KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَلَوْلَا velevlā ve olmasaydı  
فَضْلُ feDlu lutfu ف ض ل
اللَّهِ llahi Allah’ın  
عَلَيْكَ ǎleyke sana  
وَرَحْمَتُهُ ve raHmetuhu ve acıması ر ح م
لَهَمَّتْ lehemmet yeltenmişti ه م م
طَائِفَةٌ Tāifetun bir grup ط و ف
مِنْهُمْ minhum onlardan  
أَنْ en  
يُضِلُّوكَ yuDillūke seni saptırmağa ض ل ل
وَمَا vemā  
يُضِلُّونَ yuDillūne onlar saptıramazlar ض ل ل
إِلَّا illā başkasını  
أَنْفُسَهُمْ enfusehum kendilerinden ن ف س
وَمَا ve mā  
يَضُرُّونَكَ yeDurrūneke sana zarar veremezler ض ر ر
مِنْ min hiçbir  
شَيْءٍ şeyin şey ش ي ا
وَأَنْزَلَ ve enzele ve indirdi ن ز ل
اللَّهُ llahu Allah  
عَلَيْكَ ǎleyke sana  
الْكِتَابَ l-kitābe Kitabı ك ت ب
وَالْحِكْمَةَ velHikmete ve hikmeti ح ك م
وَعَلَّمَكَ ve ǎllemeke ve sana öğretti ع ل م
مَا şeyleri  
لَمْ lem  
تَكُنْ tekun olmadığın ك و ن
تَعْلَمُ teǎ’lemu biliyor ع ل م
وَكَانَ ve kāne ve ك و ن
فَضْلُ feDlu lutfu ف ض ل
اللَّهِ llahi Allah’ın  
عَلَيْكَ ǎleyke sana  
عَظِيمًا ǎZīmen büyüktür ع ظ م
TÜRKÇE OKUNUŞ
113. velevlâ faḍlü-llâhi `aleyke veraḥmetühû lehemmeṭ ṭâifetüm minhüm ey yüḍillûk. vemâ yüḍillûne illâ enfüsehüm vemâ yeḍurrûneke min şey'. veenzele-llâhü `aleyke-lkitâbe velḥikmete ve`allemeke mâ lem tekün ta`lem. vekâne faḍlü-llâhi `aleyke `ażîmâ.
DİYANET VAKFI
113. Allah'ın sana lütfu ve esirgemesi olmasaydı, onlardan bir güruh seni saptırmaya yeltenmişti. Onlar yalnızca kendilerini saptırırlar, sana hiçbir zarar veremezler. Allah sana Kitab'ı ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediğini öğretmiştir. Allah'ın lütfusana gerçekten büyük olmuştur.
DİYANET İŞLERİ
113. Eğer sana Allah'ın bol nimeti ve rahmeti olmasaydı, onlardan bir takımı seni sapıtmaya çalışırdı. Halbuki onlar kendilerinden başkasını saptıramazlar, sana da bir zarar vermezler. Allah sana Kitap ve hikmet indirmiş, sana bilmediğini öğretmiştir. Allah'ın sana olan nimeti ne büyüktür.
ELMALILI HAMDI YAZIR
113. Eğer Allah'ın sana lütuf ve merhameti olmasaydı, onlardan bir güruh seni sapıtmaya çalışırdı. Halbuki onlar, ancak kendi nefislerini saptırırlar, sana hiçbir zarar veremezler. Allah, sana Kitab (Kur'an)ı ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediğin şeyleri öğretmiştir. Allah'ın sana olan lütfu büyüktür.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
113. Allah'ın sana lütfü, ihsanı ve rahmeti olmasaydı onların bir kısmı seni bile doğru yoldan çıkarmayı kurmuştu, fakat onlar, ancak kendilerini sapıklığa sevk ederler ve hiçbir hususta sana zarar veremezler ve Allah, sana kitabı ve hikmeti indirdi ve evvelce bilmediğin şeyleri öğretti sana ve Allah'ın, sana lütfü ve ihsanı pek büyüktür.
ALİ BULAÇ
113. Eğer Allah'ın fazlı ve rahmeti senin üzerinde olmasaydı, onlardan bir grup, seni de saptırmak için tasarı kurmuştu. Oysa onlar, ancak kendi nefislerini saptırırlar ve sana hiçbir şeyle zarar veremezler. Allah, sana kitabı ve hikmeti indirdi ve sana bilmediklerini öğretti. Allah'ın üzerinizdeki fazlı çok büyüktür.
SÜLEYMAN ATEŞ
113. Allah'ın sana lutfu ve acıması olmasaydı, onlardan bir grup, seni saptırmağa yeltenmişti. Onlar sadece kendilerini saptırırlar, sana hiçbir zarar veremezler. Allah, sana Kitabı ve hikmeti indirdi ve sana bilmediğin şeyleri öğretti. Allah'ın sana lutfu, cidden büyüktür.
GÜLTEKİN ONAN
113. Eğer Tanrı'nın fazlı ve rahmeti senin üzerinde olmasaydı, onlardan bir grup, seni de saptırmak için tasarı kurmuştu. Oysa onlar, ancak kendi nefislerini saptırırlar ve sana hiç bir şeyle zarar vermezler. Tanrı, sana Kitabı ve hikmeti indirdi ve sana bilmediklerini öğretti. Tanrı'nın üzerinizdeki fazlı çok büyüktür.
SUAT YILDIRIM
113. Eğer senin üzerinde Allah'ın lütfu ve rahmeti olmasaydı, onlardan bir zümre seni bile, hükümde şaşırtmaya yeltenmişlerdi.Fakat onlar yalnız kendi kendilerini şaşırtırlar, sana hiçbir zarar veremezler.Nasıl zarar verebilirler ki Allah sana kitap ve hikmeti indirmekte ve sana bilmediklerini öğretmektedir. Gerçekten Allah’ın senin üzerindeki lütfu pek büyüktür. (42,52-53; 28,86)