Kaf-Dal-Vav     ق د و
to draw near, be agreeable and palatable in taste and smell. iqtada vb. 8 - to imitate, copy, follow agreeably.
  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 2 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
1 kez   مُّقْتَدُون
1 kez   ٱقْتَدِهْ
Kökten (مُّقْتَدُون) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 43:23  مُقْتَدُونَ    muḳtedūne    uyarız  
İsim   İfti’al Kalıbı   Etken   Eril, Çoğul   Merfû` İsim   

Zuhruf  Suresi 23. Ayet
وَكَذَٰلِكَ مَا أَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ فِي قَرْيَةٍ مِنْ نَذِيرٍ إِلَّا قَالَ مُتْرَفُوهَا إِنَّا وَجَدْنَا آبَاءَنَا عَلَىٰ أُمَّةٍ وَإِنَّا عَلَىٰ آثَارِهِمْ مُقْتَدُونَ (23)

23. Senden önce de hangi memlekete uyarıcı göndermişsek mutlaka oranın varlıklıları: Babalarımızı bir din üzerinde bulduk, biz de onların izlerine uyarız, derlerdi.
Kökten (ٱقْتَدِهْ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 6:90  اقْتَدِهْ    ḳtedih    uy  
Fiil   İfti’al Kalıbı   Etken   2. şahıs, Eril, Tekil   Emir Kipi   Merfû` İsim   

En’âm  Suresi 90. Ayet
أُولَٰئِكَ الَّذِينَ هَدَى اللَّهُ ۖ فَبِهُدَاهُمُ اقْتَدِهْ ۗ قُلْ لَا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ أَجْرًا ۖ إِنْ هُوَ إِلَّا ذِكْرَىٰ لِلْعَالَمِينَ (90)

90. İşte o peygamberler Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların yoluna uy. De ki: Ben buna (peygamberlik görevime) karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu (Kur'an) alemler için ancak bir öğüttür.