Sin-Kaf-Ta     س ق ط
Düşmek

  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 8 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
3 kez   تُسْقِطَ
1 kez   تُسَٰقِطْ
1 kez   سَاقِط
3 kez   سُقِطَ
Kökten (تُسْقِطَ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 17:92  تُسْقِطَ    tusḳiTa    düşürmelisin  
Fiil   İf’al Kalıbı   2. şahıs, Eril, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

İsrâ  Suresi 92. Ayet
أَوْ تُسْقِطَ السَّمَاءَ كَمَا زَعَمْتَ عَلَيْنَا كِسَفًا أَوْ تَأْتِيَ بِاللَّهِ وَالْمَلَائِكَةِ قَبِيلًا (92)

92. "Yahut, iddia ettiğin gibi, üzerimize gökten parçalar yağdırmalısın veya Allah'ı ve melekleri gözümüzün önüne getirmelisin."
 26:187  فَأَسْقِطْ    feesḳiT    o halde düşür  
Fiil   İf’al Kalıbı   2. şahıs, Eril, Tekil   Emir Kipi   

Şu’arâ  Suresi 187. Ayet
فَأَسْقِطْ عَلَيْنَا كِسَفًا مِنَ السَّمَاءِ إِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِقِينَ (187)

187. Şayet doğru sözlülerden isen, üstümüze gökten azap yağdır.
 34:9  نُسْقِطْ    nusḳiT    düşürürüz  
Fiil   İf’al Kalıbı   1. şahıs, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   

Sebe’  Suresi 9. Ayet
أَفَلَمْ يَرَوْا إِلَىٰ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ مِنَ السَّمَاءِ وَالْأَرْضِ ۚ إِنْ نَشَأْ نَخْسِفْ بِهِمُ الْأَرْضَ أَوْ نُسْقِطْ عَلَيْهِمْ كِسَفًا مِنَ السَّمَاءِ ۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً لِكُلِّ عَبْدٍ مُنِيبٍ (9)

9. Onlar, gökte ve yerde önlerine ve arkalarına bakmıyorlar mı? Dilesek onları yere batırırız, ya da üzerlerine gökten parçalar düşürürüz. Şüphesiz bunda (Rabbine) yönelen her kul için bir ibret vardır.
Kökten (تُسَٰقِطْ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 19:25  تُسَاقِطْ    tusāḳiT    dökülsün  
Fiil   Mufa’ale Kalıbı   3. şahıs, Dişil, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   

Meryem  Suresi 25. Ayet
وَهُزِّي إِلَيْكِ بِجِذْعِ النَّخْلَةِ تُسَاقِطْ عَلَيْكِ رُطَبًا جَنِيًّا (25)

25. "Hurma dalını kendine doğru silkele ki, üzerine taze, olgun hurma dökülsün."
Kökten (سَاقِط) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 52:44  سَاقِطًا    sāḳiTen    düştüğünü  
İsim   Mufa’ale Kalıbı   Etken   Eril   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Tûr  Suresi 44. Ayet
وَإِنْ يَرَوْا كِسْفًا مِنَ السَّمَاءِ سَاقِطًا يَقُولُوا سَحَابٌ مَرْكُومٌ (44)

44. Gökten düşen bir kütle görseler "Üst üste yığılmış bulutlardır" derler.
Kökten (سُقِطَ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 6:59  تَسْقُطُ    tesḳuTu    düşmez  
Fiil   Mufa’ale Kalıbı   Etken   3. şahıs, Dişil, Tekil   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

En’âm  Suresi 59. Ayet
وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَا إِلَّا هُوَ ۚ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ ۚ وَمَا تَسْقُطُ مِنْ وَرَقَةٍ إِلَّا يَعْلَمُهَا وَلَا حَبَّةٍ فِي ظُلُمَاتِ الْأَرْضِ وَلَا رَطْبٍ وَلَا يَابِسٍ إِلَّا فِي كِتَابٍ مُبِينٍ (59)

59. Gaybın anahtarları Allah'ın yanındadır; onları O'ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O'nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez. O yerin karanlıkları içindeki tek bir taneyi dahi bilir. Yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır.
 7:149  سُقِطَ    suḳiTa    düşürüldü  
Fiil   Mufa’ale Kalıbı   Edilgen   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

A’râf  Suresi 149. Ayet
وَلَمَّا سُقِطَ فِي أَيْدِيهِمْ وَرَأَوْا أَنَّهُمْ قَدْ ضَلُّوا قَالُوا لَئِنْ لَمْ يَرْحَمْنَا رَبُّنَا وَيَغْفِرْ لَنَا لَنَكُونَنَّ مِنَ الْخَاسِرِينَ (149)

149. Pişman olup da kendilerinin gerçekten sapmış olduklarını görünce dediler ki: Eğer Rabbimiz bize acımaz ve bizi bağışlamazsa mutlaka ziyana uğrayanlardan olacağız!
 9:49  سَقَطُوا    seḳaTū    düşmüşlerdir  
Fiil   Mufa’ale Kalıbı   Edilgen   3. şahıs, Eril, Çoğul   Geçmiş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Tevbe  Suresi 49. Ayet
وَمِنْهُمْ مَنْ يَقُولُ ائْذَنْ لِي وَلَا تَفْتِنِّي ۚ أَلَا فِي الْفِتْنَةِ سَقَطُوا ۗ وَإِنَّ جَهَنَّمَ لَمُحِيطَةٌ بِالْكَافِرِينَ (49)

49. Onlardan öylesi de var ki: "Bana izin ver, beni fitneye düşürme" der. Bilesiniz ki onlar zaten fitneye düşmüşlerdir. Cehennem, kafirleri mutlaka kuşatacaktır.