiz  
اللَّهَ llahe Allah  
عَهِدَ ǎhide and verdi ع ه د
إِلَيْنَا ileynā bize  
أَلَّا ellā  
نُؤْمِنَ numine inanmayalım ا م ن
لِرَسُولٍ lirasūlin hiçbir elçiye ر س ل
حَتَّىٰ Hattā kadar  
يَأْتِيَنَا ye’tiyenā bize getirinceye ا ت ي
بِقُرْبَانٍ biḳurbānin bir kurban ق ر ب
تَأْكُلُهُ te’kuluhu yiyeceği ا ك ل
النَّارُ n-nāru ateşin ن و ر
قُلْ ḳul de ki ق و ل
قَدْ ḳad elbette  
جَاءَكُمْ cāekum size gelmişti ج ي ا
رُسُلٌ rusulun elçiler ر س ل
مِنْ min  
قَبْلِي ḳablī benden önce ق ب ل
بِالْبَيِّنَاتِ bil-beyyināti açık delillerle ب ي ن
وَبِالَّذِي ve bil-leƶī  
قُلْتُمْ ḳultum ve bu dediğinizle ق و ل
فَلِمَ felime niçin  
قَتَلْتُمُوهُمْ ḳateltumūhum onları öldürdünüz ق ت ل
إِنْ in eğer  
كُنْتُمْ kuntum idiyseniz ك و ن
صَادِقِينَ Sādiḳīne doğru ص د ق
TÜRKÇE OKUNUŞ
183. elleẕîne ḳâlû inne-llâhe `ahide ileynâ ellâ nü'mine lirasûlin ḥattâ ye'tiyenâ biḳurbânin te'külühü-nnâr. ḳul ḳad câeküm rusülüm min ḳablî bilbeyyinâti vebilleẕî ḳultüm felime ḳateltümûhüm in küntüm ṣâdiḳîn.
DİYANET VAKFI
183. "Doğrusu Allah bize, (gökten inen) ateşin yiyeceği (yakıp kor edeceği) bir kurban getirmedikçe hiçbir peygambere inanmamamızı emretti" diyenlere şöyle de: Size, benden önce mucizelerle, (özellikle) dediğiniz (mucize) ile nice peygamberler geldi. Eğer doğru insanlar iseniz, ya onları niçin öldürdünüz?
DİYANET İŞLERİ
183. "Doğrusu, ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe hiçbir peygambere inanmamak üzere Allah bize ahid verdi" diyenlere sen, de ki: "Benden önce peygamberler size belgeler ve dediğiniz şeyi getirdi. Doğru sözlü iseniz niçin onları öldürdünüz?"
ELMALILI HAMDI YAZIR
183. "Ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe hiç bir peygambere iman etmeyeceğimize dair Allah bize ahidde bulundu." diyenlere de ki: "Benden önce size bazı peygamberler açık belgelerle ve sizin dediğiniz şeyle geldi. Eğer doğru insanlarsanız, ya onlarıniçin öldürdünüz?"
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
183. Kurban ettiğini, bir yıldırım düşüp yakmadıkça inanmayız hiçbir peygambere, bize böyle emretti Allah gerçekten de dediler. De ki: Benden önce apaçık mucizelerle ve söylediğiniz mucizeyle birçok peygamberler gelip geçti, doğruysa sözünüz ne diye öldürdünüz onları?
ALİ BULAÇ
183. "Allah bize ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe hiçbir elçiye inanmamamız konusunda and verdi," diyenlere de ki: "Şüphesiz, benden önce nice elçiler, apaçık belgeler ve söylediklerinizle geldi; eğer, siz doğru idiyseniz, o halde onları ne diye öldürdünüz?"
SÜLEYMAN ATEŞ
183. Onlar: "Allah bize, and verdi ki, bize ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe hiçbir elçiye inanmayalım." dediler. De ki: "Size benden önce açık deliller ve bu dediğinizi de getiren elçiler gelmişti. Eğer doğru idiyseniz niçin onları öldürdünüz?"
GÜLTEKİN ONAN
183. "Tanrı bize ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe hiçbir elçiye inanmamamız konusunda and verdi" diyenlere de ki: "Şüphesiz, benden önce nice elçiler, apaçık belgeler ve söylediklerinizle geldi; eğer, siz doğru idiyseniz, o halde onları ne diye öldürdünüz?"
SUAT YILDIRIM
183. Onlar dediler ki: “Allah, ateşin yakıp kor haline getireceği bir kurban getirmedikçe hiçbir peygambere inanmamamızı emretti.” Onlara cevaben de ki: “Benden önce birçok peygamber açık delillerin (mûcizelerin) yanında, sizin öne sürdüğünüz kurbanı da getirdiler. Peki sözünüzde tutarlı iseniz, onları niçin öldürdünüz?” (5,27; 2,91) {KM, Levililer 9,23-24; I Kırallar 18,38}