Dad-Ra-Ayn ض ر ع
to humiliate, abase, object, humble, lower ones self, humility/submissiveness. Dry, bitter, thorny herbage.
Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 8 kez geçiyor.
Kökten (تَضَرَّعُ ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler
6:43 تَضَرَّعُوا teDerraǔ yalvarsalardı
Fiil 3. şahıs, Eril, Çoğul Geçmiş Zaman
En’âm Suresi 43. Ayet
فَلَوْلَا إِذْ جَاءَهُمْ بَأْسُنَا تَضَرَّعُوا وَلَٰكِنْ قَسَتْ قُلُوبُهُمْ وَزَيَّنَ لَهُمُ الشَّيْطَانُ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ (43)
43. Hiç olmazsa, onlara bu şekilde azabımız geldiği zaman boyun eğselerdi! Fakat kalpleri iyice katılaştı ve şeytan da onlara yaptıklarını cazip gösterdi.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
Kökten (تَضَرُّع ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler
6:63 تَضَرُّعًا teDerruǎn gizli olarak
İsim Tefa’ul Kalıbı İsim Fiil Eril Geçmiş Zaman Mansûb İsim Belirsiz
En’âm Suresi 63. Ayet
قُلْ مَنْ يُنَجِّيكُمْ مِنْ ظُلُمَاتِ الْبَرِّ وَالْبَحْرِ تَدْعُونَهُ تَضَرُّعًا وَخُفْيَةً لَئِنْ أَنْجَانَا مِنْ هَٰذِهِ لَنَكُونَنَّ مِنَ الشَّاكِرِينَ (63)
63. De ki: Karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kim kurtarır ki? (O zaman) O'na gizli gizli yalvararak "Eğer bizi bundan kurtarırsan andolsun şükredenlerden olacağız" diye dua edersiniz.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
7:55 تَضَرُّعًا teDerruǎn yalvararak
İsim Tefa’ul Kalıbı İsim Fiil Eril Geçmiş Zaman Mansûb İsim Belirsiz
A’râf Suresi 55. Ayet
ادْعُوا رَبَّكُمْ تَضَرُّعًا وَخُفْيَةً ۚ إِنَّهُ لَا يُحِبُّ الْمُعْتَدِينَ (55)
55. Rabbinize yalvara yakara ve gizlice dua edin. Bilesiniz ki O, haddi aşanları sevmez.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
7:205 تَضَرُّعًا teDerruǎn yalvararak
İsim Tefa’ul Kalıbı İsim Fiil Eril Geçmiş Zaman Mansûb İsim Belirsiz
A’râf Suresi 205. Ayet
وَاذْكُرْ رَبَّكَ فِي نَفْسِكَ تَضَرُّعًا وَخِيفَةً وَدُونَ الْجَهْرِ مِنَ الْقَوْلِ بِالْغُدُوِّ وَالْآصَالِ وَلَا تَكُنْ مِنَ الْغَافِلِينَ (205)
205. Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam Rabbini an. Gafillerden olma.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
Kökten (ضَرِيع ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler
88:6 ضَرِيعٍ Derīǐn kuru diken-
İsim Tefa’ul Kalıbı İsim Fiil Eril Geçmiş Zaman Mecrûr İsim Belirsiz
Gâşiye Suresi 6. Ayet
لَيْسَ لَهُمْ طَعَامٌ إِلَّا مِنْ ضَرِيعٍ (6)
6. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur,
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
Kökten (يَتَضَرَّعُ ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler
6:42 يَتَضَرَّعُونَ yeteDerraǔne yalvarırlar diye
Fiil Tefa’ul Kalıbı İsim Fiil 3. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mecrûr İsim Belirsiz
En’âm Suresi 42. Ayet
وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا إِلَىٰ أُمَمٍ مِنْ قَبْلِكَ فَأَخَذْنَاهُمْ بِالْبَأْسَاءِ وَالضَّرَّاءِ لَعَلَّهُمْ يَتَضَرَّعُونَ (42)
42. Andolsun ki, senden önceki ümmetlere de elçiler gönderdik. Ardından boyun eğsinler diye onları darlık ve hastalıklara uğrattık.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
7:94 يَضَّرَّعُونَ yeDDerraǔne yalvarıp yakarsınlar
Fiil Tefa’ul Kalıbı İsim Fiil 3. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mecrûr İsim Belirsiz
A’râf Suresi 94. Ayet
وَمَا أَرْسَلْنَا فِي قَرْيَةٍ مِنْ نَبِيٍّ إِلَّا أَخَذْنَا أَهْلَهَا بِالْبَأْسَاءِ وَالضَّرَّاءِ لَعَلَّهُمْ يَضَّرَّعُونَ (94)
94. Biz hangi ülkeye bir peygamber gönderdiysek, ora halkını, (peygambere baş kaldırdıklarından ötürü bize) yalvarıp yakarsınlar diye mutlaka yoksulluk ve darlıkla sıkmışızdır.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM
23:76 يَتَضَرَّعُونَ yeteDerraǔne O’na yalvarmıyorlar
Fiil Tefa’ul Kalıbı İsim Fiil 3. şahıs, Eril, Çoğul Şimdiki/Geniş Zaman Mecrûr İsim Belirsiz
Mü’minûn Suresi 76. Ayet
وَلَقَدْ أَخَذْنَاهُمْ بِالْعَذَابِ فَمَا اسْتَكَانُوا لِرَبِّهِمْ وَمَا يَتَضَرَّعُونَ (76)
76. Andolsun, biz onları sıkıntıya düşürdük de yine Rablerine boyun eğmediler, tazarru ve niyazda da bulunmuyorlar.
DİYANET VAKFI
TÜRKÇE OKUNUŞ
ELMALILI HAMDI YAZIR
DİYANET İŞLERİ
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
ALİ BULAÇ
GÜLTEKİN ONAN
SÜLEYMAN ATEŞ
SUAT YILDIRIM