Nun-Ta-Kaf ن ط ق
Konuşmak
Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 12 kez geçiyor.
Kökten (أَنطَقَ ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler
41:21 أَنْطَقَ enTaḳa konuşturan
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Tekil Geçmiş Zaman
Fussilet Suresi 21. Ayet
وَقَالُوا لِجُلُودِهِمْ لِمَ شَهِدْتُمْ عَلَيْنَا ۖ قَالُوا أَنْطَقَ نَا اللَّهُ الَّذِي أَنْطَقَ كُلَّ شَيْءٍ وَهُوَ خَلَقَكُمْ أَوَّلَ مَرَّةٍ وَإِلَيْهِ تُرْجَعُونَ (21)
21. Derilerine: Niçin aleyhimize şahitlik ettiniz? derler. Onlar da: Her şeyi konuşturan Allah, bizi de konuşturdu. İlk defa sizi o yaratmıştır. Yine O'na döndürülüyorsunuz, derler.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
41:21 أَنْطَقَنَا enTaḳanā bizi konuşturdu
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Tekil Geçmiş Zaman
Fussilet Suresi 21. Ayet
وَقَالُوا لِجُلُودِهِمْ لِمَ شَهِدْتُمْ عَلَيْنَا ۖ قَالُوا أَنْطَقَنَا اللَّهُ الَّذِي أَنْطَقَ كُلَّ شَيْءٍ وَهُوَ خَلَقَكُمْ أَوَّلَ مَرَّةٍ وَإِلَيْهِ تُرْجَعُونَ (21)
21. Derilerine: Niçin aleyhimize şahitlik ettiniz? derler. Onlar da: Her şeyi konuşturan Allah, bizi de konuşturdu. İlk defa sizi o yaratmıştır. Yine O'na döndürülüyorsunuz, derler.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
Kökten (مَنطِق ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler
27:16 مَنْطِقَ menTiḳa dili
İsim İf’al Kalıbı Eril Geçmiş Zaman Mansûb İsim
Neml Suresi 16. Ayet
وَوَرِثَ سُلَيْمَانُ دَاوُودَ ۖ وَقَالَ يَا أَيُّهَا النَّاسُ عُلِّمْنَا مَنْطِقَ الطَّيْرِ وَأُوتِينَا مِنْ كُلِّ شَيْءٍ ۖ إِنَّ هَٰذَا لَهُوَ الْفَضْلُ الْمُبِينُ (16)
16. Süleyman Davud'a varis oldu ve dedi ki: Ey insanlar! Bize kuş dili öğretildi ve bize her şeyden (nasip) verildi. Doğrusu bu apaçık bir lütuftur.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
Kökten (يَنطِقُ ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler
21:63 يَنْطِقُونَ yenTiḳūne konuşurlarsa
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Enbiyâ Suresi 63. Ayet
قَالَ بَلْ فَعَلَهُ كَبِيرُهُمْ هَٰذَا فَاسْأَلُوهُمْ إِنْ كَانُوا يَنْطِقُونَ (63)
63. Belki de bu işi şu büyükleri yapmıştır. Hadi onlara sorun; eğer konuşuyorlarsa! dedi.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
21:65 يَنْطِقُونَ yenTiḳūne konuşmazlar
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Enbiyâ Suresi 65. Ayet
ثُمَّ نُكِسُوا عَلَىٰ رُءُوسِهِمْ لَقَدْ عَلِمْتَ مَا هَٰؤُلَاءِ يَنْطِقُونَ (65)
65. Sonra tekrar eski inanç ve tartışmalarına döndüler: Sen bunların konuşmadığını pek ala biliyorsun, dediler.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
23:62 يَنْطِقُ yenTiḳu söyleyen
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Tekil Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Mü’minûn Suresi 62. Ayet
وَلَا نُكَلِّفُ نَفْسًا إِلَّا وُسْعَهَا ۖ وَلَدَيْنَا كِتَابٌ يَنْطِقُ بِالْحَقِّ ۚ وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ (62)
62. Biz hiç kimseyi gücünün yettiğinden başkası ile yükümlü kılmayız. Nezdimizde hakkı söyleyen bir kitap vardır ve onlar haksızlığa uğratılmazlar.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
27:85 يَنْطِقُونَ yenTiḳūne konuşmazlar
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Neml Suresi 85. Ayet
وَوَقَعَ الْقَوْلُ عَلَيْهِمْ بِمَا ظَلَمُوا فَهُمْ لَا يَنْطِقُونَ (85)
85. Yaptıkları haksızlıktan ötürü, (azaba uğrayacaklarını bildiren) o söz gerçekleşmiştir; artık onlar konuşamazlar.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
37:92 تَنْطِقُونَ tenTiḳūne konuşmuyorsunuz
Fiil İf’al Kalıbı 2. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Sâffât Suresi 92. Ayet
مَا لَكُمْ لَا تَنْطِقُونَ (92)
92. Neden konuşmuyorsunuz? dedi.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
45:29 يَنْطِقُ yenTiḳu söylüyor
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Tekil Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Câsiye Suresi 29. Ayet
هَٰذَا كِتَابُنَا يَنْطِقُ عَلَيْكُمْ بِالْحَقِّ ۚ إِنَّا كُنَّا نَسْتَنْسِخُ مَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ (29)
29. "Bu, yüzünüze karşı gerçeği söyleyen kitabımızdır. Çünkü biz, yaptıklarınızı kaydediyorduk."
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
51:23 تَنْطِقُونَ tenTiḳūne konuştuğunuz
Fiil İf’al Kalıbı 2. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Zâriyât Suresi 23. Ayet
فَوَرَبِّ السَّمَاءِ وَالْأَرْضِ إِنَّهُ لَحَقٌّ مِثْلَ مَا أَنَّكُمْ تَنْطِقُونَ (23)
23. Göğün ve yerin Rabbine andolsun ki bu vaad, sizin konuşmanız gibi kesin ve gerçektir.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
53:3 يَنْطِقُ yenTiḳu O konuşmaz
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Tekil Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Necm Suresi 3. Ayet
وَمَا يَنْطِقُ عَنِ الْهَوَىٰ (3)
3. O, arzusuna göre de konuşmaz.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
77:35 يَنْطِقُونَ yenTiḳūne konuşamayacakları
Fiil İf’al Kalıbı 3. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mansûb İsim
Mürselât Suresi 35. Ayet
هَٰذَا يَوْمُ لَا يَنْطِقُونَ (35)
35. Bu, (kafirlerin) konuşamayacağı bir gündür.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM