TÜRKÇE OKUNUŞ |
12. veennâ żanennâ el len nü`cize-llâhe fi-l'arḍi velen nü`cizehû herabâ.
|
|
DİYANET VAKFI |
12. (Artık) şu gerçeği şüphesiz anladık ki, biz yeryüzünde bulunsak da Allah'ı aciz bırakamayacağız, başka yere kaçmakla da elinden kurtulamayacağız.
|
|
DİYANET İŞLERİ |
12. "Yeryüzünde kalsak da Allah'ı aciz bırakamayacağımız, başka yere kaçsak da, O'nu aciz kılamayacağımız gerçeğini şüphesiz anladık."
|
|
ELMALILI HAMDI YAZIR |
12. "Doğrusu biz anladık ki, Allah'ı yerde acze düşürmemize imkân yok. Kaçmakla da O'nu asla âciz bırakamayacağız."
|
|
ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
12. Ve gerçekten de iyice anladık ki yeryüzünde Allah'ı aciz bırakmamıza imkan yok ve kaçmakla da asla onu acze düşüremeyiz.
|
|
ALİ BULAÇ |
12. "Biz şüphesiz, Allah'ı yeryüzünde asla aciz bırakamıyacağımızı, kaçmak suretiyle de O’nu hiçbir şekilde aciz bırakamıyacağımızı anladık."
|
|
SÜLEYMAN ATEŞ |
12. Biz yeryüzünde Allah'ı aciz bırakamayacağımızı (yerden) kaçmakla da O'nu aciz bırak(ıp O'ndan kurtul)amayacağımızı anladık.
|
|
GÜLTEKİN ONAN |
12. "Biz şüphesiz, Tanrı'yı yeryüzünde asla aciz bırakamayacağımızı, kaçmak suretiyle de O'nu hiç bir şekilde aciz bırakamayacağımızı anladık."
|
|
SUAT YILDIRIM |
12. Şunu da anladık ki, biz yerde Allah'ın iradesine karşı koyamayacağımız gibi, kaçmaya teşebbüs etmekle de O’nun elinden yakamızı kurtaramayız.
|
|