KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَاكْتُبْ vektub ve yaz ك ت ب
لَنَا lenā bize  
فِي  
هَٰذِهِ hāƶihi bu  
الدُّنْيَا d-dunyā dünyada د ن و
حَسَنَةً Haseneten iyilik ح س ن
وَفِي ve fī ve  
الْاخِرَةِ l-āḣirati ahirette ا خ ر
إِنَّا innā biz  
هُدْنَا hudnā yöneldik ه و د
إِلَيْكَ ileyke sana  
قَالَ ḳāle Alah buyurdu ki ق و ل
عَذَابِي ǎƶābī azabıma ع ذ ب
أُصِيبُ uSību uğratırım ص و ب
بِهِ bihi onu  
مَنْ men kimseyi  
أَشَاءُ eşāu dilediğim ش ي ا
وَرَحْمَتِي veraHmetī ve rahmetim ise ر ح م
وَسِعَتْ vesiǎt kaplamıştır و س ع
كُلَّ kulle her ك ل ل
شَيْءٍ şeyin şeyi ش ي ا
فَسَأَكْتُبُهَا feseektubuhā onu yazacağım ك ت ب
لِلَّذِينَ lilleƶīne kimselere  
يَتَّقُونَ yetteḳūne korunanlara و ق ي
وَيُؤْتُونَ ve yutūne ve verenlere ا ت ي
الزَّكَاةَ z-zekāte zekatı ز ك و
وَالَّذِينَ velleƶīne ve kimselere  
هُمْ hum onlar  
بِايَاتِنَا biāyātinā ayetlerimize ا ي ي
يُؤْمِنُونَ yuminūne inanıyorlar ا م ن
TÜRKÇE OKUNUŞ
156. vektüb lenâ fî hâẕihi-ddünyâ ḥasenetev vefi-l'âḫirati innâ hüdnâ ileyk. ḳâle `aẕâbî üṣîbü bihî men eşâ'. veraḥmetî vesi`at külle şey'. feseektübühâ lilleẕîne yetteḳûne veyü'tûne-zzekâte velleẕîne hüm biâyâtinâ yü'minûn.
DİYANET VAKFI
156. Bize, bu dünyada da iyilik yaz ahirette de. Şüphesiz biz sana döndük." Allah buyurdu ki: Kimi dilersem onu azabıma uğratırım; rahmetim ise her şeyi kuşatır. Onu, sakınanlara, zekatı verenlere ve ayetlerimize inananlara yazacağım.
DİYANET İŞLERİ
-156-157-. "Bu dünyada ve ahirette bizim için güzel olanı yaz; biz Sana yöneldik" dedi. Allah: "Azabıma dilediğim kimseyi uğratırım, rahmetim herşeyi kaplamıştır; bunu Allah'a karşı gelmekten sakınanlara, zekat verenlere, ayetlerimize inanıp, yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılı buldukları, okuyup yazması olmayan peygambere uyanlara yazacağız. O peygamber, onlara, uygun olanı emreder ve fenalıktan meneder, temiz şeyleri helal, murdar şeyleri haram kılar, onların ağır yüklerini indirir, zor tekliflerini hafifletir. Bu peygambere inanan, hürmet eden, yardım eden, onunla gönderilen nura uyanlar yok mu? İşte onlar saadete erenlerdir" dedi.
ELMALILI HAMDI YAZIR
156. "Ve bize hem bu dünyada bir iyilik yaz, hem de ahirette. Biz gerçekten de tevbe edip senin hidayetine döndük." Buyurdu ki, azabım var, onu dilediğime isabet ettiririm, rahmetim de vardır, o ise her şeyi kaplamış ve kuşatmıştır. Onu da özellikle korunanlara, zekatını verenlere ve âyetlerimize inananlara mahsus kılacağım.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
156. Şu dünyada da iyilikler ver bize, ahirette de ve şüphesiz ki sana yöneldik biz. Tanrı, dilediğimi azabıma uğratırım dedi, fakat rahmetim, her şeyi kaplamıştır da çekinenleri, zekat verenleri ve ayetlerime inananları rahmetime mazhar ederim.
ALİ BULAÇ
156. Bize bu dünyada da, ahirette de iyilik yaz, şüphesiz ki biz Sana yöneldik. Dedi ki: "Azabımı dilediğime isabet ettiririm, rahmetim ise herşeyi kuşatmıştır; onu korkup-sakınanlara, zekatı verenlere ve Bizim ayetlerimize iman edenlere yazacağım."
SÜLEYMAN ATEŞ
156. Bize bu dünyada da iyilik yaz, ahirette de. Biz sana yöneldik. (Alah) buyurdu ki: "Azabıma, dilediğimi uğratırım; rahmetim ise her şeyi kaplamıştır. Onu, korunanlara, zekatı verenlere ve ayetlerimize inananlara yazacağım."
GÜLTEKİN ONAN
156. "Bize bu dünyada da, ahirette de iyilik yaz, kuşkusuz ki biz sana yöneldik." De ki: "Azabımı dilediğime isabet ettiririm, rahmetim ise her şeyi kuşatmıştır; onu korkup-sakınanlara, zekatı verenlere ve bizim ayetlerimize inananlara yazacağım."
SUAT YILDIRIM
156. “Bize bu dünyada da, âhirette de iyilik nasib et. Biz Sana yöneldik, Senin yolunu tuttuk.”Hak Teâlâda şöyle buyurdu: “Ben dilediğim kimseyi cezalandırırım. Rahmetim ise her şeyi kaplar.Rahmetimi (âhirette) Allah'a karşı gelmekten korunan, zekât veren ve özellikle Bizim âyetlerimize iman edenlere nasib edeceğim.” (40,7; 6,54)