KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
شَرَعَ şeraǎ şeri’at hukuk düzeni yaptı ش ر ع
لَكُمْ lekum size  
مِنَ mine -den  
الدِّينِ d-dīni din- د ي ن
مَا ne varsa  
وَصَّىٰ veSSā tavsiye ettiği و ص ي
بِهِ bihi onunla  
نُوحًا nūHen Nuh’a  
وَالَّذِي velleƶī ve  
أَوْحَيْنَا evHaynā vahyettiğimizi و ح ي
إِلَيْكَ ileyke sana  
وَمَا ve mā ve  
وَصَّيْنَا veSSaynā tavsiye ettiğimizi و ص ي
بِهِ bihi onunla  
إِبْرَاهِيمَ ibrāhīme İbrahim’e  
وَمُوسَىٰ ve mūsā ve Musa’ya  
وَعِيسَىٰ ve ǐysā ve ve Îsa’ya  
أَنْ en şöyle ki  
أَقِيمُوا eḳīmū doğru tutun ق و م
الدِّينَ d-dīne dini د ي ن
وَلَا ve lā ve  
تَتَفَرَّقُوا teteferraḳū ayrılığa düşmeyin ف ر ق
فِيهِ fīhi onda  
كَبُرَ kebura ağır geldi ك ب ر
عَلَى ǎlā  
الْمُشْرِكِينَ l-muşrikīne ortak koşanlara ش ر ك
مَا  
تَدْعُوهُمْ ted’ǔhum onları çağırdığın د ع و
إِلَيْهِ ileyhi kendisine  
اللَّهُ llahu Allah  
يَجْتَبِي yectebī seçer ج ب ي
إِلَيْهِ ileyhi kendisine  
مَنْ men kimseyi  
يَشَاءُ yeşāu dilediği ش ي ا
وَيَهْدِي ve yehdī ve iletir ه د ي
إِلَيْهِ ileyhi kendisine  
مَنْ men kimseyi  
يُنِيبُ yunību iyi niyyetle yönelen ن و ب
TÜRKÇE OKUNUŞ
13. şera`a leküm mine-ddîni mâ veṣṣâ bihî nûḥav velleẕî evḥaynâ ileyke vemâ veṣṣaynâ bihî ibrâhîme vemûsâ ve`îsâ en eḳîmü-ddîne velâ teteferraḳû fîh. kebüra `ale-lmüşrikîne mâ ted`ûhüm ileyh. allâhü yectebî ileyhi mey yeşâü veyehdî ileyhi mey yünîb.
DİYANET VAKFI
13. "Dini ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye Nuh'a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi Allah size de din kıldı. Fakat kendilerini çağırdığın bu (din), Allah'a ortak koşanlara ağır geldi. Allah dilediğini kendisine (peygamber) seçer ve kendisine yöneleni de doğru yola iletir.
DİYANET İŞLERİ
13. Allah Nuh'a buyurduğu şeyleri size de din olarak buyurmuştur. Sana vahyettik; İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya da buyurduk ki: "Dine bağlı kalın, onda ayrılığa düşmeyin." Ortak koşanları çağırdığın şey onların gözünde büyümektedir. Allah dilediğini kendine seçer, kendisine yöneleni de doğru yola eriştirir.
ELMALILI HAMDI YAZIR
13. Allah dinden Nuh'a tavsiye buyurduğu şeyi sizin için de bir kanun yaptı ve (Ey Muhammed!) sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye buyurduğumuzu da şeriat kıldı. Şöyle ki: Dini doğru tutun ve onda ayrılığa düşmeyin. Fakat senin kendilerini davet ettiğin şey, müşriklere ağır geldi. Allah dilediğini kendine seçer ve kendisine yöneleni de doğru yola iletir.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
13. Dine ait hükümlerden, Nuh'a tavsiye ettiğini ve sana vahyettiklerimizi ve İbrahim'e, Musa ve İsa'ya tavsiye ettiklerimizi, size de gidilecek yol olarak bildirdi, açıkladı; dine yapışın ve o hususta hiçbir ayrılığa düşmeyin. Onları, inanmaya çağırdığın şey, müşriklere pek büyük, pek ağır gelmede; Allah, dilediğini kendisine seçer ve kim, ona dönerse doğru yolu gösterir ona.
ALİ BULAÇ
13. O: "Dini dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye dinden Nuh'a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya vasiyet ettiğimizi sizin için de teşri' etti (bir şeriat kıldı). Senin kendilerini çağırdığın şey, müşriklere ağır geldi. Allah, dilediğini buna seçer ve içten Kendisi'ne yöneleni hidayete erdirir.
SÜLEYMAN ATEŞ
13. O size, dinden Nuh'a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve Îsa'ya tavsiye ettiğimizi şeri'at (hukuk düzeni) yaptı. Şöyle ki: Dini doğru tutun ve onda ayrılığa düşmeyin. Fakat kendilerini çağırdığın (bu) esas, Allah'a ortak koşanlara ağır geldi. Allah dilediğini kendisine seçer ve iyi niyyetle yöneleni kendisine iletir.
GÜLTEKİN ONAN
13. O: "Dini dosdoğru ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye dinden Nuh'a vasiyet ettiğini ve sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya vasiyet ettiğimizi sizin için de teşri etti (bir şeriat kıldı). Senin kendilerini çağırdığın şey, nıüşriklere ağır geldi. Tanrı, dilediğini buna seçer ve içten kendisine yöneleni hidayete erdirir.
SUAT YILDIRIM
13. O, “Dini doğru anlayıp hükümlerini uygulayın ve o hususta tefrikaya düşmeyin!” diye, din esasları olarak Nuh'a emrettiğini, hem sana vahyettiğimizi, keza İbrâhim’e, Mûsâ’ya, Îsâ’ya emrettiğimizi sizin için de din kıldı.Senin insanları dâvet ettiğin esaslar, müşriklere çok ağır gelmektedir.Halbuki Allah dilediği kullarını bu din için seçer ve gönülden Kendine yöneleni doğru yola iletir. (33,7; 5,48)