Ra-Kef-Ayn     ر ك ع
Rüku etmek

  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 13 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
8 kez   رَاكِع
5 kez   يَرْكَعُ
Kökten (رَاكِع) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 2:43  الرَّاكِعِينَ    r-rākiǐyne    rüku edenlerle  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Mecrûr İsim   

Bakara  Suresi 43. Ayet
وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَارْكَعُوا مَعَ الرَّاكِعِينَ (43)

43. Namazı tam kılın, zekatı hakkıyla verin, rüku edenlerle beraber rüku edin.
 2:125  وَالرُّكَّعِ    ve rrukkeǐ    ve rüku edenler  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Mecrûr İsim   

Bakara  Suresi 125. Ayet
وَإِذْ جَعَلْنَا الْبَيْتَ مَثَابَةً لِلنَّاسِ وَأَمْنًا وَاتَّخِذُوا مِنْ مَقَامِ إِبْرَاهِيمَ مُصَلًّى ۖ وَعَهِدْنَا إِلَىٰ إِبْرَاهِيمَ وَإِسْمَاعِيلَ أَنْ طَهِّرَا بَيْتِيَ لِلطَّائِفِينَ وَالْعَاكِفِينَ وَالرُّكَّعِ السُّجُودِ (125)

125. Biz, Beyt'i (Kabe'yi) insanlara toplanma mahalli ve güvenli bir yer kıldık. Siz de İbrahim'in makamından bir namaz yeri edinin (orada namaz kılın). İbrahim ve İsmail'e: Tavaf edenler, ibadete kapananlar, rüku ve secde edenler için Evim'i temiz tutun, diye emretmiştik.
 3:43  الرَّاكِعِينَ    r-rākiǐyne    eğilenlerle  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Mecrûr İsim   

Âl-i İmrân  Suresi 43. Ayet
يَا مَرْيَمُ اقْنُتِي لِرَبِّكِ وَاسْجُدِي وَارْكَعِي مَعَ الرَّاكِعِينَ (43)

43. Ey Meryem! Rabbine ibadet et; secdeye kapan, (O'nun huzurunda) eğilenlerle beraber sen de eğil.
 5:55  رَاكِعُونَ    rākiǔne    rüku’a varan  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Merfû` İsim   

Mâide  Suresi 55. Ayet
إِنَّمَا وَلِيُّكُمُ اللَّهُ وَرَسُولُهُ وَالَّذِينَ آمَنُوا الَّذِينَ يُقِيمُونَ الصَّلَاةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَهُمْ رَاكِعُونَ (55)

55. Sizin dostunuz (veliniz) ancak Allah'tır, Resulüdür, iman edenlerdir; onlar ki Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazı kılar, zekatı verirler.
 9:112  الرَّاكِعُونَ    r-rākiǔne    rüku edenler  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Merfû` İsim   

Tevbe  Suresi 112. Ayet
التَّائِبُونَ الْعَابِدُونَ الْحَامِدُونَ السَّائِحُونَ الرَّاكِعُونَ السَّاجِدُونَ الْآمِرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَالنَّاهُونَ عَنِ الْمُنْكَرِ وَالْحَافِظُونَ لِحُدُودِ اللَّهِ ۗ وَبَشِّرِ الْمُؤْمِنِينَ (112)

112. (Bu alış verişi yapanlar), tevbe edenler, ibadet edenler, hamdedenler, oruç tutanlar, rüku edenler, secde edenler, iyiliği emredip kötülükten alıkoyanlar ve Allah'ın sınırlarını koruyanlardır. O müminleri müjdele!
 22:26  وَالرُّكَّعِ    ve rrukkeǐ    ve rüku’ edenler için  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Mecrûr İsim   

Hac  Suresi 26. Ayet
وَإِذْ بَوَّأْنَا لِإِبْرَاهِيمَ مَكَانَ الْبَيْتِ أَنْ لَا تُشْرِكْ بِي شَيْئًا وَطَهِّرْ بَيْتِيَ لِلطَّائِفِينَ وَالْقَائِمِينَ وَالرُّكَّعِ السُّجُودِ (26)

26. Bir zamanlar İbrahim'e Beytullah'ın yerini hazırlamış ve (ona şöyle demiştik): Bana hiçbir şeyi eş tutma; tavaf edenler, ayakta ibadet edenler, rüku ve secdeye varanlar için evimi temiz tut.
 38:24  رَاكِعًا    rākiǎn    eğilerek secdeye  
İsim   Etken   Eril   Mansûb İsim   Belirsiz   

Sâd  Suresi 24. Ayet
قَالَ لَقَدْ ظَلَمَكَ بِسُؤَالِ نَعْجَتِكَ إِلَىٰ نِعَاجِهِ ۖ وَإِنَّ كَثِيرًا مِنَ الْخُلَطَاءِ لَيَبْغِي بَعْضُهُمْ عَلَىٰ بَعْضٍ إِلَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَقَلِيلٌ مَا هُمْ ۗ وَظَنَّ دَاوُودُ أَنَّمَا فَتَنَّاهُ فَاسْتَغْفَرَ رَبَّهُ وَخَرَّ رَاكِعًا وَأَنَابَ ۩ (24)

24. Davud: Andolsun ki, senin koyununu kendi koyunlarına katmak istemekle sana haksızlıkta bulunmuştur. Doğrusu ortakçıların çoğu, birbirlerinin haklarına tecavüz ederler. Yalnız iman edip de iyi işler yapanlar müstesna. Bunlar da ne kadar az! dedi. Davud, kendisini denediğimizi sandı ve Rabbinden mağfiret dileyerek eğilip secdeye kapandı, tevbe edip Allah'a yöneldi.
 48:29  رُكَّعًا    rukkeǎn    rüku’ ederek  
İsim   Etken   Eril, Çoğul   Mansûb İsim   Belirsiz   

Fetih  Suresi 29. Ayet
مُحَمَّدٌ رَسُولُ اللَّهِ ۚ وَالَّذِينَ مَعَهُ أَشِدَّاءُ عَلَى الْكُفَّارِ رُحَمَاءُ بَيْنَهُمْ ۖ تَرَاهُمْ رُكَّعًا سُجَّدًا يَبْتَغُونَ فَضْلًا مِنَ اللَّهِ وَرِضْوَانًا ۖ سِيمَاهُمْ فِي وُجُوهِهِمْ مِنْ أَثَرِ السُّجُودِ ۚ ذَٰلِكَ مَثَلُهُمْ فِي التَّوْرَاةِ ۚ وَمَثَلُهُمْ فِي الْإِنْجِيلِ كَزَرْعٍ أَخْرَجَ شَطْأَهُ فَآزَرَهُ فَاسْتَغْلَظَ فَاسْتَوَىٰ عَلَىٰ سُوقِهِ يُعْجِبُ الزُّرَّاعَ لِيَغِيظَ بِهِمُ الْكُفَّارَ ۗ وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ مِنْهُمْ مَغْفِرَةً وَأَجْرًا عَظِيمًا (29)

29. Muhammed Allah'ın elçisidir. Beraberinde bulunanlar da kafirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları rükuya varırken, secde ederken görürsün. Allah'tan lütuf ve rıza isterler. Onların nişanları yüzlerindeki secde izidir. Bu, onların Tevrat'taki vasıflarıdır. İncil'deki vasıfları da şöyledir: Onlar filizini yarıp çıkarmış, gittikçe onu kuvvetlendirerek kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş bir ekine benzerler ki bu, ekicilerin de hoşuna gider. Allah böylece onları çoğaltıp kuvvetlendirmekle kafirleri öfkelendirir. Allah onlardan inanıp iyi işler yapanlara mağfiret ve büyük mükafat vadetmiştir.
Kökten (يَرْكَعُ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 2:43  وَارْكَعُوا    verkeǔ    ve ruku edin  
Fiil   Etken   2. şahıs, Eril, Çoğul   Emir Kipi   Mansûb İsim   Belirsiz   

Bakara  Suresi 43. Ayet
وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَارْكَعُوا مَعَ الرَّاكِعِينَ (43)

43. Namazı tam kılın, zekatı hakkıyla verin, rüku edenlerle beraber rüku edin.
 3:43  وَارْكَعِي    verkeǐy    ve huzurunda eğil  
Fiil   Etken   2. şahıs, Dişil, Tekil   Emir Kipi   Mansûb İsim   Belirsiz   

Âl-i İmrân  Suresi 43. Ayet
يَا مَرْيَمُ اقْنُتِي لِرَبِّكِ وَاسْجُدِي وَارْكَعِي مَعَ الرَّاكِعِينَ (43)

43. Ey Meryem! Rabbine ibadet et; secdeye kapan, (O'nun huzurunda) eğilenlerle beraber sen de eğil.
 22:77  ارْكَعُوا    rkeǔ    rüku’ edin  
Fiil   Etken   2. şahıs, Eril, Çoğul   Emir Kipi   Mansûb İsim   Belirsiz   

Hac  Suresi 77. Ayet
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا ارْكَعُوا وَاسْجُدُوا وَاعْبُدُوا رَبَّكُمْ وَافْعَلُوا الْخَيْرَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ ۩ (77)

77. Ey iman edenler! Rüku edin; secdeye kapanın; Rabbinize ibadet edin; hayır işleyin ki kurtuluşa eresiniz.
 77:48  ارْكَعُوا    rkeǔ    rüku’ edin  
Fiil   Etken   2. şahıs, Eril, Çoğul   Emir Kipi   Mansûb İsim   Belirsiz   

Mürselât  Suresi 48. Ayet
وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ارْكَعُوا لَا يَرْكَعُونَ (48)

48. Onlar, kendilerine: "Allah'ın huzurunda eğilin!" denildiği vakit eğilmezler:
 77:48  يَرْكَعُونَ    yerkeǔne    rüku’ etmezler  
Fiil   Etken   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Mürselât  Suresi 48. Ayet
وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ارْكَعُوا لَا يَرْكَعُونَ (48)

48. Onlar, kendilerine: "Allah'ın huzurunda eğilin!" denildiği vakit eğilmezler: