KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَجَعَلُوا veceǎlū ve tasarladılar ج ع ل
لَهُ lehu O’na  
مِنْ min -ndan  
عِبَادِهِ ǐbādihi kulları- ع ب د
جُزْءًا cuzen bir parça ج ز ا
إِنَّ inne gerçekten  
الْإِنْسَانَ l-insāne insan ا ن س
لَكَفُورٌ lekefūrun bir nankördür ك ف ر
مُبِينٌ mubīnun apaçık ب ي ن
TÜRKÇE OKUNUŞ
15. vece`alû lehû min `ibâdihî cüz'â. inne-l'insâne lekefûrum mübîn.
DİYANET VAKFI
15. Ama onlar, kullarından bir kısmını, O'nun bir cüzü kıldılar. Gerçekten insan apaçık bir nankördür.
DİYANET İŞLERİ
15. Ama inkarcılar O'na çocuk isnat ettiler. İnsan gerçekten apaçık nankördür.
ELMALILI HAMDI YAZIR
15. Buna rağmen insanlar, Allah'ın kullarından bir kısmını O'nun bir parçası saydılar. Gerçekten de insan apaçık bir nankördür.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
15. Ve bazı kullarının, onun bir parçası olduğuna, ondan vücuda geldiğine hükmettiler, gerçekten de insan, apaçık bir nankördür elbet.
ALİ BULAÇ
15. (Buna rağmen) Kendi kullarından O'na bir parça kılıp-yakıştırdılar. Doğrusu insan, açıkça bir nankördür.
SÜLEYMAN ATEŞ
15. Tuttular, O'na kullarından bir parça tasarladılar. Gerçekten insan apaçık bir nankördür.
GÜLTEKİN ONAN
15. (Buna rağmen) Kendi kullarından O'na bir parça kılıp-yakıştırdılar. Doğrusu insan açıkça bir kafirdir.
SUAT YILDIRIM
15. Öyle iken, müşrikler tuttular kullarından bir kısmını O'nun cüz’ü (parçası) saydılar. Gerçekten insan çok nankördür.