Fe-Lam-Kaf     ف ل ق
Bir şeyi yarıp onu birbirinden ayırmak.

felâḳ - Tan zamanı, sabah aydınlığı.

feleḳ - İki tepe arasındaki basık araziye denir.

filḳ / feyleḳ - şaşılacak şey

feliḳ / fâliḳ - İki dağ arasındaki aralığa ve devenin iki hörgücü arasında kalan sırt kısmına denir.

  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 4 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
2 kez   فَالِق
1 kez   فَلَق
1 kez   ٱنفَلَقَ
Kökten (فَالِق) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 6:95  فَالِقُ    fāliḳu    yaran  
İsim   Etken   Eril   Merfû` İsim   

En’âm  Suresi 95. Ayet
إِنَّ اللَّهَ فَالِقُ الْحَبِّ وَالنَّوَىٰ ۖ يُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَمُخْرِجُ الْمَيِّتِ مِنَ الْحَيِّ ۚ ذَٰلِكُمُ اللَّهُ ۖ فَأَنَّىٰ تُؤْفَكُونَ (95)

95. Şüphesiz Allah, tohumu ve çekirdeği çatlatandır, ölüden diriyi çıkaran, diriden de ölüyü çıkarandır. İşte Allah budur. O halde (haktan) nasıl dönersiniz!
 6:96  فَالِقُ    fāliḳu    karanlığı yarıp  
İsim   Etken   Eril   Merfû` İsim   

En’âm  Suresi 96. Ayet
فَالِقُ الْإِصْبَاحِ وَجَعَلَ اللَّيْلَ سَكَنًا وَالشَّمْسَ وَالْقَمَرَ حُسْبَانًا ۚ ذَٰلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ (96)

96. O, sabahı aydınlatandır. O, geceyi dinlenme zamanı, güneş ve ayı (vakitlerin tayini için) birer hesap ölçüsü kılmıştır. İşte bu, aziz olan (ve her şeyi) pek iyi bilen Allah'ın takdiridir.
Kökten (فَلَق) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 113:1  الْفَلَقِ    l-feleḳi    karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkaran  
İsim   Etken   Eril   Mecrûr İsim   

Felâk  Suresi 1. Ayet
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ قُلْ أَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ (1)

1. De ki:"Ben ağaran sabahın Rabbine sığınırım,
Kökten (ٱنفَلَقَ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 26:63  فَانْفَلَقَ    fenfeleḳa    sonra yarıldı  
Fiil   İnfi’al Kalıbı   Etken   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   Mecrûr İsim   

Şu’arâ  Suresi 63. Ayet
فَأَوْحَيْنَا إِلَىٰ مُوسَىٰ أَنِ اضْرِبْ بِعَصَاكَ الْبَحْرَ ۖ فَانْفَلَقَ فَكَانَ كُلُّ فِرْقٍ كَالطَّوْدِ الْعَظِيمِ (63)

63. Bunun üzerine Musa'ya: Asan ile denize vur! diye vahyettik. (Vurunca deniz) derhal yarıldı (on iki yol açıldı), her bölük koca bir dağ gibi oldu.